"Eğer Türkiye bir hukuk devletiyse, Anayasa Mahkemesi'nin kararlarının yargıyı, yasamayı ve yürütmeyi bağladığını kabul etmemiz gerek. Anayasa Mahkemesi'nin üç kararı var. Türban takmanın laiklik ilkesine ve Anayasa'ya aykırı olduğunu ifade eder, bu üç karar da. Bu çerçevede fiili durum yaratılmıştır, aynı zamanda YÖK Başkanı sınıftan kimsenin çıkarılmamasını öngörmüştür. Bu uygulama hukuk devleti ilkesiyle bağdaşan bir uygulama değildir" dedi.

Adana'da Çukurova Belediyesi'nce düzenlenen 'Toplum Önderliği Okulu Projesi'nin açılışına katılan Prof.Dr. Aysel Çelikel, toplum önderliği konusunda konuşma yaptı. Kadın, liderlik ve eğitim konularında bilgiler aktaran Prof.Dr. Çelikel, sosyal devlet tezini savunan tüm sivil toplum kuruluşları, parti ve belediyelerin kız yurdu yaptırmalarını istedi. Konuşmasının ardından gazetecilerin son dönemde yaşanan üniversitelerde türban tartışmalarıyla ilgili sorularını yanıtlayan Prof.Dr. Aysel Çelikel, şunları söyledi:
"Eğer Türkiye bir hukuk devletiyse, Anayasa Mahkemesi'nin kararlarının yargıyı, yasamayı ve yürütmeyi bağladığını kabul etmemiz gerek. Eğer yürütme Anayasa Mahkemesi'nin kararlarını yok sayıyorsa, o zaman Türkiye hukuk devleti olmaktan çıkmıştır. Türban olayı da aynı çizgide değerlendirilebilir. Anayasa Mahkemesi'nin üç kararı var. Türban takmanın laiklik ilkesine ve Anayasa'ya aykırı olduğunu ifade eder, bu üç karar da. Bu çerçevede fiili durum yaratılmıştır, aynı zamanda YÖK Başkanı sınıftan kimsenin çıkarılmamasını öngörmüştür. Bu uygulama hukuk devleti ilkesiyle bağdaşan bir uygulama değildir. Tabii ki bir öğretim üyesi sınıfta oturan gencecik bir kızı kolundan tutup, dışarı atamaz. Bu doğru bir karardır ama o sınıfa zaten o çocukların Anayasa'ya aykırı bir şekilde girmelerini önleyecek tedbirler daha önceden alınmalıydı. Siz bu tedbirleri kaldırıp, bu çocukları sınıflara koyduktan sonra öğretim üyeleri çıkarsın mı, çıkarmasın mı? Tabii ki öğretim üyeleri polis değil, tabii ki çıkarmasın, ama yönetimin rektörlüklerin, dekanlıkların, bölüm başkanlıklarının daha öncesinden bu çocukların girmesine engel olmaları lazımdı. O bakımdan hukuk devleti ilkesiyle bağdaşmayan bir uygulama oldu. Bundan dolayı çok üzgünüm."
09 Ekim 2010 Cumartesi
HUKUKİ ADIMI SİYASİ PARTİLER ATAR
Konuyla ilgili dernek olarak hukuksal bir süreç başlatmayacaklarını kaydeden Prof.Dr. Çelikel, türban uygulamasının ilk ve ortaöğretim ile kamusal alanda nasıl değerlendirdiği konusuyla ilgili de şunları söyledi:
"Ben, eğitim derneğinin başkanıyım, Atatürk ilke ve inkılaplarına ve Cumhuriyetin temel ilkelerine bağlı bir derneğin başkanıyım; benim hukuki adım atmama gerek yok, siyasi partiler var, yapabilirler. Ortada birkaç kriter var. İlk ve ortaöğretim öğrencisi, 18 yaşından küçük öğrencidir. Bunlar konulmuş olan disiplin ve kılık kıyafet yönetmeliğine uymak zorundalar, orada özgürlük söz konusu değildir, üniforma varsa onu giyecektir. Reşit olmayan bir çocuk okuduğu okulun kurallarına uymak zorunda. Ama üniversiteye gelmiş bir çocuk için, hizmet alan, hizmet veren kriterinin uygulanabildiği söylenmektedir. Bu bir kriterdir, gerekirse uygulanabilir. Ama kamu görevlilerine olamaz çünkü onlar hizmet veren kategoridedir. Hizmet veren, ilkelere uymak zorundadır. Laik bir devletse, laik devlet kurallarına uymak zorundadır."
09/10/2010