SABAHATTİN ÖNKİBAR
Önceki gün yine salıydı.
SS (Salı siyasetçisi) Devlet Bahçeli yine konuştu. (Pardon yazılı metni okuyarak konuşur gibi yaptı).
Peki neler mi dedi, ya da okudu Bahçeli?
Hayır ekonomik buhranla cinnet geçiren toplumun hislerine tercüman olmadı!
İşini kaybeden emekçiyi sahiplenmedi!
Fabrikasını kapatmak zorunda kalan iş sahibini  umursamadı!
Kepengini indirmek zorunda kalan esnafı hatırlamadı!
Çöplükten yiyecek toplayan yoksulu da görmedi!

Muhalefete muhalefet!
Peki ne mi yaptı MHP Genel Başkanı?
Muhalefete muhalefet etti!
AKP’nin işi bitti sıra muhalefete mi geldi diye sormayın!
Evet Bahçeli işi gücü bıraktı, CHP ile uğraşıyor!
Tamam uğraşmasına uğraşsın da CHP’nin eti ne, butu ne?
Anketlere göre oyu yüzde 50’lerde seyreden CHP değil AKP!
O zaman sormak lazım Devlet bey niçin AKP ile değil de CHP ile uğraşıyor?
Üstelik CHP’ye hücum ettiği noktada haklı da değil!
MHP lideri CHP’nin son açılımını güya alaya almak için “çarçaflı sol” diyor.
Dahası, CHP’yi ılımlı İslam’ın sol ayağı olmakla itham ediyor!
Gelin insafla ve iz’anla var olan tabloyu tarafsız bir şekilde sorgulayalım!
CHP’nin yaptığı son açılım kıyafet istismarı yapanlara karşı atılan büyük bir adımdır ki bu adımdan ötürü belli etmese de hem AKP endişede hem de laikçi güruh CHP lideri Deniz Baykal’ı her gün topa tutuyor!

Dini istismar kartı!
Bahçeli’nin bu adımı ılımlı İslam’ın sol ayağı biçiminde sunmasını ise anlamak mümkün değildir!
Deniz Baykal’ın yaptığı çarçafı ya da türbanı kamuda hakim  kılmak için yasal düzenleme adımını atmak değil, tersine din istismarı yapan AKP’nin elinden bu kartı almaya matuftur.
Pek çok çevrenin CHP’nin bu adımından şikâyet hakkı olabilir de, MHP’nin olamaz!
Öyle, çünkü MHP türban için yasal düzenleme noktasında AKP ile kol kola giren parti değil midir?
Bahçeli’ye göre türban için kanun çıkarmak ılımlı İslam’a destek anlamına gelmiyor (ki  doğrudur) ama türbanlı ya da çarçaflı birkaç kişi, parti ilkelerini tartışmaksızın, yani parti  umdelerini kabullenerek bir partiye üye olması, mesela CHP’ye katılması ılımlı İslam demek oluyor!
Hayır böyle bir yaklaşımda bulunursanız  inandırıcı olamaz ve ciddiye alınmazsınız!
MHP liderinin bu  tür basit ve sığ  değerlendirmeleri temsil ettiği camia adına hicap duyulacak tutumlardır.
Bahçeli’nin bu yaptığı emin olun 27 Temmuz genel genel seçimi öncesinde Erzurum Meydanı’nda ip fırlatması gibi tuhaf  bir şeydir!
Ülkücü hareketin önderi konumunda olan biri nasıl bu kadar satıhta düşünür anlamak mümkün değildir!

Bize bulmaca çözdürüyor!
Koca Bahçeli ılımlı İslam’ı örneklendirmek için CHP’yi ve onun çarçafını öne çıkarması acaip değil mi?
Düşünüyorum da  Bahçeli gerçekten susmaya devam etse  MHP için daha mı iyi olacak acaba?
Baksanıza konuştukça dağarcığı, yani birikimsizliği ortaya çıkıyor ve kafalar karışıyor!
Bir ara hatırlayın AKP klonlansın demişti de haftalarca  bulmaca misali ne dediğini çözmeye çalışmıştık!
Sırası gelmişken de şu ılımlı İslam’a gerçekte kimlerin omuz verdiğine biraz değinelim isterseniz!
Ilımlı İslam süreci AKP’nin iktidara gelişi ile başlar ki herhalde buna hiç kimse itiraz etmez!

Erken seçim kararı ve Gül
Peki AKP iktidara nasıl geldi?
Genel seçime bir buçuk yıl varken, ekonomik kriz ortamında erken seçim kararını alıp MHP’yi baraj altına bırakarak   AKP’nin önünü açan Devlet Bahçeli sayesinde!
Bitmedi...
Bazı çevrelerin ılımlı İslam’ın projesinin Türkiye’deki en önemli ismi dediği malum zatı devletin tepesine çıkaran kim?
MHP değildir, ama Devlet Bahçeli’dir?
Soruyorum bütün bunlar yalan mıdır?
Değilse kim yutar senin çarçaf ılımlı İslam’dır zokanı?
Koca bir gençlik hareketi bu  kalibresizliğe yıllardır nasıl  başkaldırmaz anlamak mümkün değil.
CHP’nin çarçaf açılımını ılımlı İslam diye sunmak aslında ılımlı İslam’ı koruma altına almaktır!