Star'ın haberine göre, 3 gün süren duruşmanın son gününde kardeşi Hakan Uzan gibi tanık olarak katılan Cem Uzan, savunmasını somut veri ve teknik bilgiler yerine duygusal sözlerle yaptı. Cem Uzan’ın Tahkim Heyeti’ne “Yaşadıklarımı yazsam roman olurdu” şeklinde sözlerle hitap etmesi, mahkemede bulunan 18 kişilik Türk heyeti arasında “O şarkı sözü” şeklinde esprilere neden oldu. Duruşmadan önce, Cem Uzan’ın tahkim heyetine davanın seyrini değiştirecek ve Türk heyetini zor durumda bırakacak bilgi ve belge sunacağı öne sürülmüştü. Bu nedenle, Türk heyeti de Cem Uzan’ın konuşması için büyük hazırlık yaptı. Ancak, Uzan beklentilerin aksine, Tahkim Heyeti’ne yeni bir belge sunmadı. Son 7 yıl içinde yaşadıklarını anlatan Uzan konuşmasına, 2003 yılındaki Uzan İmparatorluğu’nu anlatarak başladı. Cem Uzan’ın, konuşmasında iktidara aday bir partinin genel başkanıyken, bugün ülkesinden uzakta yaşamak zorunda kalan bir lider haline geldiğini söylediği ifade edildi.
GÖZLERİ YAŞLA DOLDU
Kendisine ‘siyasi linç yapıldığını’ öne süren Cem Uzan’ın, çocuklarıyla ilgili alınan haciz kararlarını da anlattığı öğrenildi. Yaşadıklarını anlatırken zaman zaman gözleri dolan Cem Uzan’ın, bu süreçte önce mal varlıklarını, ardından vatanını ve eşini kaybettiği söylediği bildirildi. Uzan’ın, kendisini firarda değil ‘sürgünde’ gördüğü de öğrenildi. Türk heyeti, Cem Uzan’ın duygusal bir konuşma yapması üzerine, çapraz sorgulamayı fazla uzun tutmadı. Uzan’ın, Libananco şirketiyle ilgili daha önce mahkemeye sunduğu “şirket benimdir” ifadesini yinelediği ve baskılar nedeniyle Libananco şirketini kurmak zorunda kaldıklarını söylediği kaydedildi.
Bundan sonra ne olacak?
Libananco davasının Paris ayağı tamamlandı. Bundan sonra tahkim heyeti, taraflara son savunmalarını yapmak için altı haftalık süre tanıyacak. Bu süreçte, dava ABD’de devam edecek. Altı haftanın sonunda ise, tahkim heyeti davayı esastan görüşüp görüşmemeyi karar verecek. Esastan görüşmeyi karar verirse, yeniden bir süreç başlayacak. Bu süreçte iki tarafında mahkemeye yeni bilgi ve belge sunma imkanları ortaya çıkacak.
Cem duygusal, Hakan şaşkın, Türkkan panik
Paris’teki 3 gün süren duruşmada ifade veren 3 kişiyi Türk heyeti tek kelimeyle tanımladı. Türk heyeti, duruşmalarda çapraz sorguya alınan Cem Uzan’ın ‘duygusal’, Hakan Uzan’ın ‘şaşkın’, Ali Türkkan’ın da ‘panik’ halde savunma yaptığına dikkat çektiler. Duruşmanın ilk günü ve ikinci günü öğlen saatlerine kadar ifade veren Hakan Uzan, duruşmada beklenen performansı sergileyemedi. ‘Dersini iyi çalışmadan sözlüye kalkmış öğrenci’ gibi tavır sergileyen Hakan Uzan’ın, Türk heyetinin çapraz sorgulamasından en zor durumda kalan kişi olduğu belirtildi. İkinci gün kağıt üzerinde Libananco şirketinin sahibi olarak görülen Ali Türkkan’ın suçluluk psikolojisi ile panik halde soruları yanıtladığı kaydedildi. Duruşmanın son gününde ifade veren Cem Uzan’ın ise savunmasında kullandığı cümleler ve zaman zaman gözlerinin dolması nedeniyle ‘duygusal’ bir portre çizdiği belirtildi.
Uzan‘ın alıntı yaptığı Cengiz Kurtoğlu şarkısı
Doğuştan şansım yok benim yazım bu
Böyle tükenecek ömrümün yolu
Her anım her günüm acıyla dolu
Hayatımı yazsam roman olurdu
Gençliğimi yazsam roman olurdu
Yaşantımı yazsam roman olurdu...
Hakan Uzan’ın saltanatı pazar günü sona eriyor
Merkezi Güney Kıbrıs’ta bulunan Libananco şirketinin Türkiye aleyhine açtığı 10.1 milyar dolarlık tahkim davasına, Tahkim Heyeti’nin özel kararı ile katılan Hakan Uzan’ın, 8 günlük dokunulmazlık süresinin 28 Mart Pazar gece saat 00.00 itibariyle dolacağı bildirildi. Bu sürenin dolmasının ardından da, Hakan Uzan hakkındaki kırmızı bülten tekrar işlerlik kazanacak. Hakan Uzan bu sürenin dolmasının ardından, görüldüğü yerde tutuklanacak. Harekete geçen Türkiye’nin de sürenin dolmasının ardından Hakan Uzan’ın tutuklanması için ilgili ülkelerle temasa geçtiği bildirildi.
Arkadaşına Gönder
Yazdır
Önceki sayfa
Sayfa başına git
