MHP Grubu 23. yasama yılının ilk toplantısını yaptı. Küçük grup toplantısında saygı duruşu ve İstiklal Marşı'yla başlayan toplantı öncesi MHP Genel Başkanı Devlet Başkanı Devlet Bahçeli açıklamalarda bulunurken öncelikle son günlerde yaşanan trafik kazalarına dikkat çekti. Bu felaketlerin önlenmesi için MHP'nin üzerine düşeni yapacağını belirten Bahçeli, sonrasında seçimleri değerlendirdi. Çok zor altında bir mücadele verdiklerine dikkat çeken Bahçeli, "Verdiğimiz mücadelenin büyüklüğünü ve önemini anlamamız için, bir kan gölüne çevrilmiş olan komşumuz Irak'ta süren emperyalist dayatmalara, Ortadoğu'da oynanan oyunlara, avrasya'da sürgelen senaryolara bakmanız yeterli olacaktır. Küresel güçlerin Türkiyemiz üzerinde niyet ve emellerine uygun olarak MHP'siz siyaset arayışının dayatıldığı karanlık bir siyaset mühendisliğini sizler elinizin tersiyle itip, tüm engellemelere karşı üzerinize yapılan hesapları boşa çıkardınız" diye konuştu.
"Gerekçemiz ne olursa olsun kendimizi anlatamadığımız yüzde 85'lik bir kitlenin bulunduğunu ortaya koymaktadır" ifadelerini kullanan Bahçeli, 22 Temmuz sonuçlarını tahlil etmek için gerekli çalışmaların başlatıldığının altını da çizdi.
MHP'nin 5 milyon 'vatan evladı'nın gözüne gönlüne girdiğini belirten Bahçeli, milletvekillerine "Hepinizle iftihar ediyorum. Burada, Türk milletinin kalbinin attığı TBMM'de bulunuyor olmanızın önemini herkes yakında daha iyi anlayacak ve anlamlandıracaktır" dedi.
EL SIKTIK AMA DİĞER ELLE MEHMETÇİĞE KURŞUN SIKILMASINA ASLA TAHAMMÜLÜMÜZ YOK
Bahçeli konuşmasında 58 ve 59. hükümetin sosyal, siyasal, ekonomik, kültürel olmak üzere her alanda ağır bir tahribata yol açtığını söyleyen Bahçeli, hala da vahim bir yolda ilerlendiğinin altını çizdi.
"Temennimiz politik inat ve ısrarların, bsit hesap ve ihtirasların, gerginlik ve kutuplaşmaların bir sonuç vermeyeceğinin herkes tarafnıdan anlaşılmış olmasıdır" diye konuştu.
MHP olarak milli duruşun, uzlaşmanın, hoşgörünün ve diyaloğun adresi olacağı görüşünü yineleyen Bahçeli, "Ancak bilinmesi gereken ayrıntı, göstereceğimiz bu uzlaşmanın, hoşgörünün ve diyaloğun milli devlet, üniter yapı ve Cumhuriyetimizin temel değerleri ekseninde olacağıdır. Bizler yeni dönemde yapıcı bir rol oynayacağımızı söylerken uzatılan elleri elbette havada bırakmayız. Fakat, bir taraftan el sıkarken, diğer el ile Mehmetçiğe kurşun sıkılmasına asla tahammülümüzün olmayacağını da huzurlarınızda açıkça ifade etmek istiyorum. Bu açıdan MHP'nin tutumu gizli ya da sinsi emelleri için bir fırsat zannedenlerin bu niyetlerini bir kez daha ve çok geç olmadan gözden geçirmelerini tavsiye ediyorum. Yanlış bir hesap içine girilerek, MHP'nin uzlaşmacı tavrı üzerinden, yıkıcı veya bölücü niyetlere meşruiyet kazandırılmaya çalışılması halinde, buna en sert ve en kesin cevabı yine MHP mensupları verecektir. Bu konuda hassasiyetimizin bilinmesinde şimdiden fayda mülahaza ediyorum. Bu nedenle iktidar muhalefet ya da bağımsız olsun her milletvekiline düşen görev ve sorumluluk, milli meselelerde yanlış adım atmaktan kaçınmaktır... Kimden ve nereden gelirse gelsin, hangi siyasi görüşe sahip olursa olsun, Cumhuriyetin kuruluş ilkelerine ve yapısını tartışmaya açmak, etnik köken farklılıklarına dayanarak bunları yıkmaya çalışmak veya bunlara seyirci kalmak bilinmelidir ki devletin ve milletin varlığına kastetmekle eş edğerdir. Bunun adı bize göre ihanettir. MHP bu emelleri besleyenlere hiçbir şart altında asla geçit vermemek üzere milletinden siyasal destek ve yetki almıştır. Bu bakımdan kimse hayal peşinde koşmasın, Türk milletinin gücü ve MHP'nin sabrı üzerinde yanlış hesap yapmamalıdır. Bugün yaşadığımız nazik dönemde herkesin sağduyunun rehberliğinde hareket etmesi, ihanet girişimlerine karşı milli bir duruş sergilemesi, toplumsal huzurun tesisi ve korunması tarihi bir görev ve sorumluluktur."
BAHÇELİ'DEN 11. CUMHURBAŞKANI PORTRESİ
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Bahçeli, partisinin ilk grup toplantısında Türkiye'nin başkenti Ankara, dili Türkçe, bayrağı ay yıldızlı al bayrak, milli marşı İstiklal Marşı, olduğunu ve bunun anayasayla güvence altına alındığını, bu kuralların Atatürk tarafnıdan 29 Ekim 1923 tarihinde konulduğunu hatırlatan Bahçeli, bu anlamda uzlaşma ve diyalog zemininin de bunlara saygı ve riayet etmekle mümkün olabileceğinin altını çizdi. Bahçeli, "Milliyetçi Hareketin ayrılıkta, bölünmede, çözülmede, dağılmada mutabakat araması asla ve asla mümkün edğlidir. Beklentimiz ve ümidimiz Milliyetçi Hareketin milli duruş için yaptığı sağduyu ve kucaklaşma çağrılarının bu ilkeler etrafında cevap bulmasıdır" diye konuştu.
AK PARTİYE CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ İÇİN UZLAŞI ÇAĞRISI
Bahçeli konuşmasında Cumhurbaşkanlığı seçimlerine de değindi. Cumhurbaşkanlığ ıseçiminde Mecliste bulunacaklarını hatırlaan Bahçeli, bunu daha önce söylediklerinde ağlamaların sızlamaların bıçak gibi kesildiğini, tartışmaların başka mecralara yöneldiğini belirterek, "Artık hayali düşmanlar yaratarak, istismar edilecek bir husus kalmamıştır. Bu andan itibaren bu konudaki bütün sorumluluk iktidar partisine geçmiş bulunmaktadır. AKP'nin üreteceği bir mazeret, kaçacağı bir sığınak kalmamıştır" ifadelerini kullandı.
Kendi yaklaşımlarının Cumhurbaşkanının kim olacağından çok nasıl birinin Cumhurbaşkanı olacağının önemli olduğunu, bu anlamda yöntem ve ilkeler üzerinde bir anlaşma çağrısı yaptıklarını kaydeden Bahçeli, "Bize göre Cumhurbaşkanlığı, bir siyasi partinin iradesinin ve hükümet olma meselesinin dışında ve üstünde, bütün Trükiye'yi temsil eden en önemli makamdır. Bu makam partilerin küçü hesaplarının ve siyasi ihtiraslarının değil demokratik kültür ve siyaset ahlakının öne çıkmasına neden olacak bir uzlaşmanın temsil yeri olmalıdır. Oysa 11. Cumhurbaşkanını seçim sürnecinde yaşananlar bunnu aksi yönünde gerçekleşmiştir" ifadelerine yer verdi.
Böylesi bir makama seçilecek şahıs için yalnızca iktidarın sahip olduğu meclis çoğunluğunun değil, parlamentoda temsil imkanı bulmuş veya bulamamış bütün siyasetin üzerinde uzlaşabileceği, çok geniş bir mutabakat zeminin aranması gerekitğinin altını çizen Bahçeli, 10. Cumhurbaşkanı Sezer'in böyle geniş bir mutabakatla seçildiğine de vurgu yaptı.
"Cumhurbaşkanı geniş bir diyalog yelpazesi ile ve mutlaka ortak anlayış, işbirliği sonucu seçilmelidir. 'Verdim ellerine çelik çomak oynuyorlar' seviyesinden bakılan bir seçim süreci henüz taseliğini korumaktadır." dedi.
Her gün yeni senaryoların yazıldığı, elden ele anketlerin gezdiği, her anayasayı eline alanın yeni yorumlar getirdiği bir siyasal kaosun sorumlusunun 22. dönem Mecliste bulunan iktidar ve muhalefet partileri olduğunu belirten Bahçeli, AK partinin, diğre siyasi partiler ve meclisin bu sınavdan yüzünün akıyla çıkamadığını, Trük demokrasisinin yara aldığını söyledi.
İŞTE MHP'NİN CUMHURBAŞKANI SEÇİMİNDE İLKELERİ
AK Partinin öncelikle ilkeler üzerinde anlaşma sağlamadan adaylar üzerinde tartışma başlattığını, muhalefet partisinin de bu tartışmaları körükleyip cepheleşmeyi derinleştirdiğini, kavga ve gerilimden hasar gören bir demokrasiyi oraya çıkardığını kaydeden MHP Lideri, MHP olarak Türkiye Cumhuriyetine Cumhurbaşkanı seçilecek şahısla ilgili şu dört ilkeyi saydı:
- Türkiye'nin bütünlüğü ve Türk devletinin milli ve üniter yapısını temsil ve tartışma konusunda milletimizde tereddüt bırakmayacak bir fikri maziye,
- Cumhuriyetimizin kurucu felsefesini özümsemiş, geçmişinde Cumhuriyetin temel değerlerine samimiyet ve sadakati hakkında kuşku bırakmaacak bir milli duruşa,
- Türk milletinin birlik ve beraberliğini, millet olma hasletlerini ve yüksek kültürünü benimseme konusunda mutlak güvenilecek ilkeli, berrak ve açık bir düünce yapısına,
- Dürüst, şibesiz ve manevi değerlere saygılı hüviyeti ile tebarüz etmiş, demokasinin ilkeleri konusunda tam duyarlılık ve kararlılığa sahip bir şahsiyet olmalıdır."
BAHÇEL'DEN CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ UYARISI
Bahçeli yaşanan son gelişmelerden herkesin ders çıkarması gerekliliğini belirttiği konuşmasında "Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda MHP, sorumluluğunu yerine getireceğini açıklamıştır. Partimizin bu konudaki duruşu geçmişte söyledikleri ile tutarlılık göstermektedir... Bir seçim yapılmış ve milletimiz iktidar partisini artan bir destekle Meclise taşımıştır. Bu durumda AKP'nin kendi adayını belirlemesinde bir engelin kalmadığı anlaşılmaktadır. Bu hal ve şartlar karşısında MHP yakın geçmişte yaşanan tartışmalara da bir sn vermek üzere, seçim tarihinde oturumda hazır bulunacağını, 'orada olacağını' ifade etmiştir. Şimdi sıra bu önemli konuda sorumluluklarının farkına varmış olmasını dilediğimiz iktidar partisindedir. Bütün partiler ve milletvekilleri de tarihi ve toplumsal sorumluluğun idraki içinde olurlar ise mesele yoktur. Ancak eski tutumları ve yanlışlar sürdürülürse, birkaç ay önce yaşananlar tekrarlanırsa bu durumda kaybeden TBMM olacaktır" diye konuştu.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan'ın hükümet kurma görevini aldığını, ancak Başbakanın kamuoyu ile paylaştığı ilk bilgilerin 60. hükümet kuruluşunda 45 günlük anayasal sürecin kullanılacağı, hükümeti kurmayı geciktireceği ve Cumhurbaşkanı seçiminden sonra yapacağı şeklinde olduğunu söyleyen Bahçeli, "Bizler yeni dönemde inatlaşma ve iddiaalaşmaların sürmesi halinde Cumhurbaşkanlığı seçimide karşımıza çıkacak muhtemel bunalımın farkındayız. Türkiye'yi ve dünyayı sadece kendi pencerelerinden görmeyi alışkanlık haline getirinlerin de farkına varmış olmasını umuyoruz. Özellikle AKP'nin seçimden elde ettiği sonucu sürdürdüğü inat ve cepheleşme politikalarının siyasal bir onayı olarak algılanması halinde, ülkemizin yei bir krile karşılaşması kaçınılmaz olacaktır. Buradan hatırlatmayı bir görev kabul ediyorum" dedi.
Bahçeli, konuşmasında Türk demokrasisinin önünü tıkayan en büyük problemin başında siyasi partilerin kendilerini din, demokrasi, millet veya devletle özdeşleştirme alışkanılğı olduğunu ifade ederek, bunun kutuplaşmayı beraberinde getirdiğinin altını çizdi.
(SPOTHABER)