Baykal, Muğla'da yaptığı konuşmada, Ergenekon davası hakkında değerlendirmelerde bulunarak, şunları söyledi:
“Dün Başbakan, bir yerde konuşmuş. Dikkatle izledim konuşmasını. Bir defa diyor ki, 'Ben, artık Ergenekon'un savcısı olmaktan ayrıldım.' Dün 'Ergenekon'un ben bir yerinde yoktum' diyor. Halbuki sen değil miydin, 'Ben, onun savcısıyım' diyen. Savcısıyım diyen sen değil miydin? Şimdi geldiği noktada, 'Ben, hiç savcısı, mavcısı değilim' diyorsun. Geçen hafta salı günü ben ona dedim ki, 'Bak, bu dava kötü gidiyor. Bu davada çok büyük yanlışlıklar yapılıyor. Bu davanın sen arkasında duruyorsun. Tavsiye ederim arkasında durma. Yoksa o dava yıkılınca sen de altında kalırsın.”
Dava kapsamında çok sayıda kişinin göz altına alındığını, tutuklandığı ifade eden Deniz Baykal, “Neyle suçlandığına dair ciddi deliller, belgeler, bağlantılar yok. Çok ciddi haksızlıklar yapılıyor. 'Bu insanlar çıkınca, (Bizi buraya kim soktu) diye sorarsa, sen bunun vebalini nasıl taşırsın, çekil altından' dedim. Dün sayın Başbakan yaptığı konuşmada, 'Ben, altında değilim, yanında da değilim, önünde de değilim, arkasında da değilim' diyor. Güzel, olma, olmadığını söyle. Ben, senin nerede olduğunu çok iyi biliyorum. Arkasında duramaz hale geldiğini görmek memnuniyet verici” şeklinde konuştu.
“TAKOZ KOYMA PEŞİNDE DEĞİLİM”
Baykal, Başbakan Erdoğan'ın konuşmasında, “Bu davaya takoz koyan siyasi parti liderleri var” sözüyle kendisini kastettiğini savunarak, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Ben, bu davaya takoz koyma peşinde değilim. Ben, Türkiye'de adaletin, hukukun önüne takoz olanları oradan çekip almak istiyorum. Adalet uygulamalarındaki çifte standarda son verdirmek istiyorum. Sen Deniz Feneri Davası ile o bahsettiğin davanın gidişatını bir mukayese et de 'Türkiye'de hukuk eşit işliyor, adalet eşit işliyor' de bir görelim bakalım, diyebiliyor musun? Bak, Anayasa Mahkemesi'nin yapısını değiştirmeye çalışıyorsun, Niye değiştirmeye çalışıyorsun? 'Hukuk daha iyi işlesin diye mi?' Kendi siyasi tercihini, AKP'nin kapatılması davasının görüşüldüğü Anayasa Mahkemesi'nden bunun intikamını alarak, hesabını sorarak, o mahkemeye dayatmak için bunu yapmak istiyorsun. Hukuk için mi, adalet için mi? yapmaya çalışıyorsun? Aldatmacalara yer yok. Türkiye siyasetinin samimiyete ihtiyacı var, dürüstlüğe ihtiyacı var. Özü, sözü bir insanlara ihtiyacı var...”
Konuşmaların ardından Muğla Belediye Başkanı Osman Gürün, Baykal'a plaket verdi.