ÖSYM’nin son yıllarda gerçekleştirdiği sınavlarda birçok hata ve yolsuzlukların yaşandığını belirten Anadol, yakın zamanda Tıpta Uzmanlık ve Polis Meslek Yüksekokulları sınavlarının da iptal edildiğini anımsattı.

Son yapılan KPSS Eğitim Bilimleri Sınavı ile ilgili iddiaları dile getiren Anadol, ÖSYM Başkanı’nın, "Bazı güçler ÖSYM üzerinde bilek güreşiyapıyorlar. Bu olaylar birilerine menfaat sağlamak için değil, ÖSYM’yi yıpratmak üzere planlanmış hareketlerdir diyen var" dediğini kaydetti.

Anadol, şöyle konuştu:"Hangi güçler ÖSYM ile bilek güreşi yapmaktadır sorusu siyasi iktidarca
açıklanmalıdır. Milyonlarca gencin kaderi hiçbir karanlık güce teslim edilemez.
Yaşananlar ÖSYM’nin başarısız kılınması için adeta özel bir çabanın gösterildiğini ortaya koymaktadır. Kadrolaşmanın önünde engel olarak görülen ÖSYM’nin yerine acaba yeni bir yapılanma kurulmasının zemini mi oluşturuluyor, sorusu zihinlere gelmektedir.

ÖSYM’nin gerçekleştirdiği sınavlarda soruların çalınması tuzun koktuğu noktadır. KPSS sınavında yaşananlar, 13 Eylül 2009 tarihinde ÖSYM’nin gerçekleştirdiği Polis Meslek Yüksekokulları sınavlarında yaşananlarla benzerlik taşımaktadır. Sözkonusu olayda, Polis Meslek Yüksekokulları sınavının soruları bir cemaate yakın dershaneye sızdırılmıştı. Gelinen noktada milyonlarca
gencimizin geleceğini belirleyen sınavlar ile devletin önemli noktalarında çalışacak kamu görevlilerinin belirlendiği sınavlar şaibeli hale gelmiştir.
Yaşananlar, Polis Meslek Yüksekokulları sınavlarında olduğu gibi cemaat işi organize girişimlerin varlığı konusundaki kuşkuları artırmaktadır."

Sınavlara dayanılarak yapılan atamaların da şaibeli olduğunu belirten Anadol, "Devletin kurumlarının bu şekilde yıpratılması AKP’nin sistemli bir politikasıdır. Cemaat ilişkilerinin ne noktaya geldiğini ortaya koyan bu sınavların üzerindeki şaibenin kaldırılması yaşamsaldır" diye konuştu.

-"BEDELLİ ASKERLİK, ULUSAL POLİTİKA"-

Soruları da yanıtlayan Anadol, bedelli askerlik konusundaki bir soru üzerine, esnafa verilen kredi faizlerinin 3 puan düşürülmesi ve bedelli
askerliğin gündeme getirildiğini, "referandum için sıkışan iktidarın bu tür şeylere sarıldığını" ifade etti.

Bedelli askerliğin Genelkurmay Başkanlığı ile Başbakanlık arasında saptanacak bir politika olduğunu belirten Anadol, Genelkurmay’ın konuya sıcak bakmadığını daha önce açıkladığını söyledi.

Anadol, "Bedelli askerlik bekleyen binlerce gencin evet oyu kullanması için politika yürütülmektedir. Bunlar çok çirkindir, ayıptır, referandumun sonuçlarını gölgeleyen çabalardır. Bedelli askerlik ulusal bir politikadır.
Ülkenin gerçekleri gerektiriyorsa bedelli askerlik olabilir, ihtiyaç yoksa ona göre hareket edilir" diye konuştu.

-"TAKİYE..."-

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun "genel af" konusundaki sözlerini "gaflet" olarak değerlendirdiğinin anımsatılması üzerine Anadol, genel af konusundaki görüşlerinin net olduğunu dile getirdi.

Eski Genel Başkan Deniz Baykal’ın konuya ilişkin sözlerini de anımsatan Anadol, "Evvela terör örgütü ortadan kalkacak, PKK diye bir varlık olmayacak,
şehit ve gazi haberleri gelmeyecek, toplum huzura kavuşacak, ondan sonra bu huzuru pekiştirmek için genel af da gündeme gelecek. Beyaz sayfa açılacak"
dedi.

’MİT Müsteşarı’nın 20 Temmuz günü İmralı’da Abdullah Öcalan ile görüştüğü" iddialarının anımsatılması üzerine Anadol, CHP Adana Milletvekili Tacidar Seyhan’ın konuyu soru önergesiyle gündeme getirdiğini, ancak yanıt alamadığını kaydetti.

Anadol, "Takiye ile işi geçiştirmeye çalışıyorlar. Haberiniz, talimatınız var mı? Mutlaka var. Hükümet başka, devlet başka diye bir şey yok. Ne pazarlıklar yapıldığını söylemek zorundasınız" diye konuştu.(27.08.20109