Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye’nin sayısız uyarı ve başvurularına rağmen boynunda suç yaftasıyla dolaşan bu cinayet örgütünün faaliyetlerini engelleyemeyen o yönetimler, Avrupa için yüz karasıdır. Ellerine geçen her fırsatta Türkiye aleyhinde kanaatler serdetmeyi alışkanlık haline getiren çeşitli ülkelerin yönetimleri, bilsinler ki bu ağır suçtan onların hissesine de bir kara leke düşecektir" dedi.
Erdoğan, JW Marriott Otel’de düzenlenen Hak-İş Konfederasyonu 12. Olağan
Genel Kurulu’na katıldı. Başbakan Erdoğan, yaptığı konuşmada, Türkiye’nin
kalkınmasına katkı sağlayan, emeğiyle, emeğiyle, alın teriyle, ürettiği
değerlerle ülkesine büyük hizmetlerde bulunan geniş çalışan kesimlerin nabzının
attığı genel kurulda işçilerle birlikte olmaktan duyduğu mutluluğu dile
getirdi.
Hak-İş Konfederasyonu’nun 12. Genel Kurulu’nun hayırlı olmasını ve
çalışanlar için bereketli sonuçlar doğurmasını temenni ettiklerini belirten
Erdoğan, Hak-İş’in 36. kuruluş yıl dönümünü de kutladı.
Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bugün isterdik ki Türkiye’nin kalkınma heyecanını, gelişme ufuklarını
paylaşarak sözlerimize başlayalım. Ancak maalesef buna imkan bulamıyoruz. Çünkü
sadece bizim değil, bütün milletimizin gündeminde acılar var, kederler var.
Türkiye’yi geleceğe taşıyacak demokratik, adil, özgürlükçü yeni bir
anayasa gündemiyle başlayan bir gün, maalesef yine terörün kirli yüzünü
göstermesiyle karardı. Önce Güroymak’ta 5 polisimizi kaybettik. Ardından
Çukurca’daki hain saldırıda 24 askerimiz şehit oldu. Dün yine Çukurca’da mayın
patlaması sonucu bir askerimiz daha şehit oldu."
-Teröre destek veren Avrupa ülkelerine tepki-
Başbakan Erdoğan, yaptığı konuşmada, şehitlere Allah’tan rahmet,
şehitlerin ailelerine ve yakınlarına sabır diledi. Türk Milletine baş sağlığı
dileklerini ileten Erdoğan, yaralı askerlere de acil şifalar diledi.
Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
"Elbette üzgünüz, kederliyiz, milletçe yüreğimiz kanıyor, ciğerimiz
yanıyor. Acımız çok. Bu insanlık dışı manzaranın müsebbibi olanları, bu menfur
saldırıyı gerçekleştirenleri, bu cinayet şebekesine destek sağlayanları
lanetliyoruz. Doğmamış bebekleri, küçük yaşta çocukları, düğüne derneğe giden
genç kızları, insanları ibadete çağıran din görevlilerini gözünü kırpmadan
öldürebilen bir cinayet şebekesiyle karşı karşıyayız.
Bizim vicdanlarımızın almadığı, yüreklerimizin kaldırmadığı, işitmekle
bile kederlere gark olduğumuz bütün bu hadiseler, maalesef insanlıktan nasibi
olmayan bazı kirli odaklar için basit strateji hamleleri olabiliyor ve ne yazık
ki bugün hala, her türlü insani tahammül noktasının ötesine taşan bu eylemlerin
failleriyle arasına mesafe koyamayan, terörü bütün yönleriyle mahkum
edemeyen zihniyetler var. Bu zihniyetler içeride de var, dışarıda da var. Tarih
bu zihniyetlerin sahiplerini elbette yazacaktır. İnsanlığın ortak vicdanı, bebek
demeden, çocuk demeden, kadın demeden her hedefi katledebilen bu menfur odaklar
karşısındaki bu sessizliklerini, bu tavırsızlıklarını mutlaka kayda
geçirecektir.
Bu ülkede siyaset yapacaksınız, bu milletten oy isteyeceksiniz, sonra bu
milletin yediden yetmişe kan ağladığı bir günde bu ağır insanlık suçunun adını
koymaya diliniz varmayacak. Bunun izahı yoktur, anlaşılabilir, kabul edilebilir
bir tarafı yoktur. Milletimiz suçlunun adını koyamayan, terörü mahkum edemeyen,
bu menfur cinayetleri işleyenleri lanetleyemeyen bu zihniyeti asla
unutmayacaktır. Yine bu cinayet şebekesinin çeşitli uzantılarının Avrupa’nın pek
çok şehrinde elini kolunu sallayarak dolaşmasına göz yumanları da unutmayacaktır.
Türkiye’nin sayısız uyarı ve başvurularına rağmen boynunda suç yaftasıyla dolaşan
bu cinayet örgütünün faaliyetlerini engelleyemeyen o yönetimler Avrupa için yüz
karasıdır. Ellerine geçen her fırsatta Türkiye aleyhinde kanaatler serdetmeyi
alışkanlık haline getiren çeşitli ülkelerin yönetimleri, bilsinler ki bu ağır
suçtan onların hissesine de bir kara leke düşecektir."