Süper Lig'e bu sezon Sivasspor damgasını vuracak gibi gözüküyor. Kulübün hedefleri arasında ilk beşe girmek ve Süper Lig'de kalıcı olmak var. Ama gönüllerinde şampiyonluk yatıyor. Yine de şimdiden çok iddialı konuşmak istemiyorlar. Kulübün başkanlığını dört yıldır Mecnun Otyakmaz yapıyor. Taraftar istediği sürece görevinin başında kalacağını söyleyen Otyakmaz, "Hakem hatalarından bizim de çok canımız yanıyor," diyor.
- Beşiktaş, Fenerbahçe maçından sonra yaptığı açıklamada Sivasspor maçına paf takımla çıkacağını söylemişti. Siz bu durumu nasıl karşıladınız?
- Çok fazla alınganlık göstermeye gerek yok. O hafta bizimle maçlarının olması sadece tesadüf, bizimle direkt olarak bağlantılı değil. Yine de ben olsam o açıklamayı yapmazdım. "Fenerbahçe, maçtan önce bazı açıklamalar yaparak hakemi baskı altına alıyor," dediler. Peki o zaman Beşiktaş da hafta içi yaptığı bu açıklamayla bizim hakemi baskı altına almış olmuyor mu?
- Ama Sivasspor da benzer bir açıklamayı Trabzonspor maçından sonra yapmıştı. Hükmen galip ilan edilince, bu üç puanı ikinci yarıda telafi edeceğiniz yönünde açıklamalarda bulunmuştunuz?
- Neticede 90. dakikaya 1-0 mağlup girdik. Top bizdeydi ve topun başında da Muhammed Ali vardı. Gol olsa en fazla 1-1 olurdu ve bir puan alırdık. Fakat dış etkenlerden dolayı üç puan aldık. Bir kısım taraftar sahaya indi ve milyonlarca taraftarın önünde takım kaptanımızı tokatladı. Kurallar gereği de üç puan bize verildi. Biz de ne yapsak da bu üç puanın manevi yükünden kurtulsak diye düşündük. Basın sözcüsü arkadaşımız da durumu dengelemek için ikinci yarı bir şeyler yapmayı düşündüğümüzü söyledi. Ama sadece düşünce aşamasındaydı. Bedavadan gelmiş bir puan gibi geldi ve bizi rahatsız etti.
- Sivasspor bu yıl oldukça önemli bir çıkış yakaladı. "Şampiyonluk yarışında biz de varız," diyor musunuz?
- Biz bu takımı oluşturduğumuzda heyecan içerisindeydik. Çünkü kafaya da oynayabilecek bir takım kurmuştuk, küme de düşebilecek. Ama kafaya oynamak illa şampiyon olmak demek değil. İlk beşe girmekti hedefimiz. İçeride oynadığımız maçları kazanarak yükselişimiz başladı. Şimdi oluşan bu pozitif elektriği lig sonuna kadar taşımak istiyoruz. Şampiyon olmak da hedeflerimizin arasında tabii.
- Bir de Vestel Manisaspor örneği var. Liderliği yakalamışken ikinci yarı düşüşe geçtiler...
- Bu çok ekstrem bir örnek. İlk dokuz hafta liderken, ikinci yarı küme düşmekten son anda kurtuldular. Böylesi 100 yılda bir olur. Vestel Manisaspor maçından önce bu konu gündeme geldi; "Acaba tarih tekerrür eder mi?" dedik. Ama biz onlar gibi olmayacağımızı ispat ettik.
- Sedat Peker'la akrabalığınız da sık sık gündeme geldi. Bu akrabalığın size eksi ya da artı bir etkisi oldu mu?
- Medyada bu konuyla ilgili çok fazla haber çıktı. Ama bir türlü aramızdaki akrabalığın ne olduğunu iştirak edemeyenler var. Her defasında "Eniştesi," yazdılar benim için. Oysa bizim kardeşlerimiz evli. Onun hakkında birçok olumsuz haber yazılıp çizildi ve bu olumsuz hava bana da yansıtılmak istendi. Ama ben doğru işler yaparak, tüm bu söylenenlerin doğru olmadığını ispat etme fırsatı yakaladım. Umarım kendisi de yakalar. Ben Sedat Peker'le arkadaş ve akraba olmaktan gurur duyuyorum. Benim karakterimin oluşmasında onun da etkisi mutlaka oldu. Dolaylı yoldan eğer ben başarılı bir başkansam, bu başarımda karakterimin oluşmasına katkı sağlayan Sedat Peker'in de payı var diyebilirim.
- Bu akrabalığın gündeme gelmesi sizi rahatsız etti mi?
- Hayır benim hayatımda o varsa, tabii ki gündeme gelebilir. Şimdiye kadar başımı öne eğdirecek bir hayat yaşamadım.
-Başkan olmak size ne kazandırdı?
- Maddi anlamda hiçbir şey. Hatta bir kısım birikimlerim vardı, onlar da Sivasspor'a aktarıldı. Ama doğduğum yere hizmet ettiğim için manevi huzurum var. Kimse bana "Doğduğun toprak için ne yaptın?" diyemez.
- Bütçeniz nedir? Küçük bütçeyle nasıl şampiyonluğu hedefliyorsunuz?
- Para pul sadece bir enstrüman. Sahada başarılı olmak için 11 cesur yürek gerekiyor. Ben bir futbolcu almadan önce hem parasına hem de Sivasspor'a uyum sağlayıp sağlamayacağına bakıyorum. İnce eleyip sık dokuyorum. Her kuruş önemli benim için, hata yapma lüksüm yok. Diğer başkanlar ise lira hesabı yapıyor, benim gibi kuruş değil. Belki de bu yüzden daha fazla hata yapıyorlar.
- Kulüp başkanı nasıl olmalı?
- Sonuçta kulüp kimsenin babasının malı değil. "Benden sonrası tufan," demeye kimsenin hakkı yok. Bu bir bayrak yarışı ve yapamadığın noktada bayrağı devretmek gerekiyor.
- İsrailli oyuncunuz Balili'yi Sivas halkı nasıl karşılıyor?
- Ben mistik güçlere inanan biriyim. Bizim takımımızda üç dinde birden dua ediliyor. Hıristiyan, Yahudi ve Müslümanların bir arda dua etmesi bize güç veriyor. Sivas'ta geçmiş yıllarda bazı olumsuzluklar yaşandığı için Balili'nin İsrailli olması, bazı çevreler tarafından önyargıyla karşılandı. Ama kötü beklentileri olanlar hayal kırıklığına uğradı. O kadar sempatik ki tüm halk onu çok seviyor. Sabah 7.00'de kalkıp şehri dolaşıyor, esnafla muhabbet ediyor.
-Haluk Ulusoy'la aranız nasıl?
- Hakem hataları hepimizin vicdanını rahatsız ediyor. Bir seçim olursa Haluk Ulusoy aday olmayacağını açıkladı. Onun seçildiği kongrede biz beş oyumuzun üçünü ona vermiş, ardından da Türk futbolunun iyiliği için yeniden seçim istememiştik. Ama artık hakem hatalarının kabul edilir derecenin üstünde olduğunu düşünüyorum.
- Sizce federasyon adaletli davranıyor mu?
- Ben "Şu ya da bu art niyetli," diyebilecek konumda değilim. Daha doğrusu konumdayım ama demem çünkü elimde bir belge yok. 100 maçtır kulüp başkanıyım ve yaklaşık 50 maçta hakem hatası yüzünden canım yandı. Güçlü ilişkileriniz de olsa canınız yanıyor.
- Eskiden Fenerbahçe kongre üyesiydiniz...
- Evet ama bir gönülde iki sevda olmuyor. Hiç Fenerbahçe gol yiyince sevineceğim aklıma gelmezdi. Şimdi ise onları sadece Avrupa maçlarında destekliyorum.
- Devlet desteği aldınız mı? Abdüllatif Şener'in Sivasspor'a katkı sağladığı söylendi.
- Sayın Şener'in varlığı bizim için bir destektir. Maçlarımızda da özel gecelerimizde de bizi yalnız bırakmadı. Ama kulübün bütçesine parasal anlamda bir katkısı olmadı. Zaten kendisi zengin bir insan değil. Kongre üyesi olurken 1000 dolar bağış yaptı o kadar. Ancak tesislerimizin yenilenmesini de devlet mekanizmalarını hızlandırdığı doğru. Bu zaten devletin anayasal görevi. Yani hak etmediğimiz imkânlar bize aktarılmadı. Aynı olanaklar bizim gibi çıkış yapan Manisa'ya da sağlandı. Bunun dışında belki biriki dostunu arayarak 50-100 milyar Sivasspor için bağış yapmalarını sağlamıştır o kadar.
Sabah-Pazar