Arınç, TBMM Tören Salonunda 117 kaymakam adayını kabul etti.İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'nun da hazır bulunduğu kabulde konuşan Arınç, kaymakam adaylarının dünkü mezuniyet ve kura çekme törenine katıldığını anımsattı.Kaymakam adaylarının meslek hayatlarının başarılarla dolu geçmesini dileyen Arınç, dünkü tören sırasında aldığı bilgilerin iftihar verici olduğunu kaydetti.Bülent Arınç, 1966-1970 yılları arasında Ankara Hukuk Fakültesinde okurken, İçişleri Bakanlığının açtığı memuriyet sınavına girdiğini, sınavı 2. olarak kazandığını ve özlük işlerinde göreve başladığını ifade etti.O dönemde 388 kaymakamın bulunduğunu ve sadece 2'sinin hukuk fakültesi mezunu olduğunu anlatan Bülent Arınç, “Mülkiye ağırlıklıydı. 'Önce Mülkiye, sonra Türkiye' herkesin bildiği bir şeydi. Biz hukuk mezunları olarak buna kızıyorduk; Mademki hukuk mezunlarından da kaymakam olabilir, 'niye bugüne kadar olmadı' diye. O iki hukuk mezunu kaymakamdan birisi, bir dönem milletvekilliği de yapan Hanefi Demirkol idi. Diğerini hatırlayamıyorum ama belki de Necati Çetinkaya idi” diye konuştu.

“ÇOK GÜZELDİR, YERİNDEDİR...”

Kaymakam adaylarının 27'sinin Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinden, 14'ünün İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinden, 14'ünün hukuk fakültelerinden, 55'in diğer fakültelerden mezun olduğunu ifade eden Arınç, “İşin böylesine çeşitlendirilmesi ve diğer fakülte mezunlarının da kaymakam olur noktaya gelmesi bence çok güzeldir, çok doğrudur ve yerindedir” dedi.TBMM Başkanı Arınç, kaymakam adaylarına, “Sizler çok önemli bir staj döneminden geçtiniz. Bu, mevcut memuriyetler içerisinde çok önemli bir staj dönemidir. Buradan yetişmek sizlere önemli bir misyon kazandırmıştır. Bu misyonu da bütün hayatınız boyunca artırarak, büyüterek devam ettireceğinizden eminim” diye seslendi.2006'ta Mülki İdare Amirliği Kanununun çıktığını anımsatan Arınç, “Hatta biz bu kanunun çıkması için Meclisimize ait bir kanundan da gece yarısı vazgeçtik. Gece beni telefonla aradılar, 'Siz müsaade edersiniz bu kanunu almak istiyoruz' dediler. 'İdarecilerimiz için helal olsun, hayırlı olsun' dedik. Gece 5 civarında o kanun çıkmıştı” dedi.Arınç, bu kanunla mülkiye amirliği ve müfettişliğinin statüye kavuştuğunu anımsattı.
“SARAYLARIM DA VAR, KASIRLARIM DA VAR...”
Meclis Başkanı olur olmaz Mülkiye Başmüfettişi Ali Osman Koca'yı Genel Sekreter Yardımcısı olarak atadığını ifade eden TBMM Başkanı Arınç, şöyle konuştu:

“İstanbul'daki Milli Saraylar bize bağlıdır. Orada bin 400 personelimiz var. Dolmabahçe, Beylerbeyi Sarayları bizimdir. Köşk ve kasırlar bizimdir. Yıldız Porselen, Hereke fabrikaları bizimdir. Yani Meclis Başkanı olarak benim saraylarım da var, kasırlarım da var. Bu yetmemiş gibi iki tane de fabrikam var. Bütün bunların başına da yine bir mülkiye başmüfettişi olan Cemal Öztaş'ı getirdim. Kültür bölümüne de kaymakam arkadaşımızı getirdim. Yani TBMM'nin en önemli noktalarında mülkiye müfettişi, başmüfettişi, kaymakam arkadaşlarımız görev almışlardır.
Öyle bir mesleğe giriyorsunuz ki prestiji çok yüksek, Türkiye için çok önemli.”
“BİR İLÇEMİZDEN FERYATLAR DUYMAYI ARZU ETMEZDİM”
Kaymakam adaylarının dünkü kura çekiminde farklı yerleri çeken evli bir çiftin becayiş yapma imkanı bulup bulmadığını soran Arınç, şunları söyledi: “Manisa'nın Köprübaşı İlçesi de bir kaymakama kavuşmuş oldu. Nihayetinde ben AK Parti'nin bir milletvekiliyim. Seçim dönemim yaklaşıyor. Bir ilçemizden feryatlar duymayı doğrusu çok arzu etmezdim. Sayın Bakanımız, Müsteşarımız sağolsun, önemli bir ilçemizin de kaymakam açığını gidermiş oldular. Halkımız dört gözle bir beklenti içerisinde. Son yıllarda kaymakamlar halkla bütünleşen, halkın sosyal ekonomik ihtiyaçları için çok önemli projeler üreten konuma geldiler.”
“MİLLETİN KALKINMASI VE HUZURU İÇİN...”
Bakan Aksu, mülki idare amirliğinin, uzun ve parlak geçmişiyle Türk devlet hizmetinde vazgeçilmez bir yere sahip olduğuna işaret etti.Görev yerlerinde kanunların uygulayıcısı olan mülki idare amirlerinin, genel idarenin başı ve sorumluluğu altında olduğunu kaydeden Aksu, “Çalıştıkları yörede ülkemizin ve milletimizin birliğine ve bölünmez bütünlüğüne sahip çıkmaktadırlar” dedi.Bakan Aksu, kaymakamların, kendilerine yüklenen sorumluluğun bilinciyle, milletin kalkınması ve huzuru için mesai mefhumu gözetmeden çalıştıklarına dikkati çekti.Kaymakamların 3 yıl staj dönemi geçirdiklerini dile getiren Abdülkadir Aksu, bakanlıkta 4 ay yabancı dil kursu gördüklerini, bazılarının yurtdışına gönderildiğini anlattı.İçişleri Bakanı Aksu, “Kaymakamlarımız görev yaptıkları yerlerde hizmet ederken, milli ve manevi değerlere saygılı, Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı, hukukun üstünlüğü ilkesi ve insan haklarına dayalı bir anlayışı şiar edinmişlerdir” dedi.
“DAHA ÖZGÜRLÜKÇÜ, DAHA DEMOKRAT OLMALISINIZ”
TBMM Başkanı Arınç, kaymakam adaylarına üzerinde İstiklal Marşının yazılı olduğu seramik bir tabak ile Meclis'i tanıtıcı bir kitap hediye etti.Arınç'ın hediyeleri arasında kaymakam adaylarına yönelik şu mesajı da yer aldı:“Sizler yeni bir neslin çocuklarısınız. Darbeleri, sıkıyönetimleri, olağanüstü halleri çok az yaşadınız. Bu yüzden daha özgürlükçü, daha demokrat olmalısınız.Sizden tek isteğim; Yeni Türkiye'nin yeni kuşak yöneticileri olmanızdır. Yeni Türkiye'de 'devlet baba' kavramı yoktur. Halkın hizmet ettiği devlet değil, halka hizmet eden devlet vardır. Milletine saygılı, onu anlayan, onun bir parçası olan idarecilerin olduğu bir Türkiye vardır artık.Mazluma da zalime de kimliğini sormayın, adil davranın. Etnik kökeninden, kimliğinden, inancından, doğduğu yerden, ailesinden, eğitiminden dolayı halka ayrımcılık yapmayın. Bu ülkenin vatandaşı olan herkese hizmet etmek için maaş alıyorsunuz. Bilin ki millete hizmet, biz siyasetçilerin de kamu görevlilerinin de birinci görevidir.Halktan biri olun, asla sırça köşklerde yaşamayın. Halkın yediğinden yiyin, onun oturduğu yerde oturun, onların gezdiği yerde gezin.”
“(ANADOLU ÇOCUĞU) KAVRAMINI UNUTMAYIN”
Kaymakam adaylarından 'Anadolu çocuğu' kavramını unutmamalarını da isteyen Arınç, mesajında şunları kaydetti:
“Yerli, inançlı, milliyetçi, sade ve çalışkandır Anadolu çocukları. Toprağı, milleti, fakirliği, kanaatkarlığı bilir Anadolu çocukları. Bu özelliğinizi sakın unutmayın. Kaymakamlık makamına oturduğunuzda da yarın vali olduğunuzda da unutmayın.Yönetmeliklere, mevzuata, tüzüklere boğulmayın. Halkın mutluluğu, refahı ve huzuru için gayret edin. Hukuktan ayrılmayın, hukuksuzluğa göz yummayın. Fırat'ın kenarında ölen bir koyundan bile kendini sorumlu hisseden adil yöneticilerin medeniyetinden geldiğinizi bilin.Gittiğiniz ilçeleri eviniz bilin. Evinizi nasıl koruyorsanız orayı öyle koruyun. Evinizi nasıl temiz tutuyorsanız, nasıl güzelleştiriyorsanız ilçenizi de öyle güzelleştirin.İlçenize sanatı, teknolojiyi, bilimi, kültürü, sporu götürün. Yaptıklarınızdan dolayı önce vicdanınızın hakemliğine başvurun. Bazen hukukun mahkum edemediği adaletsizlikleri vicdanınız mahkum eder.
Yolunuz ve bahtınız açık olsun.”