Ankara Adalet Sarayı’na gelerek, suç duyurusu dilekçesini Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına sunan Kart, daha sonra yaptığı basın açıklamasında, "Başbakan Erdoğan’ın, terör örgütü ele başına ’sayın’ diye hitap ettiği ve ’Öcalan almış olduğu kellelerin hesabını veriyor’ şeklindeki konuşmasının Avustralya’da bir radyo programında yayımladığını" kaydeden Kart, bununla ilgili şehit ailelerinin suç duyuruları üzerine, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, Başbakan Erdoğan hakkında, "suç ve suçluyu övmek" ve "halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek"ten fezleke düzenlediğini söyledi.

Bu fezlekenin geçen ay TBMM’ye ulaştığını belirten Kart, şu görüşleri ileri sürdü: "O dosya, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca iddianame hazırlandıktan sonra Adalet Bakanlığına 21 Mart 2008 tarihinde intikal etmiş. Adalet Bakanlığı da üzerine düşen görevi yapmış, 5 gün içinde dosyayı 26 Mart 2008 tarihinde, Başbakanlık’a ulaştırmış. Başbakan ile ilgili bu dosya, 21 Temmuz 2009 tarihine kadar 16 ay boyunca Başbakanlıkta bekletilmiş. Başbakanlığın bu fezleke hakkında yapması gereken bir işlem yok, Başbakanlıkta yapılması gereken bir müzakere yok.

Başbakanlığın da bu dosyayı normal şartlarda 1 hafta-10 gün içinde TBMM’ye ulaştırması gerekirken, 16 ay boyunca sumen altı ediliyor. Bu, elbette Başbakan’ın talimatıyla, kanunsuz emir niteliğindeki talimatıyla oluyor.

Başbakan’ın kanunsuz emrine, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bir numaralı bürokratı olan Başbakanlık Müsteşarı da uyuyor. Başbakanlık Müsteşarı da konusu suç teşkil eden o emri gözü kapalı uyguluyor. Bu, tabii Türkiye Cumhuriyeti Devleti yönetimindeki gelinen keyfiliği, sorumsuzluğu gösterir.

Bu şekildeki keyfi, sorumsuz ve ciddiyetten uzak yönetim anlayışına karşı, siyaset, hukuk ve demokrasi içinde kararlı bir şekilde mücadele etmeye devam edeceğiz. Bugün yaptığım başvuru da bunun bir örneğidir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, kimsenin çiftliği değildir." Bu sırada, adliyenin karşısındaki yoldan otomobiliyle geçen bir kişi, Kart’a yönelik, "(Ne mutlu Türküm diyene de) de oraya" diye bağırdı.

Suç duyurusu dilekçesinde, Başbakan Erdoğan ve Başbakanlık Müsteşarı Efkan Ala’nın, TCK’nın 257/1. maddesinde düzenlenen "görevi kötüye kullanmak" suçundan cezalandırılmaları talep ediliyor.