Erkan Mumcu, Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu'nun (BASK) 2. Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, hükümeti sert bir dille eleştirdi ve hükümeti vatana ihanet etmekle suçladı. Mumcu, hükümet üyelerini "milli duruş" yoksunu ve muhayyel bir topluluğa mensup olmakla suçladı.
Mumcu, hükümet üyelerinin kendilerini üstün gördüğünü ileri sürerek, "Onların sahip oldukları mensubiyet bizim sahip olduğumuz mensubiyetten tamamen çok farklı." dedi.
Başlarına gelebilecek ve gelecek felaketlerin sebebinin bu görüş olduğunu öne süren Mumcu, ülkenin uzun vadeli çıkarlarının hükümetin kısa vadeli menfaatleri ile değiştirildiğini iddia ederek, "Bu nasıl bir tablo, nereye kadar gidecek hep beraber göreceğiz. Bu ihanete bu millet, bağımsızlık kareketeri ile mutlaka son verecektir." dedi.
"Ülkeyi cehaletin ve ihanetin elinden mutlaka kurtarmamız gerekir" diyen Mumcu, millet olarak en önemli varlığın "birliğimiz" olduğunu kaydetti. Mumcu, ülkenin bağımsızlığını devam ettirecek olanın "birlik" olduğunu belirterek, her türlü ihanete karşı gözü açık olunması gerektiğini söyledi. Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi'nde söylediği tablonun uzak bir tablo olmadığına içtenlikle inandığını anlatan Mumcu, "İçeride bazı kimselerin şahsi emellerini müstevilerin emelleriyle tevhit ettikleri bir tablonun bugün gerçek olduğunu görüyorum." diye konuştu.
Hükümetin aldığı kararların bir sefer daha iktidara gelmesi yönünde olduğunu öne süren ANAP lideri Mumcu, bunun imtiyazları paylaştırmak üzere organize edilmiş bir suç olduğunu iddia etti. Mumcu, "Bu ihaneti durdurmak zorundayız. Bu ülkenin bir numaralı önceliği vatana ihanet halindeki bu hükümetten kurtulmaktır. Bu durumun demokratik yollardan kazanılması hepimizin görevidir." şeklinde konuştu.
"TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETLERİ VATANA İHANET ETMEZ"
Mumcu'dan sonra kürsüye gelen bakan Başeşgioğlu, 2007 yılının Türkiye'de bir seçim yılı olduğuna işaret ederek, seçimleri ölüm kalım mücadelesi haline getirmemek gerektiğini söyledi. Hükümetin bu milletin verdiği oylarla seçilmiş parlamentonun içinde çıkmış milli bir hükümet olduğuna işaret eden Başesgioğlu, bugüne kadar göreve gelmiş 58 hükümet ne kadar milli ise 59. hükümetin de aynı oranda milli olduğunu vurguladı. Başesgioğlu, hükümetin ihanet içinde olduğunu Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi'ne atıf yaparak söylemin son derece haksızlık olduğunu belirterek, "Türkiye Cumhuriyetinin hiçbiri hükümeti bu ülkeye ihanet etmez. "dedi.
İhanet kavramının siyasette söylenecek son söz olduğunu ifade eden Başesgioğlu, "Ondan sonra söylenecek söz tabancayı alıp sokağa çıkmaktır. Siyasetçinin söyleyeceği son sözdür." ifadesini kullandı. Başesğioğlu, bu tartışmaların bu ülkeye ve gelecek nesillere fayda sağlamayacağını söyledi.
"SEN, KENDİNE İHANET EDİYORSUN"
Parti Çorum Milletvekili Agah Kafkas ise ''vatana ihanetten'' söz edenlerin tüm siyasi kariyerlerini ''ihanet'' eksenine oturttuklarını ileri sürdü. Kafkas, Erkan Mumcu'yu eleştirerek, ''Sen bu partiye katılırken de, bu partiden ayrılırken de buradaydım. Sen yola başladığın kimle yürüyüşünü sürdürüyorsun? Asıl, sen kendine ihanet ediyorsun'' dedi.
Kafkas'ın konuşması sık sık salondakiler tarafından ''memuru da konuş'' sözleriyle kesildi.
Olağan genel kurulda DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, HÜRPARTİ Genel Başkanı Yaşar Okuyan, DYP Denizli Milletvekili Ümmet Kandoğan ve SP Genel Başkan Yardımcısı Ertan Yülek, ATO Başkanı Sinan Aygün ve BASK Başkanı Resul Akay konuştu.