İSTANBUL Bostancı’da bir teröristin ölü ele geçirildiği, bir emniyet amirinin şehit olduğu çatışma sonrası başlatılan ’Devrimci Karargah’operasyonlarıyla ilgili iddianame mahkemece kabul edildi. 17 sanıkla ilgili iddianamede gazetemizin internet sitesi Yayın Yönetmeni Aylin Duruoğlu hakkında ’örgüt üyesi’ olduğu iddiasıyla hapis cezası istendi. Ancak iddianamede Duruoğlu’na dönük somut bir delile yer verilmedi, 20 yıl önce 1 Mayıs gösterisine katılması bile aleyhine delil gösterildi.
Örgütsel tek delil yok
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Kadir Altınışık’ın 27 Nisan 2009’da hazırladığı iddianamede, Duruoğlu’nun ev ve işyerinden alınan disklerde örgütsel faaliyette bulunduğuna ait hiç bir delile yer verilmedi. Duruoğlu’nun cep telefonunun hafıza kartındaki özel hayatına ilişkin fotoğrafların yanı sıra bir miktar parayla çekilen fotoğrafına da iddianamede yer verildi.İddianamede Duruoğlu’nun 1989 yılında 19 yaşındayken 1 Mayıs’ta izinsiz yürüyüşe katıldığı için gözaltına alınan 232 kişi arasında adının geçtiği ve adli merciler tarafından serbest bırakıldığı bilgisi yer aldı.
Dolaylı irtibat iddiası
Yine iddianamede Duruoğlu’nun cep ve sabit telefonlarla yaptığı görüşme dökümleri de yer verildi. Duruoğlu’nun sabit ve cep telefonu dökümlerinde Ergenekon soruşturması kapsamında hakkında işlem yapılan kişilerle ’dolaylı irtibatı’olduğu iddia edildi. Yıllarını gazeteciliğe veren başarılı internet sitesi yöneticisi Duruloğlu’nun, sonradan Ergenekon’dan gözaltına alınan kamuoyunda yakından tanınan üniversite mensubu ya da hukukçu kişilerle haber amaçlı yaptığı görüşmelerin de deliller arasında gösterildiği sanılıyor.
Şaşırtan delil...
Sanıklardan elde edildiği belirtilen ’Nisan Bülteni’ isimli ’Başkanımızdan’ başlıklı bir belge de iddianamede Duruoğlu’nun aleyhine delil sayıldı. Ancak söz konusu belge de Duruoğlu’nun tutuklanmasından sonra bazı kişilerin ’Haksız tutuklanmaya tepki’ göstermek için çalışma yaptıklarına ilişkin. Belgede, ’Doğu Perinçek başkanımızın emirleri’ başlığı ile devam eden maddeler arasında Duruoğlu’nun tahliye kampanyalarına genç teğmenlerin destek vermesinin istendiği yer alıyor. İddianamede, ”Yine aynı belgeler içerisinde ’başkandan gelen emirler doğrultusunda yapılan görevlendirmeler’ başlığı altında Devrimci Karargah terör örgütüne yönelik çalışma ve belgelerin bulurduğu belirlenmiş olup, bu hususların birlikte değerlendirilmesinde şüpheli Aylin Duruoğlu’nun maktul Orhan Yılmazkaya ile irtibatlı olarak Devrimci Karargah terör örgütü adına faaliyet yürüttüğü kanaatine varılmıştır” denildi.
Kamuya açık alanda buluşma
Duruloğlu’nun ’okul yıllarından tanıdığını” söylediği Orhan Yılmazkaya ile zaman zaman kamuya açık alanlarda bir araya gelmesi de iddianamede yer aldı. Ancak bu görüşmelere Yılmazkaya ile ilgili olarak şu yorumlar yapıldı: ’Şahısların gizlilik kurallarına riayet edip buluşmaların daha önceden ayarlanmış randevulu buluşmalar olduğu, buluşmalar sırasında ancak ankesörlü telefonların kullanıldığı, ve gözetleme faaliyetlerinin de dikkate alındığı, sık sık araç değiştirildiği...’
Suçlamaları reddetti
Duruoğlu’nun savcılık ifadesinin de yer aldığı iddianamede, Yılmazkaya’yı okuldan sonra hiç görmediğini, birkaç yıl önce Orhan’ın yanına gelerek kitap yazdığını söylediği ve bunun için kendisinden yardım istediği bilgisi yer alıyor. Duruoğlu ifadesinde daha sonra birkaç defa daha kendisini gördüğünü, aradığında okul arkadaşı olduğu için kendisini kıramadığını, konuştuğunu, 3 Mart 2009 günü Astoria Alışveriş Merkezi’nde buluşup yemek yedikten sonra ayrıldıklarını, Orhan’ın üniversitede eylemlere bile katılmadığını, sol görüşleri benimsediğini, Devrimci Karargah isimli örgüt içerisinde faaliyet gösterdiğini bilmediğini, yasadışı işlerle uğraştığını bildiği takdirde kesinlikle onunla görüşmeyeceğini, Devrimci Karargah örgütü ile ilgisinin bulunmadığını, terörü ve terör örgütlerini tasvip etmediğini ve hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini söyledi.
15 yıl hapsi istendi
İddianamede Aylin Duruoğlu hakkında, Devrimci Karargah terör örgütü üyesi olmak suçundan TCK’nın 314/2, 3713 sayılı TMK’nın 5 maddesi uyarınca ve TCK’nın 53,54, 58 ve 63. maddeleri uyarınca ayrı ayrı cezalandırılması talep edildi. Duruoğlu için 15 yıl hapis cezası istendi. Hazırlanan iddianamede, 17 sanığın çeşitli suçlardan 7.5 yıl ile ağırlaştırılmış müebbet arasında değişen hapis cezalarına çarptırılması istendi.
İlk duruşma 5 ay sonra
27 Nisan 2009’da gözaltına alınan Aylin Duruloğlu, yaklaşık 5 aydır tutuklu bulunuyor. Duruoğlu, yaklaşık 5 ay sonra 23 Şubat 2010’da İstanbul 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde 16 sanıkla birlikte hakim karşısına çıkarılacak.