Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Askerlik yan gelip yatma yeri değildir” şeklindeki sözlerine açıklık getirdi. Erdoğan, “Sözlerim şehitlerimizi istismar etmek isteyenlere cevaptır. Askerliğin görev tanımıyla ters düşecek yaklaşımlara karşı bir değerlendirmedir” dedi. Bugün oylanacak tezkerede sürpriz beklemediğini ve kabul edileceğini vurgulayan Erdoğan, muhalefetin eleştirilerine de, “Afganistan’a asker gönderdiğimizde terör yok muydu?” diyerek yanıt verdi.
ERDOĞAN DEĞERLENDİRME YAPTI
Başbakan Erdoğan, dün partisinin tezkerenin görüşüleceği gece yapılan grup toplantısına Balıkesir gezinsin ardından Meclis’e geldi. Milletvekilleri grup salonunda beklerken, Erdoğan Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, AKP Grup Başkanvekilleri Sadullah Ergin ile Salih Kapusuz’la durum değerlendirmesi yaptı. Yaklaşık 45 dakika süren toplantının ardından Başbakan’ın sözlerine açıklık getirilmesi kararı alındı. Başbakan, guruba girişi sırasında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
İSTİSMARCILARA YANIT VERDİM
Başbakan Erdoğan, gazetecilerin Balıkesir’de yaptığı konuşmaya ilişkin sorusuna, şu yanıtı verdi:
“Arkadaşlar ben gerçi üzerinde pek tartışma açılacak bir konuşma yaptığımı sanmıyorum. Konuşmam sadece son zamanlardaki teröre yönelik olarak, özellikle şehitlerimizi istismar etmek isteyenlere karşı bir cevaptır. Askerlikle ilgili özellikle görevi küçümsemeye çalışanlara yöneliktir. Askerliğin görev tanımıyla ters düşecek yaklaşımlara karşı bir değerlendirmedir. Geçmişimizden bugüne farklı olarak annelerimiz, dedelerimiz, değerlendirmesini yaparken bize hep git oğlum git şehit ol derler, evlatlarını askere gönderirken eline kına yakarlar. Bizim askerliğe verdiğimiz önemi gösterir. Orada kullandığımız ifade askerlik bir turistik mekan değildir. Askerlik dendiğinde burada şüphesiz ki risk vardır. Ben de yedek subay olarak askerlik yaptım. Kuramı çektim, görevi yaptım. Bizim de nöbetlerimiz vs vardı. Şimdi artık bilgisayar kurası var. Güneydoğu’da görev yapan evlatlarımız var. Terörist saldırılarda evlatlarımızın başına gelenler bizim de gönlümüzü yaralıyor. Bunlarla mücadelemizde gerek TSK, gerek emniyet güçlerimizin el ele omuz omuza verdikleri mücadeleyle devam edecektir. Vatanımız için verilen mücadelede özellikle şehit makamıyla taltif edilen bu yavrularımızın kabulü olur, kabul edilmeyişi olur. Bizler bunu kendi kültürümüzde şahadet makamı olarak görüyoruz. Bunu böyle görmeyenler olabilir. Biz bunu böyle görmek isteriz. Bu kolay kolay elde edilen bir makam değildir.
erdoğan, terörle mücadelenin omuz omuza el ele devlet ve milletle birlikte verileceğinin altını çizerek, “Terörle mücadelede, güvenlik güçlerimizle, silahlı kuvvetlerimizde mücadelemizi birlikte sürdüreceğiz. Devlet millet el ele, omuz omuza olacağız. Bazı vatandaşlarımız hemen kökü kazınsın diyor. Bu hemen olmuyor. Bu uzun bir mücadele. Dünyada da bunun örnekleri çok. Bu mücadelede en asgari düzeye indirmek hedefimizdir. Kazımak en ideal olanıdır. Ülkemizi birlik beraberlik ülkesi yapabilmek için mücadelemizi sürdüreceğiz. Bölgesel, dinsel, etnik ayrımcılığa izin vermeden bu mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.
Erdoğan, muhalefetin terör varken yurtdışına asker gönderilmesine ilişkin eleştirilerine karşılık da, şu yanıtı verdi:
“Terörün mazisini baktığımızda bu süreç 30 yıldır devam ediyor. Teröre 40 şehit verdiğimiz günler olmuş. O sürece baktığımızda 29 noktada askerimiz görev yapıyor. Bu görevler esnasında Türkiye olarak uluslar arası üstlendiğimiz görevler var. Bu tür görevleri üstlenmesi onun kudretinin gereğidir. Biz Afganistan’a askerimizi gönderdiğimiz Türkiye’de terör yok muydu, Bosna’ya gönderdiğimizde, Somali’ye gönderdiğimizde terör yok muydu? TSK’nın güçlü yapısı, terörle mücadele etsin başka şey yapmasın TSK’ya saygısızlıktır. Bu alanlarda istişarelerimizi yaparak, komşu dediğimiz sınırlarımızda ülkelerde sorumluluklarımız olduğuna inanıyoruz. Lübnan olayında da biz yeralmayı uygun buluyoruz. En geniş manada müzakere yapacağız. Yarın Genel Kurul’da tavrımızı en güzel şekilde ortaya koyacağız”
“HİZBULLAH’I SİLAHSIZLANDIRMAYACAĞIZ”
Erdoğan, Hizbullah’ın silahsızlandırılmasına da Türk askerinin görev yapacağına ilişkin eleştirilere karşılık da, “Tezkerenin içinde bunu çok açık net olarak ortaya koyduk. Lübnan’da herhangi bir silahsızlandırma üstlenmeyeceğiz. Yarın Meclis’ten tezkerenin geçmesiyle birlikte nasıl hareket edeceğimizi tüm birimlere ileteceğiz.Bunu Sayın Annan’a da ilettim. Diğer liderlere de söyledim. Böyle bir silahsızlandırmanın içinde yer almayız. Sadece barışın yanında yer alacağız. Şu anda adeta her yeri yıkılmış olan Lübnan’a yardımcı olma görevi gerek asker, gerek kara, gerek havada destek olacaktır. Tezkereden sonra Genelkurmay’la oturup konuşacağız ne yapılması gerekiyorsa adımımızı atacağız” diye konuştu.