Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Hakan Hakeri, Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nin , “Kayıp Trilyon” davasında “özel belgede sahtecilik” suçundan Erbakan'a verilen hapis cezasını konutunda çekmesi ile ilgili karar hakkında AA muhabirine değerlendirmede bulundu.
Adalet Bakanlığı bünyesinde Denetimli Serbestlik Müessesinin kurulduğunu anımsatan Hakeri, şunları kaydetti:
“Önceden cezaevinden şartlı salınan kişiler, düzenli takip edilemiyordu. Yani tamamen serbest kalıyorlardı. Adalet Bakanlığı, geçen yıl bunları takip için Denetimli Serbestlik Müessesini kurdu. Türkiye çapında daireler ve şubeler açıldı. Şimdi şartlı salınan kişiler bu birimlerce takip ediliyor. Erbakan'ın evinde cezasını infaz edip etmediğinin kontrolünü de bu birim sağlayacak.”

Hakeri, ceza kapsamında Erbakan'ın evinin kapısına kilit vurulmayacağını, evinin önünde hiçbir güvenlik görevlisinin bulunmayacağını belirterek, şöyle devam etti:

“Erbakan, sadece evinin bahçesine çıkabilecek, cuma namazı için camiye bile gidemeyecek. Ankara'da iki evi varsa bunlardan sadece bildirdiği evde kalabilecek. Aynı ilde iki evde birden kalamaz. Yazı geçirmek istediği başka bir eve, bildirme şartıyla geçebilir. Acil sağlık durumlarında bile evinden hemen çıkar, ancak yine de ilgili yerlere bunu bildirmesi gerekiyor. Kısacası Erbakan, ekmek almak için bile evinden dışarı çıkamaz.”

ABD'DE ELEKTRONİK PRANGA

ABD'de bu tür cezalarda elektronik pranga kullanıldığını dile getiren Hakeri, “Kişi evinden çıktığı anda sinyal veriliyor. Türkiye'de böyle bir durum yok. Aslında her şey Erbakan'a kalmış. Denetimli Serbestlik yetkililerinin kontrolü sırasında Erbakan evindeyse sorun çıkmaz. Eğer evinde değilse kanunlara göre bir yaptırım uygulanır” diye konuştu.