25 Eylül 1980 tarihli kriptolarda PKK şöyle analiz ediliyor:

- Apocular sıkı bir Maocu karşıtı olup, dolayısıyla TİKP’ne de güçlü bir şekilde karşı çıkan bir grup.

- Aslında Apocular’ın fazla bir politkası yok. Grup halen kurucusu Abdullah Öcalan’ın sıkı bir kontrolünde olup, siyasi amaçlar güden bir grup olmaktan daha çok, Öcalan’ın özel ordusu gibi. Buna gerekçe olarak grubun Moskova yanlısı diğer Kürt gruplarla hiçbir ilgisi olamayışı, ya da bu anlayışı paylaşmıyor olması gösterilebilir.

TARİHÇE:

Abdullah Öcalan, Apocular grubunu 1975’te kurdu. O zaman kendisi Ankara Yüksek Öğrenim Derneği’nin (AYÖD) yönetim kurulu üyesiydi. Derneğin ana çizgisiyle görüş ayrılığı yaşayan Öcalan, kendisi gibi doğulu dernek üyesi gençleri etrafında toplayarak UKO’yu kurdu.

Bu grup aynı zamanda Öcalan’ın lakabı olan Apo’dan türeyen Apocular diye anıldı. Aynı zamanda Kürdistanlı Devrimciler ve Ulusal Devrimciler de deniyordu. Grup daha sonra ülkenin doğu bölegelerini gezerek saflarını katılım sağladı. Yeni katılanlar daha çok işssiz güçsüz ve hayatından bezmiş tiplerdi. Karınları doyuruldu, cep harçlığı verildi ve neredeyse derhal silahlandırıldılar. Apocular, grup olarak ağır silahlı olup Kalaşnikov ve diğer marka makineli silahlarla donatılmıştı.

"Apocular" 1977’ye kadar çok suskun kaldılar ve bu tarihten sonra hareket geçtiler. Hızlı bir şekilde doğudaki en faal ve tehlikeli gruplardan biri haline geldiler. Başta Halkın Kurtuluşu ve İGD olmak üzere diğer siyasi gruplara saldırdılar, bankaları soydular ve toprak sahiplerinden küçük çiftiçilere kadar çok sayıda insan öldürdüler. Yerel siyasilere ve Urfa bölgesinde etkili olan ailelere hizmet sunarak yerel siyasette de söz sahibi olmaya başladılar.

Aynı zamanda, 1979 yılında kendi partilerini kurmayı da denediler: Partiya Karkaren Kürdistan (PKK). Grup 1979 ağustosunda Urfa’nın Hilvan ve Siverek bölgelerinde Bucak aşiretine karşı düzenlediği saldırılarla ülke çapında bir ün elde etti. Siverek’i Türkiye’nin en çok şiddet eyleminin yaşandığı bir üne kavuşturan bu saldırıların ilkinde bir AP milletvekili yaralandı. Bu olay zamanın muhalefet lider Demirel ile Başbakan Ecevit arasında yazışmalara yolaçtı. Demirel ve Ecevit bu yazışmalarda Apocular’ın faaliyetlerini ve Türkiye’de bazı bölgelerde artık onların hükmü geçtiğine dair iddiaları tartıştılar.

- "Ecevit Apocular’ın sayısının 124 olduğunu, bunların 22’sinin güvenlik güçleri tarafından tutuklandığını belirtti. Apocular’ın faaliyetlerini Urfa’da yoğunlaştırdıklarını kaydeden Ecevit, devletin otoritesini silip attıkları şeklindeki iddiaların doğru olmadığını savundu. Ecevit bakanlarından birinin Apocular’a 'vergi' ödediği şeklindeki iddiaları da reddetti." (CNN Türk)