Umut Vakfı’ndan yapılan yazılı açıklamada, cumartesi günü Dedeman İstanbul Otelinde gerçekleştirilen toplantının, kuru sıkı silahların Türkiye’deki hukuki ve sosyal durumunun değerlendirilmesi, mevcut yasal düzenlemenin yeniden gözden geçirilmesi, yasada yer alması gereken maddelerin tespit edilmesi, kuru sıkı silahlara ilişkin toplumda yerleşmiş yanlış algının nasıl değiştirilebileceği ve medyayla diğer toplumsal aktörlerin bu konuda üstlenebilecekleri rolün ortaya çıkarılması amacıyla düzenlendiği belirtildi.
Açıklamada yer verilen sonuç bildirgesinde, kuru sıkı silahın gerçek bir silah olduğu ve ilgili yasal düzenlemelerin mutlaka yapılması gerektiği vurgulandı.
Kuru sıkı silahlar ve genel silahlanma için “silaha karşıyız” denirken bile olayı meşrulaştıran dilden vazgeçilmesi gerektiği ifade edilen bildirgede, gazeteciler için bir bireysel silahsızlanma terminolojisinin oluşturulabileceği ifade edildi.
Bildirgede, kuru sıkı silahların toplumdaki algılanışını reklamların teşvik ettiği kaydedilerek, reklamlarda kuru sıkı silahın alış ve satışının engellenmesi için kuru sıkının bir silah olduğunun yasalarda açıkça yer alması gerektiği belirtildi.
Kuru sıkı ve diğer silahların vereceği zararların tüm topluma detaylı olarak anlatılması gerektiğine işaret edilen bildirgede, ebeveynlerin bu konuda dikkatli ve duyarlı olmalarını sağlamak için çeşitli yollardan eğitilmelerine önem verilmesi gerektiği anlatıldı. Bildirgede, şunlar kaydedildi:
“Yargıtay içtihatlarındaki farklılıkların giderilmesi için içtihatlar arasındaki aykırılıkların giderilmesi ve ayrıca kuru sıkı silah tanımında Türk Ceza Kanununun 6/1. maddesi (f) bendinde yer alan ‘silah’ deyiminden kuru sıkı silahın da anlaşılabilmesi için gerekli yasal düzenlemelerin yapılması önerilmektedir.”