Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne göre Türkiye’nin AİHM’nin yeniden yargılama kararına uymayabileceğini ifade eden Baykal, şunları söyledi:
“Tekrar yargılayan kararını Türkiye’nin anlayışla karşılaması hiçbir şekilde mümkün değil, öyle bir karar Türkiye’de hakka, hukuka, insanlığı, adalete en ağır darbeyi vurmak demektir. AİHM’nin böyle kararlarına zaman zaman tanık oluyoruz. Güney Kıbrıs’ta yaşayan bir Rumla ilgili karar da vermişti. Öcalan hakkında verilen hükmün yanlış olduğunu ifade etmek en yanlış iştir. Ortada 30 bin şehit var. Öldürülen çocuklar, bebekler, öğretmenler, yollarda basılan konvoylar, askerler, güvenlik güçleri var. Tüm bunların sorumluluğunu üstlenen bir insanın yargılanmasıyla ilgili şu eksik denmesini doğal karşılamamızı kimse bizden beklenmesin. Öcalan, evet ben suçluyum diyor, özür diliyor. Suçlu olmadığını gösterecek tek hukuki delil yok. 70 milyonluk ülkeye bu işi yanlış yaptın, bir daha yargıla diyor. Hüküm değişecek değil ya, niye dert ediyorsunuz dememizi bekliyorlar. Hayır demiyoruz. Bu bizi rencide ediyor. Böyle bir şey olmaz”
“YENİDEN YARGILAMA RENCİDE EDER”
AİHM Sözleşmesi’nde mahkeme kararının otomatik olarak aynen uygulanacak diye bir şey olmadığını ifade eden Baykal, “ 70 milyonluk bir ülkeyi kırar döker, rencide eder. Türkiye’deki duyguları tehlikeli şekilde etkiler. Bunun siyasi takdirini yapmak lazım. Avrupa Delegeler Komitesi yapacak. Kim yaptıracak? Türkiye Hükümeti yaptıracak. Eğer hükümet şimdiden yelkenleri suya indirdiyse, ‘mesele yok’ diyorsa, şimdiden medyaya yardımcı olun diye yazılar sipariş verdiyse, yargılama kararı içine girdiyse, sözleşmedeki bu haktan kullanılabileceğini nasıl düşünebiliriz?” dedi.
Baykal, hükümete yeniden yargılamanın kabul edilmemesini, bunu da birlikte Avrupa ülkelerine anlatılması gerektiğini, aksi takdirde, yeniden yargılamanın propaganda platformu haline geleceğini, gösteriler, yürüyüşler düzenleneceğini, af kampanyaları açılacağını, zalimlerin mağdurmuş gibi görüntü vereceklerini, bunu kabul etmenin, teslimiyetci davranmanın yanlış olacağını savundu.