Doğruyu söylemediler
Bilgi Edinme Yasası çerçevesinde Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’ne 11 Haziran 2006’da başvurarak yabancılara satılan taşınmazlarla ilgili ayrıntılı bilgi talebinde bulunduk. 16 Haziran’da Genel Müdür Necdet Poyraz imzasıyla şu cevabı aldık: Ayrı veya özel bir çalışma, araştırma inceleme ya da analiz neticesinde oluşturalabilecek türden bilgi veya belge için yapılacak başvurulara olumsuz cevap verilebilir. İsterseniz yargı yoluna gidebilirsiniz...
Hani yoktu Müdür Bey!
Mİllet adına soru soran Yeniçağ’a bu cevabı veren Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’nün foyası, Milliyet’te yer alan haberin ayrıntısında ortaya çıktı. Meğerse, Tapu Kadastro Bilgi Sistemi Şubesi yabancıya satışlarla ilgili olarak 2005’te tam da Yeniçağ’ın talep ettiği gibi ayrıntılı bir harita hazırlamış ve Bakan’ın duvarına asmış...
Yahudilere AKP kıyağı
İçİnde MİT’in de bulunduğu çok sayıda kurumun yaptığı ortak çalışmada, Yahudilerin sahip oldukları taşınmazların yarıdan fazlasının AKP iktidarı döneminde satıldığı tespit edildi. Kayıtlarda görünen rakam 47 bin 897 metrekare. Oysa gerçek rakam bunun çok üzerinde..
İşte o mektup
Yeniçağ’ın başvurusuna elektronik posta yoluyla cevap veren Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü, “Bilgi edinme başvurusunda istemiş olduğunuz bu bilgiler, özel bir çalışma, araştırma neticesinde olur... O da bizde yok. Siz internettekilerle idare edin” dedi...
Hz. İsa ve Hz. Musa’nın TAŞINMAZI VAR MI?
Vakıflar Genel Müdürlüğü tapuya, “Hz. İsa ve Hz. Musa ile Hz. Meryem vb. adlarına kayıtlı taşınmazlar var mı” diye sordu!
VakIflar Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı Burhan Ersoy imzasını taşıyan 25 Nisan 2006 tarihli yazıda şöyle denildi: Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’ne - Ankara... Avrupa Birliği uyum yasaları çerçevesinde yapılan çalışmalarda yararlanılmak üzere öncelikle İstanbul, Çanakkale, İzmir ve Hatay’da bulunan nam-ı müstear, nam-ı mevhum (Hz. İsa, Hz. Meryem, Hz. Musa vb) adlarına kayıtlı taşınmazların tapu bilgilerine ihtiyaç duyulmuştur...
Rahşan Ecevit: Belgeler geliyor
RahŞan Ecevit, ATO’ya yaptığı ziyaret sırasında gazetecilerin toprak satışıyla ilgili sorusuna şu cevabı verdi: “Bilgileri eski Tapu Kadastro Genel Müdürü’nden elde etmiştim. Eski müdür belgeleriyle birlikte Ankara’ya gelecek. En azından bir kısmını kanıtlayabileceğim...”
Onur Öymen: Durum kötü
CHP’li Onur Öymen, “Ülke çıkarlarını hiç gözetmeyen satışlar, durumu bu hale getirdi. Sorunun çözülmesi için ülke menfaatlerini gözetmeyen bu iktidardan Türkiye bir an önce kurtulmalıdır” dedi.
Satışın belgeleri gelecek, kanıtlayacağım
DSP’nin Kurucu Genel Başkanı Rahşan Ecevit, toprak satışlarına ilişkin yaptığı açıklamaların arkasında duruyor. “GAP ikinci İsrail olabilir” uyarısında bulunan Ecevit, yabancıların Türkiye’de edindiği mülklerin boyutuna dikkat çekmişti. Rahşan Ecevit dün “sağlı-sollu ittifak” girişimi çerçevesinde Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün’ü ziyaret etti. Ecevit burada gazetecilerin yabancılara toprak satışı ile ilgili soruları ile karşılaştı. Rahşan Ecevit, bir soru üzerine, “Bu bilgileri eski tapu kadastro genel müdüründen elde etmiştim. Eski müdür yarın ya da öbür gün belgeleriyle birlikte Ankara’ya gelecek. En azından bir kısmını kanıtlayabileceğim” dedi. Ziyarette konuşan Rahşan Ecevit, eşi Bülent Ecevit’in “ülkenin geleceğinden endişe ettiğini” ve rahatsızlanmadan önce ittifakla ilgili düşüncelerini açıkladığını kaydetti. Bu çalışmaları tamamlamak üzere ziyaretler gerçekleştirdiğini ifade eden Ecevit, bazı siyasi partilerin bunu hemen oy oranı ve seçimle ilişkilendirdiğini dile getirdi. Ecevit seçim yasasında ittifaka olanak sağlayacak değişikliğin yapılması için AKP’ye bu isteğini mektupla bildireceğini belirtti.
Hazreti İsa’ya ait tapu bilgilerini sordular!..
Vakıflar Genel Müdürlüğü, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nden, AB Uyum Yasaları çerçevesinde 4 ilimizde bulunan, Hz. İsa, Hz. Meryem ve Hz. Musa vb. adlarına kayıtlı taşınmazların tapu bilgilerini istedi
* Ceyhun BOZKURT
Yabancılara toprak satışının tehlikeli boyutlara vardığı şu günlerde Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’ne giden bir yazı, ibret vesikası olarak tarihe geçecek nitelikte. Başbakanlığa bağlı Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün 25 Nisan 2006 tarih ve 02.1.VGM.0.12.00.303.01.99 sayı ile Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’na bağlı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’ne gönderdiği yazıda, Hz. İsa ve Hz. Musa adına kayıtlı taşınmazların tapu bilgileri isteniyor. Vakıflar Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı Burhan Ersoy imzasını taşıyan yazı aynen şöyle: “Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’ne-Ankara Avrupa Birliği uyum yasaları çerçevesinde yapılan çalışmalarda yararlanılmak üzere öncelikle İstanbul-Çanakkale-İzmir ve Hatay illerinde bulunan nam-ı müstear, nam-ı mevhum (Hz. İsa, Hz. Meryem, Hz. Musa vb) adlarına kayıtlı taşınmazların tapu bilgilerine ihtiyaç duyulmuştur. Söz konusu bilgilerin Genel Müdürlüğümüze gönderilmesini arz ederim.” Burhan Ersoy Genel Müdür Yardımcısı
Yabancılara toprak satışı konusunda yaptığı çalışmalarla tanınan ve konunun uzmanı olan Tapu ve Kadastro eski Genel Müdür Yardımcısı Orhan Özkaya, durumun ciddiyetine dikkat çekerek “Bütün bunlar, ülkemizin topraklarının 2500 yıllık Hıristiyan medeniyetine ait ve adı geçen peygamberlerin kutsal mülkü olduğunun sorgulanması mı” sorusunu yöneltti. Özkaya, “Şimdiden yoklama çekiliyor. AİHM de sonradan devreye girecektir. Bu aymazlıktan başka bir şey değildir” dedi.
Hatay bitti sıra Didim’de
Bu arada Hatay’da yabancılara satış konusunda belirlenen binde 5 sınırının aşılmasının ardından Didim’de de büyük bir tehlike başgösteriyor. Orhan Özkaya, Didim’de, kendi sınırın aşıldığını, hatta bu oranın yüzde 30’lara dayandığını söyledi. Özkaya “Ancak bağlı bulunduğu Aydın ili yüzölçümünün binde 5’ini bulmadığı için satışlara devam edilmektedir” dedi. Didim dışında diğer il ve ilçelerde de büyük sorunlar yaşandığını kaydeden Özkaya sözlerini şöyle sürdürdü: “Fethiye, Alanya ve diğerleri bölgelere ayrılıp paylaşılmış gibi. Didim İngilizlere, Alanya Almanlara, Antalya Ruslara, Ege Yunanlılar, Fethiye İngiliz ve Almanlara, Kaş Alman ve İngilizlere verilmiş gibi. Kuşadası, Datça ve birçok yer de yine bölüşülmüş durumda. Didim’de 9 bin su faturası İngilizce’dir. 42 bin konutun 14 bin 800 adeti İngiliz ve İrlandalılara aittir. Bu da yüzde 30’un üstünde bir rakamdır. Avcılar Çukuru mevkiinde 5 bin konutun tamamı İngilizlere aittir. 800 emlakçının 750 tanesi İngilizdir. İngiliz müteahhit firmaları arazi alarak üzerine tabelalarını çakmışlar. İlçede sokak isimleri dahi İngilizce’dir. Didim’in kışın nüfusu 12 bindir. Bu durumda Türkler azınlığa düşecektir.”
ABD, AB ve İsrail peşkeş çekmiyor
Yabancıya toprak satışlarının ulaştığı boyutun vahametini anlatan Tapu ve Kadastro eski Genel Müdür Yardımcısı Orhan Özkaya, “Bütün bunlara yabancı cemaat vakıflarının kilise, manastır ve sinagog yerlerine ilişkin talepleri, Fener Rum Ortodoks Patriği Barhlemeos’un İstanbul’da Ekümeniklik dayatmaları ve ABD ile AB’nin desteği, Dicle ve Fırat’ın yönetiminin AB tarafından talep edilmesi, Ermenilerin Doğu’daki toprak talepleri üst üste eklenince işin içinden çıkma olanağı bulmak zorlaşıyor” diye konuştu. Yabancıya toprak satışının serbest bırakan yasanın ilk çıktığı dönemlerde emlakçıların, esnafın ve belediye yetkililerinin yasayı desteklediğini hatırlatan Özkaya “Şu anda mevcut durumdan dolayı belediyeler, esnaf ve elmakçılar yasaya karşı duruyor” dedi. Özkaya, Milliyet gazetesinde çıkan rakamların eski olduğunu da kaydederek “Çok daha fazla satış gerçekleştirildi” dedi. Özkaya, satışların karşılıklılık ilkesi gerekçe gösterilerek yapıldığını da hatırlatarak şu bilgileri aktardı: “Dünyada hiçbir ülke yabancılara tarım arazisi satmamaktadır. Buna ABD, AB ülkeleri, İngiltere ve İsrail dahildir. Yunanistan’da aynı şekilde tarım arazisi satmamaktadır. Hepsinde kullanma hakkı verilmektedir. Örneğin İngiltere toprakları Büyük Britanya Kraliçesi’ne aittir ve 49-99 yıllığına kendi vatandaşlarına dahi kiraya vermektedir. İsrail’de topraklar devletin olup yüzde 5’i vatandaşın, yüzde 13’ü Yahudi Ulusal Fonu’nundur. Dünyada sadece ülkemiz mutlak mülkiyet tapusu vermekte hem de üzerinde bayrağımızın yer aldığı, nesiller boyunca kalıcı olan bir tapu...Karşılıklılık ilkesi diye bir durum yoktur. Bizim vatandaşlarımız viza almadan dışarı çıkamaz, oturma izni olmadan, işi, aşı olmadan kalamaz. Avrupa’da yaşayan Türkler bile sadece gayrımen-kul alabilir. Ama toprak ve tarım arazisi alamazlar. Ne-rede kaldı karşılıklılık ilkesi.”
AKP İsraillilere sattı
İsrailliler, sahip oldukları taşınmazların yarısından fazlasını AKP iktidarı döneminde aldı. 19 Temmuz 2003-19 Nisan 2005 arasında
23 İsrailli, toplam 47 bin 897 metrekarelik 68 taşınmaza sahip oldu
Maliye Bakanlığı, MİT, Emniyet Genel Müdürlüğü, Hazine Müsteşarlığı, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü ile Milli Emlak Genel Müdürlüğü temsilcilerinden kurulan özel komisyon, yabancılara 56 bin 953 adet taşınmaz satıldığını ortaya koydu. Milliyet’ten Önder Yılmaz’ın haberine göre Komisyonun hazırladığı 7 Temmuz 2006 tarihli “yabancı uyruklu gerçek kişilerin Türkiye genelinde aldıkları taşınmazlar” ı gösteren istatistiki rapora ulaşıldı.
Her geçen gün artıyor
15 Nisan 2005 tarihli ilk incelemede 49 bin 567 olarak açıklanan satılan taşınmaz sayısı, son raporda 56 bin 953’e çıktı. Önceki raporda 52 bin 818 kişi olan taşınmaz edinen yabancı sayısı da 61 bin 803 olarak tespit edildi. Taşınmaz ve yabancı sayısındaki artışa karşın taşınmazların toplam alanı ilk raporda 272 milyon 511 bin 493, son raporda 178 milyon 702 bin 061 metrekare olarak belirlendi.
Tehlikeli boyutta
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nden sorumlu Bayındırlık ve İskân Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sadık Yamaç, rakamlardaki oynamaların “kayıtlardaki eksikliklerden kaynaklandığını” açıkladı. Son raporda, ilk rapora göre İngiltere, Almanya, Avusturya, Danimarka ve Hollanda vatandaşlarına yapılan satışlarda ciddi artış olduğu tespiti yer aldı. Daha önce 13 bin 144 Alman vatandaşına toplam 7 milyon 865 bin 611 metrekarelik 12 bin 413 taşınmaz satıldığı belirlenmişti. Ancak son rapora göre 14 bin 339 Almana 9 milyon 541 bin 636 metrekare tutarında 12 bin 413 taşınmaz satıldığı saptandı. İlk raporda 10 bin 171 İngilize toplam 4 milyon 057 bin 404 metrekalik 7 bin 663 taşınmaz satıldığı belirtilirken, son incelemede bu sayılar, 14 bin 32 İngilize toplam 4 milyon 145 bin 583 metrekarelik 10 bin 406 taşınmaz olarak tespit edildi.
Suriyeliler de devrede
Rapora göre, bazı ülkelerin edindiği taşınmazlarda ciddi azalmalar da yaşandı. Eksik kayıtlara dayandığı belirtilen ilk raporda 2 bin 473 Suriyeliye toplam 241 milyon 437 bin 304 metrekarelik 4 bin 621 taşınmaz satıldığı belirtilirken, gerçekte 2 bin 485 Suriyeliye toplam 149 milyon 133 bin 060 metrekarelik 4 bin 599 taşınmaz satıldığı ortaya çıktı. Yamaç, Suriyelilere ilişkin taşınmaz alanını gösteren sayıdaki azalmanın Hatay’dan kaynaklandığını kaydetti. Yamaç, 1939’dan bugüne kadar Hatay’da Suriyelilere satış yapılmadığını belirtti. Kayıtlar üzerinde önemli azalma tespit edilen bir ülke de ABD. Daha önce 787 ABD’liye toplam 2 milyon 807 bin 410 metrekarelik bin 31 taşınmaz olarak açıklanan rakamın, son incelemede 852 ABD’liye toplam 1 milyon 122 bin 872 metrekarelik bin 102 taşınmaz olduğu belirlendi. İlk raporda 35 metrekarelik bir taşınmazın satıldığı İzlanda ile 300 metrekarelik bir taşınmazın satıldığı Kolombiya ikinci raporda yer almadı. AKP’nin iktidar dönemine rastlayan 19 Temmuz 2003-19 Nisan 2005 arasında toplam 15 bin 482 yabancıya, 7 milyon 889 bin 406 metrekarelik 13 bin 031 adet taşınmaz satıldı. İsrailliler, sahip oldukları taşınmazların yarısından fazlasını AKP iktidarı döneminde aldılar. AKP iktidarında 23 İsrailli, toplam 47 bin 897 metrekarelik 68 taşınmaz satın aldı.
TAPU KADASTRO ‘BİZDE BİLGİ YOK’ DEDİ, BAKAN’IN ODASINDAN HARİTA ÇIKTI
BELGELİ REZALET
“Bilgi edinme” hakkımızı kullanarak toprak satışlarına ilişkin döküman istediğimizde bu konuda detaylı çalışmalarının olmadığını söyleyen Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü 2005 yılında konuyla ilgili detaylı harita hazırlamış
* Mustafa DURAN
Toprak satışları ile ilgili olarak detaylı bilgi almak isteyen Yenicağ’ın yönelttiği 3 soruya “Bilgi edinme başvurunuzda istemiş olduğunuz bu bilgiler özel bir çalışma, araştırma, inceleme ya da analiz neticesinde oluşturulabilecek türden bilgiler” diyerek olumsuz cevap veren Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’nün gerçekleri kamuoyundan gizlediği ortaya çıktı. Milliyet’ten Can Dündar’ın yazısına göre “Türkiye’de en fazla taşınmaz edinen yabancı ülkeler haritası” bir Bakan’ın odasında asılıydı. Hem de Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanmış olan haritada 2005 başı itibarıyla Türkiye’de yabancılara ait taşınmaz malların il il dökümünü veriliyor.
Yazılı başvurduk
Yabancılara toprak satışı uygulaması Haziran ayının başında Hatay’ın binde 5’inin satıldığının ilan edilmesiyle birlikte tekrar gündeme geldi. Eski Başbakan Bülent Ecevit’in eşi Rahşan Ecevit’in “GAP’ta ikinci Filistin olayı yaşanabilir” uyarısıyla ve İsrail’in İstanbul Başkonsolos Yardımcısı Moşe Kanhi’nin özel bir rapor ekleyerek, DSP Genel Merkezi’ne gönderdiği cevapla iyice alavlenmişti. Kanhi, Ecevit’e cevabında, “İsrailliler Türkiye’den toprak satın aldı, ama GAP’tan değil. GAP topraklarını Araplar satın alıyor” ifadelerini kullanmıştı. Tüm bu tartışmaların yaşandığı süreçte konunun resmi muhatabı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü tek satır bir açıklama yapmamıştı. Biz de tartışmalara son noktayı koymak amacıyla kurumdan konuyla ilgili billgileri istemiştik.
Cevap verilmedi
11 Haziran 2006’da Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’ne elektronik posta yoluyla aşağıdaki soruları sorarak bilgi edinme hakkımızı kullanmak istediğimizi belirttik:
1-Türkiye genelinde yabancılar üzerine kayıtlı toplam kaç konut vardır? Bunların toplam alanı ve uyruklara göre dağılımı nasıl bir tablo oluşturmaktadır?
2- Türkiye’de yabancılar üzerine kayıtlı toprağın toplam alanı ne kadardır? Bunların illere ve uyruklara göre dağılımı nasıl bir tablo oluşturmaktadır?
3- Doğu ve Güney Doğu Anadolu Bölgelerinde İsrail vatandaşlarının satın aldığı toprak miktarı ne kadardır?
İsterseniz itiraz edin
Elektronik posta yoluyla yaptığımız başvuruya 5 gün sonra yani 16 Haziran 2006’da yine elektronik posta yoluyla “skandal” bir cevap aldık. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Yabancı İşler Daire Başkanlığı üst yazısı ve Genel Müdür Dr. Necdet Poyraz imzasıyla gönderilen cevap oldukça şaşırtıcıydı. İsrail’in İstanbul Başkonsolos Yardımcısı Kanhi’nin bile özel araştırma yaparak rapor hazırladığı konuyla ilgili başvurumuza aynen söyle karşılık verildi: “Bilgi edinme başvurunuzda istemiş olduğunuz bu bilgiler özel bir çalışma, araştırma, inceleme ya da analiz neticesinde oluşturulabilecek türden bilgiler olduğundan 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu’nun istenecek bilgi veya belgenin niteliği başlıklı 7.maddesinin 2.fıkrasında belirtilen “Kurum ve kuruluşlar, ayrı veya özel bir çalışma, araştırma, inceleme ya da analiz ne-ticesinde oluşturulabilecek türden bir bilgi veya belge için yapılacak başvurulara olumsuz cevap verebilirler” hükmünü amirdir. Bu nedenle isteminiz olumsuz cevaplanmıştır. Bu karara karşı yargı yoluna gidilebileceği gibi, tefhim ve tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu’na itiraz edilebilir. Kurumumuzun resmi web sayfası olan “http://www.tkgm.gov.tr” adresindeki mevcut bilgilere ulaşabilirsiniz. Bilgilerinize rica ederim.
Sitede de bilgi yok
Kurumdan aldığımız “ilgili bilgilere resmi web sayfasımızdan ulaşabilirsiniz” cevabından sonra belirtilen web sayfasına girerek, araştırma yapmak istedik. Ancak sitede de sadece kurumsal bilgiler yer alıyordu.
İşte Bakan’ın duvarındaki o harita
Bu haritada yabancıların, Nevşehir, Çankırı, Yozgat, Tunceli gibi illerden de toprak satın almış olmaları dikkat çekiyor.
Milliyet Gazetesi’nde “ İşte O Harita “ başlığı ve Can Dündar’ın imzasıyla yayınlanan manşet, Yeniçağ’ın bu konuda yaptığı israrlı yayınların ne kadar haklı olduğunu gözler önüne serdi. “ Geçenlerde bir başka vesileyle görüştüğüm bir bakanın toplantı odasının duvarında tesadüfen bir haritaya ilişti gözüm... “Türkiye’de en fazla taşınmaz edinen yabancı ülkeler haritası” ydı bu... “ diyen Dündar, bu haritanan Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’nün Bilgi Sistemi şubesi tarafından hazırlandığına dikkat çekti. “Yabancılar büyük oranda toprak alıyor” iddialarının yaygınlaşması üzerine Tapu Kadastro’dan bu haritayı hazırlamasının istendiğini ve Ankara bürokrasisinde elden ele dolaştığını kaydeden Dündar, yazısında şu bilgilere yer verdi:
En çok Yunanlar
Önce haritanın genel tablosunu verelim:
Geçen yıl itibarıyla Türkiye’de yabancılara ait taşınmazların toplamı: 47 bin 912...
Bunların yüzde 79’u, 5 ülke tarafından alınmış. Bu ülkeler sırasıyla:
Yunanistan, Almanya, Suriye, İngiltere ve Hollanda...
Bu 5 ülke yurttaşlarının Türkiye’de sahip olduğu taşınmaz toplamı:
38 bin 11....
Ayrıntılı döküm verecek olursak:
Yunanlar 12 bin 535...
Almanlar 12 bin 53
İngilizler 6 bin 983
Suriyeliler 4 bin 607
Hollandalılar 1833...
Diğer ülke yurttaşlarının toplam taşınmazı ise 9 bin 901...
... Coğrafi dağılıma bakıldığında Doğu Anadolu dışında bütün Türkiye coğrafyasında yabancıların taşınmaz sahibi olduğunu görüyoruz; ama yoğunluk Marmara, Güney Anadolu ve Ege’de görülüyor.
Belli bölgelerde belli ülke yurttaşlarının ağırlığı da hemen göze çarpıyor:
Trakya’da ve Marmara’da Yunanlar,
Karadeniz, Güney Anadolu ve İç Ege’de Almanlar,
Güneydoğu’da Suriyeliler...
...
Şunu anımsatmam lazım:
Bu harita hazırlandıktan sonra Mart 2005’te Anayasa Mahkemesi yabancıların Türkiye’de mülk satışına olanak sağlayan düzenlemeyi iptal etmişti.
Sonra yeni bir düzenleme yapıldı ve mülk satışı 2006 başında yeniden serbest bırakıldı.
Bu yıl gerçekleşen satışlarla, bugün itibarıyla yabancılara ait gayrimenkul sayısı 50 bini aştı...
Onur Öymen: İktidarı defalarca uyardık
Çağdaş ülkelerde tarım arazilerinin satışında belli sınırlamalar ve belli kurallar vardır diyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, AKP’yi defalarca uyardıklarını belirterek “Hükümetin, hazırladığı yasalarla ölçüsüz ve sınırsız satışların önünü açtığına” dikkat çekti. Kararların Anayasa Mahkemesi’nden döndüğünü ama karar dönene kadarki gelişmelerin tehlikeli boyuta ulaştığını belirten CHP genel Başkan Yardımcısı Öymen şöyle konuştu: Satışlarda hiçbir ölçü kalmadı. Turizm tesislerinin belki satışları yapılabilir. Bu alandaki satışları kurallarına uygun gerçekleştirebilirsiniz, buna itiraz etmiyoruz zaten; fakat tarım arazisi yenilenemeyen arazidir ve gelecek kuşaklara aittir. Ülke çıkarlarını hiç gözetmeyen satışlar, durumu bu hale getirdi. Hatay örneği biliniyor. Sınır aşıldı ve satışları durdurulmak zorunda kaldı. Bu sorunun çözülmesi için ülke menfaatlerini gözetmeyen bu iktidardan Türkiye bir an önce kurtulmalıdır.
Anayasa Mahkemesi: Toprak egemenliğin simgesidir.
* Turgut Özal’ın Başbakanlığı döneminde çıkarılan 21 Haziran 1984 tarihli ve 3029 sayılı yasa ile yabancı gerçek kişilerin Türkiye’de gayrimenkul edinmelerinin yolu açıldı.
* Özal hükümetinin hazırladığı ilgili yasayı, Anayasa Mahkemesi, 13 Haziran 1985 gün ve E.198414,K.19857 sayılı kararıyla iptal etti. İptal gerekçesinde; “... Türkiye topraklarında yabancıların arazi ve emlak edinmesinin salt bir mülkiyet sorunu gibi değerlendirilemeyeceği” belirtilerek, “toprağın, dev-
letin vazgeçilmesi olanaksız temel unsuru, egemenlik ve bağımsızlığın simgesi olduğu, karşılıklılık esasının ise uluslararası ilişkilerde eşitliği sağlayan bir denge aracı sayıldığı” vurgulandı.
* Anayasa Mahkemesi’nin bu kararından sonra 22.04.1986 tarihli ve 3278 sayılı yasa ile yabancılara toprak satışı tekrar getirilmiştir. Anayasa Mahkemesi aynı gerekçe ile yasayı tekrar iptal etmiştir.
* Anayasa Mahkemesi’nin 1986 yılında kapattığı sayfa AKP hükümeti döneminde yeniden açıldı.
Bu illerde ne işleri var?
Türkiye’de toprak satın alan yabancılar, hayat koşullarının zor olduğu illerde de bolca mülk
edinmişler
Tunceli
Almanya: 73
Diğer: 2
Toplam: 75
Batman
Yunanistan:2
Almanya: 6
Toplam: 8
Afyon
Yunanistan:1
Almanya: 2
Hollanda: 2
Diğer: 1
Toplam: 6
Çankırı
Almanya:106
Diğer: 2
Toplam:108
Yozgat:
Almanya: 35
Diğer: 26
Toplam: 61
Nevşehir
Yunanistan:5
Almanya: 31
İngiltere: 19
Holanda: 6
Diğer: 116
Toplam: 177