DANIŞTAY ve Cumhuriyet Gazetesi'ne yönelik saldırılara ilişkin dava ile birleştirilen birinci Ergenekon davasının 154. duruşmasında Salih Kurter'in çapraz sorgusuna devam edildi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri Cezaevi’nde kurulan duruşma salonunda görülen davada, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ile Salih Kurter arasında şu ilginç diyalog yaşandı.

Doğu Perinçek : Şeriata göre hırsızlığın cezası nedir?
Salih Kurter : Hırsızlık yapanın eli kesilir.
Doğu Perinçek : Şeriata göre türban takmamanın cezası nedir?
Salih Kurter: Onun cezasını Allah bilir.
Doğu Perinçek : Tesettür konusunda yanlış karar veren Danıştay üyelerinin cezası nedir? Şeriatın cezası geçerli olur mu?
Salih Kurter: O eskidendi. Uygulamıyorsa Allah onun cezasını verir.

Bu diyaloğun ardından Doğu Perinçek, “Bunların hepsini yanlış öğretiyorsun. Cinlerle, şeytanlarla Türkiye'yi ne hale getirdiniz? Saraylar, yalılar cebe indiriliyor. Millete kurşun dökmek, cin çıkarmak, muska yazmak... Ormanlarımız, fabrikalarımız, denizlerimiz elden gidiyor. Fettullahçı gladioya soruyorum. Türkiye'yi ne hale getirdiniz?" diye konuştu.

HANEFİ AVCI ÇOK DOĞRU SÖYLÜYOR"

“Ben gittin azmettirdin demiyorum" diyen Perinçek, “Medeni Kanunu, Ceza Kanunu kaldırdığınız zaman herkes birbirini öldürür. Hanefi Avcı çok doğru söylüyor. ‘O Ergenekon davasında karşılaştığınız hakimler hakim değil, savcılar savcı değil, polisler de polis değildir. Onlar gizli bir örgüttür’ diyor. Bu davanın özü budur. Yasadışı örgüt, Türkiye Cumhuriyeti'nin temelini yıkmıştır. Bu örgüt bunun altında kalacaktır. Avcı'nın dediği adamlar burada sanık sandalyesine oturacak. Hem de öyle uzun bir zamanda değil, kısa bir süre içinde" dedi.
“Cinler, inler ve şeytanlarla uraşıyoruz” diyen Perinçek, “İki gündür bu mahkemeyi cin çarpmıştır. Osman Yıldırım diye bir adamı getirdiniz 15 dakikada çözülecek sorunu 10 aydır çözemediniz. 10 aydır bu yalanın aletisiniz" ifadesini kullandı.

BİZ KİMSENİN HAKİMİ DEĞİLİZ
Bu sözler üzerine Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, “Biz Anayasa'nın öngördüğü şekilde kanunları uygulayan hakimleriz. Biz kimsenin hakimi değiliz. Bu ülkede yaşayan herkes Anayasa'ya uymak zorunda" diye konuştu.
Ardından sanık Kurter'e tutuklu sanık Mehmet Zekeriya Öztürk, “Atatürk sizce Müslüman mıydı?" diye sordu. Kurter bu soruya sert tepki göstererek, “Öyle sapık sapık sorular sormayın. Ben Atatürk'ün devrinde yaşamadım. Kendisini tanımadığım bir insanı nereden bileyim" diye cevap verdi.

OSMAN YILDIRIM'A MİKROFON VERİLMEDİ

Ardından Osman Yıldırım söz aldı. Yıldırım, Salih Kurter'in Alparslan Arslan tarafından isminin verilerek davaya sokulduğunu iddia etti. Yıldırım'ın dünkü duruşmada sanık Oktay Yıldırım'a konuşması için verilen mikrofon fırlatmasının ardında bugün Yıldırım'ın mikrofonunu yanındaki askerin tuttuğu görüldü. Duruşma, tutuksuz sanık Salih Kurter'in çapraz sorgusuyla devam ediyor. 24/08/2010