| 
      
        |  |  
        | 
          
            |  | 
              
                |  |  
                |  | 
                  
                    | 
                      
                        | DOLAR |  
                        | 42,0603 |  |  |  | 
                      
                        | EURO |  
                        | 48,5574 |  |  |  | 
                      
                        | IMKB |  
                        | 10.972,000 |  |  |  | 
                      
                        | ALTIN |  
                        | 5.412,390 |  |  |  |  | 
                        
                        
                          
                            | Şehir Seçimi 
  
 |  |  |  |  |  
                |  |  |  |  
        |  |  
        |  |  
        | 
              
                |  | 
          
    | 
      
        | 
          
            | ''ÇOK SAYIDA KADINI SİYASETE KATMAK İSTİYORUZ" |  
            |  |  |  |  
            |  |  | 
              
                | Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İslam Dünyasında 
kadının, olması gereken yere henüz getirilmediğini bildirdi.
Yanlış gelenekler varsa bunlardan kurtulmak, doğruyu yakalamak gerektiğini 
ifade eden Başbakan Erdoğan, ''Böylece İslam Dünyası'nda kadın konusunda bir 
yeniden değerlendirme yapılabilir, buna bazıları 'reform' diyebilir'' dedi. |  
                |  |  
                |  |  
                |  |  
                |  |  |  |  |  
            | 
              
                |  |  
                | 
              
                | Erdoğan'ın, partisinin aylık ''Türkiye Bülteni'' dergisinde, MKYK üyesi Ayşe Böhürler ile yaptığı röportaj yayımlandı. Türkiye'de kadın sorunlarını çözmek üzere hangi konulara öncelik verildiği sorusuna Erdoğan, Başbakanlık görevini aldığı zaman, özellikle kadın hakları
 konusunda sorumluluklarının ne kadar fazla olduğunu gördüklerini ifade etti.
 Parti programında özellikle kadının siyasette ve sosyal yaşamda yer alması konusundaki hassasiyetlerin altını çizdiklerinin belirten Başbakan Erdoğan,
 ayrıca parti programının sosyal politikalarına özellikle kadınla ilgili uluslararası kriterleri göz önünde bulundurarak, önemli hedefler koyduklarını belirtti.
 Parti kurucuları arasında 11 kadın bulunduğunu ve ilk MKYK yönetiminde de
 beş kadına görev verildiğini anımsatan Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
 ''Partimizi kurarken gerek ana kademe yönetimde, gerekse yan kuruluşlar
 olarak kadın kollarına verdiğimiz önemin sebebi özellikle kadının siyasi ve
 sosyal yaşama katılmasını sağlayabilmekti. Fakat muhafazakar demokrat bir parti
 kimliği içinde bile olsa kadınımızın henüz bu katılıma zihniyet itibariyle hazır
 olmadığını görüyoruz.
 Çok sayıda kadını siyasete katmak istiyoruz ama gelemiyorlar. Şartları
 olgunlaştırmaya, oluşturmaya çalışıyoruz, ya evinden müsaade alamıyor veyahut da
 hazır olmadığını iddia ediyor ya da siyasetin zaman sınırı tanımayan çalışmaları
 onları bu noktada siyasetten uzaklaştırıyor, kaçırıyor.
 Tüm bu sıkıntılara rağmen yılmadık ve yılmayacağız da. Kadınları daha çok
 siyaset ve sosyal hayata katmak için çaba sarf edeceğiz.''
 
 -''BİZZAT TAKİP ETTİM''-
 
 AK Parti'nin il kongrelerinde, il ve ilçe teşkilatlarının ana kademe
 yönetimlerinde kadınların yer alıp almadığını bizzat takip ettiğini anlatan
 Başbakan Erdoğan, sözlü olarak verdiği talimatta ana kademe yönetimlerde kadın
 sayısının yüzde 20 civarında olması için büyük teşviklerde bulunduğunu vurguladı.
 Kendisinin, başkan yardımcılarının ve bakanların bizzat listeleri kontrol
 ederek, mümkün olduğu kadar bu oranı yakalamak için çaba sarf ettiğini kaydeden
 Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
 ''Ayrıca kadın kolları başkanlarımızın ana kademe toplantılarında, il
 başkanları ile birlikte ortak çalışma yürütmesi konusunu da titizlikle takip
 ediyoruz. Bizim için il başkanlarımızın kadın meselesine verdiği önem partinin
 demokratik ve muhafazakar ruhunun bir gereğidir.''
 Kadınların siyasete katılımı konusunda verdiği bu desteğin, parlamentoya
 yeterince yansımamasını bir soru üzerine değerlendiren Başbakan Erdoğan, AK Parti
 kurulduktan 16 ay sonra bir seçim olduğunu ve iktidara geldiklerini ifade etti.
 
 -''HAYALİMİZDEKİ ORANA ULAŞAMADIK''-
 
 ''Doğrusu bütün samimiyetimle söyleyeyim ki, parlamentoya katılım noktasında
 bizler istenilen orana, istenilen rakama, hayalimizdeki orana ulaşamadık'' diyen
 AK PArti Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
 ''Sayısal olarak, maalesef parlamentoda şu andaki rakam beni tatmin eden bir
 rakam değil. Ama yapılacak olan ilk seçimde bizler kadın parlamenterlerimizin
 sayısını artıracağız. Önümüzdeki dönem parlamentoda AK Parti çatısı altında çok
 daha fazla kadın olduğunu göstereceğiz. Bunun için kadınların siyasete katılımı
 konusundaki engelleri ortadan kaldırmak için öncelikle teşkilatlar bazında
 hazırlık içindeyiz. Bir önceki döneme göre parti örgütümüz bu noktada daha
 hazır.''
 
 -''NASIL YANSIYACAK?''-
 
 Yapılan değişiklik ile kadın-erkek eşitliğinin sağlanmasının anayasal
 teminat altına alınmasının kadınlara nasıl yansıyacağı sorusuna da Erdoğan, şu
 yanıtı verdi:
 ''Türkiye şu anda kadın hakları konusunda hızla değişiyor. AB müktesebatıyla
 birlikte özellikle Kopenhag Siyasi Kriterleri çerçevesinde atılan adımlarda
 kadınımızın kadın-erkek eşitliği noktasında yakaladığı anayasal teminat, bundan
 sonraki süreçte farklı bir özgüveni kazanması noktasında bana göre çok önemli bir
 adım. Türk kadını şimdi bu özgüvenle geleceğe bakacak.''
 
 -ÖNCELİKLER-
 
 Erdoğan, ''Türkiye'deki kadınlar açısından en fazla hangi konuya önem ve
 öncelik veriyorsunuz'' sorusuna, ''Sıkıntılarımız yok mu, var. Tabi en önemli
 sıkıntımız maalesef birinci derecede cehalet'' karşılığını verdi.
 Göreve geldiklerinde, Türkiye'de kadınların okuma yazma oranının yüzde 80
 olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, Türkiye'ye yakışmayan bu düşük oranın
 sebeplerinin başında, yanlış geleneklerin doğru gibi takdimi ve bunun yanında
 cehaletin hakimiyetinin geldiğini bildirdi.
 Kendilerinin, işi bu noktadan ele alıp, bu yanlışı doğrultmaları gerektiğini
 ifade eden BAşbakan Erdoğan, şunları söyledi:
 ''(Haydi Kızlar Okula) kampanyasını başlattık. Haydi Kızlar Okula
 kampanyasıyla yedi yüz bin civarında yavrumuz okula gönderilmezken, şu anda bunun
 180 binini okula gider hale getirdik. Ama kolay iş değil. Çünkü bir zihniyeti
 değiştiriyorsunuz, zihniyeti değiştirmek makineden bir ürün çıkarmaya benzemez.
 Bu zihniyeti değiştirebilmek için toplumsal bir mutabakatla, toplumsal bir
 dayanışma içerisinde bu işin üzerine gitmemiz lazım. Kırılma başladı mı? Başladı
 ama takip edeceğiz, çünkü hemen tekrar bu geri dönebilir. Geri dönmemesini
 sağlamak için de işin takipçisi olacağız. Ve bunu yapıyoruz, yapmaya da devam
 edeceğiz. Yeter ki bu dayanışma devam etsin.''
 
 -''TEK ÇATI ALTINDA YÜRÜTÜLMESİ LAZIM''-
 
 Başbakan Erdoğan, daha önceki iktidarlarda kadın meselesinin hep bir
 tartışma alanı olduğu, bu durumun devletin kadın politikalarını da olumsuz yönde
 etkilediğini ifade edilerek, ''Sizin bu konuda yaklaşım farkınız ne oldu?''
 şeklindeki soruya da şu yanıtı verdi:
 ''Kızların okullaşmasındaki artış çok önemliydi ama yeterli değildi. Tabi
 bununla kalmadık, çok daha önemli bir adım, o da şu; Türkiye'de on yılı aşkın bir
 süredir Kadının Statüsü Genel Müdürlüğüyle alakalı olarak bir çalışma
 sözkonusuydu, fakat bu çalışmayı gelen iktidarların hiçbirisi uygulamaya
 koyamadı, yasasını çıkaramadı.
 Biz ise bu konudaki tartışmalara son verip Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü
 Teşkilat Yasası'nı çıkardık ve şu anda bizim bu yasayla ilgili genel müdürlüğümüz
 artık çalışmalarına başladı. Bu iş bizi rahatlattı, işin bir sahibi var şimdi,
 daha önce kadın meselesine ilişkin yasal teminat ile korunan bütçesi olan bir
 kurum yoktu, kısaca işin sahibi yoktu.
 Sosyal yaşamda kadının yeri nasıl, siyasette bilinçlenme nasıl yürüyecek
 bütün bunların bir kurumun çatısı altında yürütülmesi lazım. Şimdi devlet adına
 bu işi yürütecek bir kurumun olması bizi rahatlattı.
 Bununla kalmadık uluslararası boyutta ne gibi adımlar atılıyor, eksiklerimiz
 neler bunları araştırdık. BM Cedaw, Kadına Karşı Ayırımcılığa Son sözleşmesini
 daha aktif hale getirdik. Kararlıyız bu noktada başarılı olacağız.''
 
 -İSLAM DÜNYASINDA KADIN-
 
 Başbakan Erdoğan, bir başka soruyu yanıtlarken de bu ay içinde İstanbul'da
 bir toplantı yapılacağını ve burada özellikle kadının kalkınmadaki rolü üzerinde
 durulacağını söyledi.
 Kadının kalkınmadaki rolünün tartışılacağını ifade eden Başbakan Erdoğan, bu
 toplantının da kendi girişimi ile gerçekleşeceğini ifade etti.
 İslam Konferansı Örgütü'ne bir teklifte bulunduğunu, nasıl İslam Konferansı
 Örgütü gençlik teşkilatını oluşturduysa, aynı çatı altında kadına yönelik
 çalışmaları yöneten bir yan kuruluşun olmasında büyük fayda olacağı görüşünü
 ifade ettiğini belirten Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
 ''Böyle bir çalışmayı başlatmak gerekiyor. Çünkü, İslam dünyasında, kadın,
 olması gereken yere henüz getirilmiş değil. Bunun başarılması lazım. Bu
 çalışmaları bilimsel bir zemine de oturtmak lazım. Yanlış gelenekler varsa
 bunlardan kurtulmak, doğruyu yakalamak lazım. Böylece İslam Dünyası'nda kadın
 konusunda bir yeniden değerlendirme yapılabilir, buna bazıları reform diyebilir.
 Eğer bu doğru bir adımsa bu reform yapılmalıdır, yanlışlardan kurtulmak
 lazım. Burada önemli olan, esasa ters düşülmesin. Bütün bunlar tabii ki bilimsel
 müzakerelerle olmalı, bu meseleleri bilim adamlarının oturup en geniş manada
 konuşması ve tartışması gerekiyor.''
 
 -TÖRE CİNAYETLERİ -
 
 Başbakan Erdoğan, aile içi şiddet ve töre cinayetleri konusunu da
 değerlendirdi.
 Özellikle Türkiye'de, kadına yönelik şiddette ve töre cinayetlerinde hala
 sıkıntıların devam ettiğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, buna yönelik yürütme
 organı olan kurumların ciddi tedbirler aldığını ama bunun yeterli olmadığını
 bildirdi.
 ''Burada da yanlış geleneklerin değişmesi, bir zihniyet değişiminin gerekli
 olduğunu'' anlatan Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
 ''Sadece devlet değil sivil toplum ve halkla iç içe bulunarak bu işi
 çözmemiz lazım. Töre cinayetlerinin hala bugünkü çağda var olması çok üzücü. Bu
 nedenle öldürmenin hafifletici unsurlarını kaldırdık, töre cinayeti hiçbir
 indirim almadan cezalandırılıyor artık.
 Ayrıca, bununla ilgili olarak bir genelge yayınladım. Türkiye Cumhuriyeti
 tarihinde ilk defa bir başbakan olarak, şahsımın yayınladığı bu genelgede
 devletin bütün kurumlarının bu konuda hassasiyetini istedik.
 Bu konuda kararlı olduğumuzu da her fırsatta tekrarlıyoruz. Töre cinayetine
 kurban edilen insanların hesabını kimse veremez. Bu ayıbı milletçe üzerimizden
 atmamız lazım. Yanlış töreler nedeniyle bu genç kızlarımızı kurban etmeye
 kimsenin hakkı yok. Biz de devlet olarak buna göz yumamayız. Ayrıca bu sadece
 kişilerin yanlışı değil, bu konuda hepimizin sorumluluğu var. Toplumsal
 sorumluluklarımız önce aileden başlıyor, sonra aşiret sonra çevre sonra daha
 geniş halkaya, devletin kurumlarına ve bize kadar dayanıyor. Bu vebalden
 hiçbirimiz kurtulamayız. Bu meseleyi çözmek zorundayız.''
 
 -AİLE İÇİ ŞİDDET-
 
 Aile içinde yaşanan şiddette de değinen Başbakan Erdoğan, maalesef ülkenin
 bazı bölgelerinde, ''iki taraflı cehaletin bunları ortaya çıkardığını'' bildirdi.
 İki tarafında, cehaletiyle bunun bedelini ödediğini kaydeden Başbakan
 Erdoğan, şunları kaydetti:
 ''Bir şiddeti uygulayan var bir de bunu hoş gören var, ikisi de cahil. Bu
 konuya ilişkin kategorik bir çalışmayı başlatmamız, kadını da erkeği de kapsayan,
 birlikte ortak bir mücadeleyi vermemiz gerekiyor.
 Evlerin dağılmasına, ailelerimizin dağılmasına, eşlerinden gördükleri şiddet
 nedeniyle evini terk etmek zorunda kalan kadınlarımızın perişan olmasına razı
 olamayız. Bu konuda bir yasa çıkartarak, belediyelerimizle işbirliği halinde
 kadın konuk evlerinin sayılarının süratle artmasını sağladık.
 Ancak, bizim için bu bir iftihar vesilesi değil, kadın konuk evlerinin
 sayısının artmasıyla gurur duymuyoruz. Biz istiyoruz ki aileler dağılmasın, bu
 meseleyi aileler dağılmadan çözelim, şiddete engel olalım.''
 
 -HEDEFLER-
 
 Gerek parti, gerek ülke ve dünya siyaseti açısından kadınlar konusunda
 hedeflerin sorulması üzerine Başbakan Erdoğan, kadının gerek siyasette, gerek
 uluslararası platformlarda yer alması konusunda toplumun tümünden destek
 istediklerini bildirdi.
 Müslüman Türk kadınının, uluslararası platformlarda, siyasette, sosyal
 hayatta bütün etkinliklerin içinde yerini alacağına inandığını ifade eden
 Başbakan Erdoğan, modern çağdaş Türkiye'nin oluşumunda kadının etkin rolünün en
 güzel şekliyle ortaya koyacağını söyledi.
 Hükümet olarak bu konuda ellerinden gelen her şeyi yapmaya hazır olduklarını
 belirten Başbakan Erdoğan,'' Kadının etkin olmadığı bir toplumda eksiklik vardır.
 Bu, siyasette de sosyal yaşamda da böyledir ama ikisi omuz omuza olduğu zaman o
 zaman bu eksiklik giderilir'' değerlendirmesinde bulundu.
 
 
  
    |  |  
    |  |  
 
 |  |  
                |  |  
                | 
  
    |  |  | Toplam yorum | 0 |  | Onay bekleyen | 0 |  |  |  
                |  |  
                | 
  
    |  
 Yorumunuz editörlerimiz 
    tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 |  |  |  |  
                |  |  
                | Bu haber henüz yorumlanmamış...
 
 
 |  
                |  |  |  
|  |  
| 
                  
                    | 
            
              | Bu kategorideki diğer haberler |  
|  
 |  |  |  |  |  |  
 |  |  |  | 
  
    | ÇOK OKUNANLAR |  
    |  |  
    |  |  
    |  |  
    | YAZARLAR |  
    |  |  
                    |  |  
                    |  |  
                    |  |  
                    |  |  
                    |  |  
                    |  |  
                    |  |  
                    |  |  
                    |  |  
    |  |  
    | ÇOK YORUMLANANLAR |  
    |  |  
    |  |  
    |  |  
    | ANKET |  
    |  |  
    |  |  
    |  |  |  |  |  
        |  |  
        | 
          
            |  |  
  
  | Medya 
            Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden 
            kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan 
            haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması 
            durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. 
            Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait 
            yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz. |  |  |  
        |  |  |