Erdoğan, bayram namazını kıldığı Eyüp Sultan Camisi'nden ayrılırken gazetecilerin de bayramını kutladı.
Burada bayram mesajını da veren Erdoğan, Kurban Bayramı'nın ülke, millet ve İslam dünyası için birliğe, beraberliğe ve hayırlara vesile olmasını temenni etti.
Bayramın insanlığın barışı için, sevgiye dayalı bir dünya için hayır getirmesini isteyen Başbakan Erdoğan, özellikle dini bayramların birlik ve beraberlik için en önemli fırsatlar olduğunu vurguladı.
Erdoğan, "Kurban Bayramı'nı bu noktada, öyle bir fırsat olarak görüyorum. Özellikle milli birlik ve kardeşlik projemizin, demokratik açılım sürecinin, ağırlıklı gündemde olduğu bir dönemde Kurban Bayramının buna farklı bir ivme kazandırmasını temenni ediyorum. Tüm halkımın ve vatandaşlarımın ailece mutluluk içerisinde nice bayramlara kavuşmasını tekrar temenni ediyorum" diye konuştu.
'Uyarı grevi'
Başbakan Erdoğan, memurların uyarı grevi ile ilgili bir soru üzerine de, "Biten işi daha konuşmanın anlamı var mı?" dedi.
Konuya ilişkin bir başka soru üzerine, ilgili kişilerin gerekli yaptırımı uygulayacağını belirten Erdoğan, bir ülkede yasaların çiğnenmesine müsaade edilirse, ülkenin yol geçen hanına döneceğini söyledi.
Böyle bir şey fırsat vermeyeceklerini ifade eden Erdoğan, herkesin hukuk içinde hakkını aramasını istedi.
Bir gazetecinin, KESK Genel Başkanı Sami Evren, "Biz Başbakan'ın sözlerine boyun eğecek sendika değiliz' dedi. Bu konuda neler diyeceksiniz?" sorusu üzerine, "Biz Sami Evren'den, şunun bunun, Başbakan'ın sözlerine boyun eğmesini beklemiyoruz. Hukuka boyun eğmesini bekliyoruz. Ama hukukun önünde saygılı olmayanlar, yasalar önünde bunun hesabını verirler. Olay bu kadar basittir. Biz onların yasalar çerçevesinde çalışmasını istiyoruz. Yasal çerçeve içinde çalışılmadığı zaman ülkede her şeyin ucu açık devam eder ki bunun bedelini ağır öderiz. Ve gerginliklerin yaşandığı ülke haline döneriz. Buna da kimsenin hakkı yok. KESK yapısı itibariyle yasal hakkını kullansın. Biz de saygı duyalım. Ama yasal olmayan haklarını kullanmaya kalkarlarsa o zaman devlet gereğini yapmak durumundadır" şeklinde konuştu.
Bahçeli'nin dava hazırlığı
Bir gazetecinin, "MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Meclis Genel Kurulu'nda dudak okutmak suretiyle kendisine hakaret ettiğinizi tespit ettikleri iddiasıyla dava açmaya hazırlanıyor. Bu konuda neler diyeceksiniz?" sorusu üzerine Erdoğan, Bahçeli ve ekibinin niyet okuyuculuk kabiliyeti olduğunu söyledi.
"Bir defa bunlar kendileri herhalde aynaya bakarak konuşuyorlar" diyen Erdoğan, kendisinin lügatında küfretmek diye bir şeyin olamayacağını söyledi. Erdoğan, "O seviye, onların seviyesidir. Biz o seviyeye hiçbir zaman düşmedik. Düşmeyiz. Bunlar çok çok kabiliyetli oldukları için niyet okumaya devam ediyorlar. Niyet okumaya devam etsinler. Bundan da başka söyleyecek bir şey bulamıyorum" dedi.
Domuz gribi
Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin "Domuz gribinden her geçen gün ölümler artıyor. Bu konuda bir değerlendirmeniz olacak mı?" sorusu üzerine, "Geçen yıl normal gripten kaç kişi ölmüş? Onu bir araştırırsanız, herhalde bu yol gösterici olur." ifadesini kullandı.
Türkiye'de bir yıl öncesine kadar, domuz gribi diye bir şey duyulmadığını belirten Erdoğan, "Söylenenle, virüsün adı değişti. Bilim adamlarına bakıyorsunuz. Bu konuda olumlu konuşan var, olumsuz konuşan var. Ben sadece medyadan bir şey rica ediyorum; medya konuyu bu kadar kurcalamasın. Bırakalım bütün vatandaşları..." dedi.
Başbakan, "Devlet zaten kendi görevini yapıyor. Biz 'Yan etkilerini anlatacaksınız' dedik. Arkadaşlar yan etkilerini de anlatıyorlar. Bu konuyla ilgili çok açık, net bir şekilde 'İsteğe bağlı olarak aşının yapılması sürecini başlatacaksınız' dedik. Bu konuda da açıklamalar yapılıyor. Bazı basın yayın organlarında, 'Başbakan ikide bir bunu söylüyor' deniyor. Bakın ben söylemiyorum. Medya olarak siz soruyorsunuz ben de cevap veriyorum. Cevap da vermeyebilirdim. O ayrı mesele. Cevap veriyorum. Ve diyorum ki, medya bu konuda yardımcı olsun. Yardımcı olması dediğim işi gündemden düşürmesidir" şeklinde konuştu.
Sağlık Bakanlığı'nın domuz gribine ilişkin gerekli çalışmaları yaptığını, aşı ithalini gerçekleştirdiğini belirten Erdoğan, "Bırakın ben de kendimle ilgili olanı kendim istediğim gibi uygulayayım. Kimseye de gidip (Sen de aşı olacaksın) diye dayatamam. Böyle bir şey söz konusu değil. Bilim adamları da farklı farklı görüşler ortaya koyuyorlar. Bu iki kere iki eşittir dört değil" diye konuştu. Başbakan Erdoğan, "Torununuza aşı yaptırdınız mı?" sorusunu da "Benim ailemden şu ana kadar kimse aşı olmadı" diye yanıtladı.