HUKUKİ SÜRECİ BAŞLATIYOR

19 Şubat Perşembe tarihinde bazı gazetelerde çıkan İş Bankası’yla ilgili olarak bazı para transferlerine karıştığı haberleri hakkında İş Bankası hukuki süreci başlatacağını açıklamıştı.

‘YASAL SÜRECİ BAŞLATTIK’

İş Bankası konuyla ilgili olarak yazılı bir açıklama da yaptı. Banka ile ilgili iddiaların yer aldığı gazeteler ile ilgili hukuki sürecin başlatıldığı bilgisine yer verilen açıklamada şöyle denildi: Bankamızın yasalara, mevzuata ve köklü etik anlayışına aykırı herhangi bir işleme taraf olması kesinlikle söz konusu değildir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün inisiyatifiyle 1924 yılında kurulduğundan bu yana halka açık bir şirket olan Türkiye İş Bankası, bugün Munzam Sandığı aracılığıyla çalışanlarının ve emeklilerinin ortak olduğu, ülkemizde benzeri olmayan bir ortaklık yapısına sahiptir. Bankamızın ortaklık yapısında İş Bankası Munzam Sandık Vakfı % 40,15 hisseye sahiptir, halka açık pay %31,76 oranındadır, kalan %28,09 oranındaki Atatürk hisseleri ise Cumhuriyet Halk Partisi tarafından temsil edilmektedir. Atatürk’ün vasiyeti çerçevesinde mülkiyeti Cumhuriyet Halk Partisi’ne ait olan bu hisselere ilişkin temettü geliri Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu’na bırakılmış olup, temettü ödemeleri Bankamız Ana Sözleşmesi ve yasal mevzuat çerçevesinde yapılmaktadır. Türkiye İş Bankası faaliyetlerini hukuka, yasal mevzuata, ahlaka ve milli değerlere uygun şekilde yerine getiren köklü bir kurumdur. Bu tür haber, iddia ve yorumlara itibar edilmemesini, söz konusu yayın kuruluşları hakkında Bankamızca hukuki süreç başlatıldığını kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız.”

HÜKÜMETTEN İLK AÇIKLAMA

Öte yandan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci İş Bankası'yla ilgili olarak, "Türkiye'de ekonomi hayali kişilerin söyledikleriyle yönetilemez. İş Bankası hayali söylemler ile yıpratılmayacak kadar önemlidir" diye konuştu.

İŞ BANKASI İLE İLGİLİ İDDİALAR

Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın ise İş Bankası'na yönelik iddialar ile ilgili olarak, " Bize ulaşan herhangi bir şey yok. Bu konuda BBDK ya da TMSF’nin bir tasarrufu olur ama bize ulaşan bir şey yok. Resmi makamların açıklamalarını dikkate almalısınız" açıklamasında bulundu.

'EĞER BİR YANLIŞI VARSA...'

İş Bankası'yla ilgili iddialar hakkında huriyet.com.tr'ye konuşan Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) eski Başkanı Doğan Cansızlar, ise" Eğer bir yanlışı varsa BDDK, SPK gereğini yapar. Ama yoksa bir şey dedikodularla bir bankanın yıpratılması hem bankacılık sistemien hem de ülke ekonomisine büyük zarar verir" dedi.

BDDK ve TMSF eski Üyesi Prof. Dr. Kemal Çevik, söylentilerle hareket etmemek gerektiğini vurguladı. Bankacılık sektörünün çok ciddi bir sektör olduğunu, ülke ekonomisinin temeli olduğuna dikkat çeken Çevik, "Söylentiler, haberler, beyanatlar, dedikodular sektörü tetikler. Evleviyetle BBDK'nin bu dedikoduların önüne geçecek tedbirleri alması ve yaptırımları uygulaması gerekir" dedi.
BDDK'nin söylentilerle ilgili inceleme yapması gerektiğini belirten Çevik, "BDDK üyeliğim sırasında üçüncü şahıslar tarafından bankaları kötülemeye yönelik beyanatlar nedeniyle ceza verdik. Bunlardan biri de arkadaşım olan Sakıp Sabancı idi. Kendisine bir başka banka hakkında konuştuğu için o zamanki 4089 sayılı Kanun'a dayanarak para cezası vermiştik" dedi.

"CHP-İŞ BANKASI KONUSUNDA ÇÖZÜM ÖNERMİŞTİM"

Banka Hukuku Kitabımda İş Bankası'nın durumunu şöyle anlatıyorum: "Türkiye İş Bankasındaki Atatürk hisselerinin vasiyetname ile CHP'ye devredilmesi sui generis bir durumdur.  Siyasi Partiler Kanunu 61.madde, h fıkrası dolayısıyla parti malvarlığı olarak kabul edilebilen Atatürk hisselerinin gelirleri anılan kanunun 67.maddesi gereği CHP tarafından kullanılamamakta. Bu gelirler bloke hesapta tutulmaktadır.
CHP, bu gelirlerden istifade edememekle birlikte sahip olduğu genel kuruldaki oy hakkı dolayısıyla banka yönetim kuruluna üyeler belirlemektedir. Aslında Bankalar Kanunu ile CHP'nin de muvaffakiyetini almak suretiyle Türkiye İş Bankasının önünü açacak düzenlemeler yapılabilirdi. Diğer taraftan bankanın hakim ortakları arasında vakfın bulunması 5411 sayılı kanun tarafından getirilmiş bulunan sorunlar Türkiye İş Bankasını da kapsamına almış bulunmaktadır."
Çevik, "Yani burada CHP kar payını alamıyor ama yönetim kuruluna üye atıyor. 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu ile buna bir çözüm getirilmeliydi. Ben böyle bir öneride bulundum ama dönemin Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener buna yanaşmadı. Oysa kar hakkı müktesep haktır. İş Bankası Anonim Şirkettir. Müktesep hak olduğu için CHP kar payını alması gerekirken; Siyasi Partiler Kanunu bunu yasaklamaktadır. Burada CHP'nin hukuki girişimde bulunması gerekiyordu" dedi.