Mikro ekonomiden makro ekonomiye geçişte bir sürü etmen sac ayağı oluşturmaktadır.Ekonomide kalkınma dendiğinde akla ilk gelen şeyin sanayide yerli üretim hepimizin aklına ilk gelen olsa gerek.
Sanayide tüten bacalara ek olarak lojistik,planlama uzmanlığı ve ar-ge bu pastada büyük dilimlerin sahibi olan branşlardır.Metalurji ve maden sektörüne ek olarak makine ve malzeme sektörleri hızla gelişmektedir.Endüstride kalkınma sanayi ve bürokrasi iş birliği ile hızla yol alabilir.
Teknik,mühendislerimizde devrimi devirecek projeler yer alırken bunları hayata geçirebilecekleri kanal konusunda karasızlar. Bürokrasimiz bu konuda biraz daha hassas davranmalı ve her proje kalkınmaya etken değer olarak görülmelidir.
Kalkınma her alanda üretim her alanda iş birliği ile büyük oranda sağlanabilir. İş dünyası taşın altına elini koymalı devlet bürokrasisi ise bu iş adamları ile teknik eleman buluşmasında ciddi bir rol almalıdırlar.
Ekonomi savaşlarının kıran kırana gittiği günümüzde en büyük etmen ülkelerin sadece bankalarında bulunan paranın güç göstergesi olmadığı gibi tüten bacaların sayısı ve ithalat- ihracat eğrisinin ve yabancı sermayelerin yerli iş dünyasıyla iş birlikleri de büyük etmen yaratmıştır. Devletler ekonomik savaşındaki okları metalurji sektörüne çevirdiler.
Bunun ilk örneğini Rusya ile uçak krizinde gördük. Rusya devlet başkanı açıklamasında Rus metalurji ürünlerine %13’lübir ek vergi uygulaması getirdi. Bunu yakın tarihte ABD’nin alüminyum ve çelik ürünlerine ek vergi uygulaması gibi.
Dünyadaki borsadaki dalgalanmalara sadece dolarmı etkili yoksa bu dalgalanmada metalurjinin etki payı yüzde kaçtı?
Paslanmaz çelik, kaliteli çelik ve alüminyum sektörü metalurji ürünlerinin geleceğin önderliğini yürütürken kompoızit malzeme ve ileri teknoloji, nanoteknoloji malzemeler geleceğin en önemli sektörel faaliyetlerin mekanizma çarkını çevirecek etmenlerdir.Güçlü ekonomi güçlü Türkiye fikrini bünyemize yerleştirmeli büyüyen ekonomi yolunda herkes ama herkes taşın altına eline muhakkak koymalıdır…