İstanbul'da bir gazetede yer alan içinde 13 kişinin öldüğü İkitelli tır parkına gelen suyun, askeri bölgedeki bir göletin yarılmasından kaynaklandığı iddialarına ise Erdoğan, göletten kaynaklama olmadığını belirterek, “Hemen orada faturayı askere kesmenin anlamı yok” dedi.
Başbakan Erdoğan Cuma namazını Sultanahmet Camii'nde kıldı, dini yayınlar fuarını gezdi. Başbakan Erdoğan camideyken bir vatandaş rahatsızlandı. Başbakanın sağlık ekibinin ilk müdahaleyi yaptığı kişi, daha sonra hastaneye götürüldü.
VATANDAŞLA ANLAŞARAK ÇÖZELİM
Başbakan Erdoğan, çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, hasar bölgelerinde gerekirse afet bölgesi ilan edebileceklerini de belirterek, “Afet Bölgesi yapmak suretiyle Bakanlar Kurulu kararıyla buralarda her türlü yıkımı yapabiliriz. Burada yasanın bize verdiği yetkiler var. Buraları belediyelerimizle bayındırlık bakanlığımız vasıtasıyla yapmamız mümkün çalışmaları yürütüyoruz. Gönlümüz şunu arzu ediyor. İşi bu noktaya getirmeden. Oralarda yerleşim yapmış vatandaşlarımızla anlaşalım. Bunu bir diyalog içinde anlaşmak suretiyle çözelim.”dedi.
AFET BÖLGESİNİN TANIMINI ÖĞREN BAKALIM
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın ‘Afet bölgesi ilan edilsin” çağrısı yaptığını da belirten Erdoğan, “Afet bölgesi demek bütün yaşamları ortadan kaldırmanız demek. Bizim böyle bir şeyi ilan etmemizin anlamı yok. Böyle bir şeyi ilan, çok mevzi lokal bir çalışma varsa, bu çalışmalardan sonra orası için böyle bir tedbir alınabilir. Engeller çıkmasın diye böyle bir adım atabiliriz ama ‘İstanbul'da afet bölgesi ilan edilmelidir’ diyor bir lider. Afet bölgesi tanımının ne olduğundan haberi yok. Bu ülkede eğer Başbakan Yardımcılığı yapmış bir insanın “Afet bölesi ilan edilmelidir” yaklaşımını anlamakta zorlandım. Önce bunun tanımını öğren bakalım.” diye konuştu. CHP liderinin,hasar bölgesinde “Başbakan, belediye başkanı nerede?” diye sorduğunu da belirten Erdoğan, “Belediye başkanı, vali arazide, Başbakan gelmiş bölgede, AKOM'da toplantısını yapıyor. Başbakan arazide dolaşıyor. çalışmalarımız yapıyoruz. Bu işe siyaseti bulaştırırsanız yazık olur” dedi.
“Döner kavşakların sel felaketinde etkili olduğu”, “Mimarlar Odası'nın, kendisinin İstanbul'da belediye başkanlığı yaptığı özellikle 1997'de Ayamama Deresi etrafında yapılaşmanın arttığı” yönünde iddiaları bulunduğunu belirtilmesi üzere Erdoğan, şunları söyledi:
OYUNDA ONLAR DA VAR
Kesinlikle yalandır, tamamen düzmecedir. Benim dönemimde Ayamama kıyısında bir müsade sözkonusu değildir. Bağcılar Belediyesi sınırları içindeki bölgede ilan edilmiş ticari bölge vardır. Biraz da onu bununla karıştırıyorlar. Ben Ayamama deresinde o dönemde yapılanmalara kavga, mücadele vermiş bir belediye başkanıyım. Kaçak konutlara, gecekondulara karşı mücadele etmiş bir belediye başkanıyım. Tayyip Erdoğan'ın ağzından ‘Gecekondu yapımına dair' bir kelime bulamazsınız. Bunlar ideolojik yaklaşım. Dürüst doğru davransın, atttığımız adımları çok iyli takip etsin. İdeloloji yaklaşımlarıyla dürüst davranan yatırım yapacak insanların önünü kesmek için neler yaptıklarını da gayet iyi biliyoruz. Oynanan oyun içinde onlar da var.
ASKERE FATURA KESMENİN ANLAMI YOK
Bakın bazı gazeteler şunu da yazdı. Ona da katılmıyorum. ‘Askeri bölgenin içindeki gölet yarıldıI, taştı ve bunun etkisiyle de aldı tırları götürdü. Oraları da gördüm. O gölet böyle bir hasarı meydana getirecek gölet değil. Yarılma oldu ama karşısında doğal set var. Doğal set olduğu müddetçe alıp da bu süreklemeyi yapamaz. Hızı kesiyor. Burada dürüst olmamız gerekiyor. Hemen orada faturayı askere kesmenin anlamı yok. O da yanlış birşey.
OLMAYACAK KARŞILIKLAR İSTENİYOR
Başbakan Erdoğan, 1996'da belediye başkanlığı yapmış bir insan olduğunu, Tavukçu, Alibeyköy derelerini ıslah ettiklerin ancak Ayamama'yı gerçekleştiremediklerini belirterek, “Dere yatağında akar. Müdahaleler yapılırsa intikamı ağır olur” sözünün de siyasete alet edilmesini anlayamadığını söyledi. Döneminde su baskınına uğrayan ATV, Sabah binalarının, niçin dere yatağına yapıldığını yayın kuruluşlarının yöneticilerine sorduğunu da belirten Erdoğan, Silivri'deki Mimarsinan Köprüsü ile Bolluca deresine de tecavüz edildiğini belirterek, vatandaşların taşınmasını istedikleri yerler için, olmayacak karşılıklar istediklerini söyledi.