MUSTAFA MUTLU
Önce başlığa sığdıramadığım sözlerin tamamını yazayım:
“Üçüncü köprü bir cinayettir. Böyle bir teşebbüs İstanbul’un çağdaş kentleşmesi ve şehir içi ulaşım sistemi için ölümcül sonuçlar doğurur...”
Şimdi diyorsunuz ki “Üçüncü Boğaz Köprüsü’nün güzergâhı dün açıklandı ya; Mustafa Mutlu yine muhalefet ediyor...”
Doğru; İstanbul’un kent içi trafiğine asla çözüm olamayacak bir köprünün daha yapılmasına kesinlikle karşıyım.
Ama...
Yukarıda okuduğunuz sözler bana ait değil!
27 Nisan 1995’te söylenmiş.
Peki; kim söylemiş o sert sözleri? Kim, İstanbul’a yeni bir köprü yapılmasına karşı çıkmış?
Dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı...
Yani bugünün Başbakanı!
Peki, aradan geçen 15 yılda ne değişti de bugün köprü yapılmasına karşı çıkanlarla dalga geçebiliyor ve “Üçüncü köprü mutlaka yapılacaktır” diyebiliyor?
***
Sakın bana, “Son 15 yılda artan nüfusla birlikte İstanbul trafiği iyice kilitlendi, bu yüzden Başbakan’ın fikrinin değişmesi son derece normal” demeyin.
Tamam; İstanbul trafiği iyice kilitlendi de acaba bunda köprüler ve çevre yolları nedeniyle imara açılmak zorunda kalan yeşil alanların payı yok mu?
Sadece Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nün hizmete girmesinden sonra TEM’in çevresinde en az 300 milyon metrekare yeşil alan betonlaşmadı mı?
Sonunda TEM Otoyolu, tampon tampona gidilen bir caddeye dönüşmedi mi?
Yani; köprüler ve çevre yolları İstanbul’un trafiğini rahatlatacağına, imara açılan alanların fazlalığı nedeniyle nüfusu artırarak trafiği daha da kilitlemedi mi?
***
Birkaç soru daha: İstanbul’un trafik sorununu çözmek için Marmaray’ı yapmıyor muyuz?
Bugünkü Başbakan, Marmaray’ın yapılmasını savunurken, bu projenin yeni köprülere duyulan ihtiyacı ortadan kaldıracağını söylemedi mi?
Kadıköy’den Kartal’a, Yenikapı’dan Tarabyaüstü’ne kadar metro inşaatları sürmüyor mu?
İki üç yıl daha sabredip, bu projelerin trafiği rahatlatıp rahatlatmayacağını görmeyi bekleyemez miydik?
***
Şehir planlamacılarının tahminlerine göre; üçüncü köprü, İstanbul’un nüfusunu 10 yıl içinde 15 milyondan 25 milyona çıkaracak.
Yüzlerce milyon metrekarelik yeşil alan daha betonlaşacak. İstanbul’un akciğeri olan Belgrad ve Fatih ormanları ile Polonezköy Milli Parkı “iltihap” kapacak.
Dolayısıyla İstanbul verem olacak!
İşte; bu yüzden, Başbakan’ın 15 yıl önce söylediği sözlere yürekten katılıyorum:
Üçüncü köprü bir cinayettir ve İstanbul için ölümcül sonuçlar doğurur!
***
70 KÖPRÜ!
İstanbul’da nüfus artışı yılda yüzde 4, araba sahipliğindeki artış ise yılda yüzde 16...
Eğer İstanbul’un trafik sorununu sadece köprülerle çözmeye kalkışırsak, bu talebi karşılamak için 2020 yılında en az 7, 2040 yılında ise 70 köprüye ihtiyacımız var...
Bir bilgi daha:
Göztepe ile 4. Levent arasında yapılacak bir metronun maliyeti 450 milyon dolar...
Buna karşın Bayındırlık Bakanı dün üçüncü köprünün çevre yolları ve viyadükleri ile birlikte maliyetinin 6 milyar dolar olacağını açıkladı...
Dolayısıyla, üçüncü köprü sadece İstanbul’da yaşayanları değil, diğer illerdeki vergi mükelleflerini de ilgilendiriyor!
***
GÜNÜN SORUSU
Malezyalı inşaat firmaları, Başbakan’ın 2003’teki Malezya ziyaretinde “yap-işlet-devret” modeliyle üçüncü köprüyü yapmaya talip olmuştu...
Bakalım; inşaat ihalesini onlar mı kazanacak?
***
Anayasa Mahkemesi’ne hakaret!
On dört yıl önce Hükümet Sözcüsü ve Devlet Bakanlığı yapan, bugün AKP’ye övgüler düzen Hasan Celal Güzel bir televizyon programına katılmış ve “İstediği her kararı çıkartan CHP; Anayasa Mahkemesi’ni karısı gibi görüyor” demiş...
Kimlere oy verdiğinizi, devletin en önemli koltuklarına kimleri oturttuğunuzu görün işte!
Bugünküler “Anayasa Mahkemesi’ne gitmeyin” şartıyla “tekliflerinde değişiklik yapmayı” önerir; dünküler, yargıya başvurarak haklı çıkanı “mahkemeyi kendisine karı etmek”le suçlar...
Anayasa Mahkemesi Başkanı Sayın Haşim Kılıç:
Bu hakarete vereceğiniz yanıtı merakla bekliyoruz!