Cumhurbaşkanı Gül’ün, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) yapısında değişiklik öngören kanun teklifiyle ilgili daveti üzerine gerçekleşen görüşme yaklaşık 45 dakika sürdü. Baş başa gerçekleşen görüşmenin ardından gazetecilere açıklamada bulunan Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin bir devlet krizi yaşadığını ifade ederek, “17 Aralık Türkiye demokrasi tarihinde gerçekten çok önemli bir olay. Yargıya doğrudan müdahale edilmesi, yolsuzlukların soruşturulmasının engellenmesi ciddi bir sorun olarak Türkiye’nin önünde duruyor” dedi.

-“ENDİŞELERİMİZİ AKTARDIK”-

HSYK kanun teklifinin Türkiye’nin 90 yıllık demokrasi kazancını “çöpe atan” bir teklif olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, “Demokrasinin gelişmesini, hukukun üstünlüğünü, hakim teminatını, yargının bağımsızlığını öteden beri savunan bir siyasal partinin Genel Başkanı olarak bu konudaki endişelerimizi Sayın Cumhurbaşkanı’na aktardık” diye konuştu.
Konunun bir anayasa değişikliğiyle çözülmesi gerektiği yönünde bir tartışmanın yapıldığını belirten Kılıçdaroğlu, bunun için iki ön koşuları olduğunu vurguladı. İlk olarak HSYK kanun teklifinin geri çekilmesi gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, ikinci ön koşul olarak da siyasal iktidarın yolsuzluk soruşturmalarına engel olmaması gerektiğini kaydetti. CHP Lideri, “Bunların ikisi gerçekleşirse, bu iki konuda da bize gerekli açıklamalar yapılır ve ‘bu konuda biz aynı duyarlılığı koruyacağız’ denirse elbette ki bir anayasa değişikliği gündeme gelebilir” dedi.

-“KENDİ VİCDANININ EMRİNDE OLAN BİR YARGI İSTİYORUZ”-

Anayasa değişliğinde de aradıklarının, yargı teminatının güçlendirilmesi olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Yargıya siyasal müdahaleleri engellemek istiyoruz. Yargının bağımsız ve tarafsız olmasını istiyoruz. AB standartlarında, Venedik Komisyonunun belirlediği ilkeler çerçevesinde bir HSYK olmasını istiyoruz. Bizim görüşümüz; Hakimler Yüksek Kuruluyla, Savcılar Yüksek Kurulunun birbirinden ayrılmasıdır. Yargıç güvencesinin yani teminatının mutlaka anayasal güvenceye kavuşturulmasıdır. Siyasi otoritenin emrinde değil, kendi vicdanının emrinde olan bir yargı istiyoruz. Bu konudaki düşüncelerimi aktardım” diye konuştu. (ANKA)