Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
38,7612
EURO
43,6459
IMKB
9.391,000
ALTIN
4.143,630
 
Hava Durumu ANKARA
12 / 25 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
KILIÇDAROĞLU'NUN ÖNEMSEMEDİĞİ KURNAZLIK
KILIÇDAROĞLU NUN ÖNEMSEMEDİĞİ KURNAZLIK
 
Başbakan Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun görüşmesi dün tüm haber kanallarında “yılın olayı” gibi verildi...
 
16.7.2010 - 07:30
 RUHAT MENGİ

Demokratik olması gereken ve kesinlikle olmadığı halde “olduğunu” iddia eden bir ülkede iktidar partisinin genel başkanı ile muhalefet partisi genel başkanının tüm zamanlarda hısım gibi kavga, itişme içinde olup ayda yılda bir görüşmesi, bunun da flaş haber olarak verilmesi çok acı değil midir?

Elbette öyledir ama yine seviniyoruz ki hiç değilse bir kez medeni şekilde görüşebildiler.

Ama acaba referandum yaklaşıyor olmasa ve iktidar partisinin halka karşı “barış ve uzlaşma” mesajları vermesi “istediği ‘evet’ oyları için” gerekli olmasa muhalefet partilerine bu el uzatma olayı gerçekleşir miydi?

Kafadan sormuyorum bunu; madem ki şimdi Erdoğan “teröre çözüm” için Kılıçdaroğlu’yla bir araya gelebiliyor, karşılıklı plân proje alışverişi yapılabiliyor, hatta “açıklanması istenmeyen özel konular” konuşulabiliyor, AKP neden bu plân-proje ziyaretlerini “açılımı yapmadan önce” düşünmemişti?

Tüm adımlara tek başına karar verdikten ve o arada muhtemelen; İmralı’daki Öcalan’a bile muhalefet partilerinden önce haber uçurulduktan, medyada açılım tartışması başlatıldıktan sonra muhalefet partilerinin sorumluluğa ortak olmasını istemek, bu kabul edilmeyince “uzattığımız eli geri çevirdiler” demek büyük hata değil miydi?

Teröre çözüm bulunmasını aklı başında her vatandaş, her parti ister ama düşünmeden, danışmadan atılan (ve sonunda sorunlar patlak verince yanlışlığı kabul edilen) adımlar kaç cana ve hangi tehditlere mal oldu bir düşünsünler.

MUHALEFET PARTİLERİNİ DIŞLAMA ALIŞKANLIĞI

AKP o günlerde, aynen Anayasa değişikliği sırasında olduğu gibi kendisine dışardan verilen gazlar sonucunda “Onlar karşı çıksa da yapacağız” diyordu ve hatta kendisi dışındaki partilere en ağıza alınmayacak suçlamaları yapıyordu.

Açılımda muhalefet partileri dışlandı, Anayasa değişikliğinde de kendileri hazırlayıp Meclis’te geçer oyu bularak aynı dayatma yapıldı ve referanduma götürerek TBMM’deki partiler açıkça dışlandı. Böylece milli iradenin Meclis’e getirdiği partiler etkisiz hale getirildi. Sadece kendilerine verilen oyları “milli irade” zannettikleri, kendi medyaları da hep aynı yanlışı pompaladığı için bu konuyu umursamıyorlar ve halka da “Sizin oylarınızla karar verilecek” diye paye vererek bu demokrasi adına çok önemli konuyu unutturuyorlar.

Oysa “milli irade” hepinizi seçip TBMM’ye zaten “kendisini temsil etmeniz için” göndermiş. Bu kadar hayati konularda iktidar partisinin tüm milli iradeyle uzlaşarak, daha önceki hükümetlerin yaptığı gibi uzlaşma komisyonları kurarak, yüksek yargıyı siyasallaştıracak değişiklikleri enine boyuna tartışarak yapması gerekmez miydi?

Bence Kemal Kılıçdaroğlu’nun “iktidarın alışkanlık veya usta bir taktik” haline getirdiği, köşeye sıkışıldığında ise uzlaşma havasına girdiği bu “muhalefeti dışlama” olaylarını ve referandum yaklaştığı için sorumluluğu paylaşma adımı atıldığını hatırlatması lâzımdı, bunu yapmadı.

Sadece terör konuşulduğu için; “Anayasa değişikliği nedeniyle referanduma giderken ve buna ‘demokratikleşme’ denirken neden demokrasinin gereği olan dokunulmazlıkların kalkması, lider sultasını kaldıracak seçim sistemi değişikliği gibi konuları ağzınıza almadınız” sorusu da sorulamadı.

MİLLİ İRADEYE BOŞVER!

Yüzde 10 barajının kalkması dile getirilince de Erdoğan sanki milyonlarca oyun çöpe gitmesi (daha doğrusu Meclis’e girebilen partilere hakkından çok koltuk sağlaması) konusunun kararı sadece kendisine aitmiş gibi “koalisyonlar döneminde istikrar olmadığını” söyleyerek reddetmiş... Peki o dillerden düşürülmeyen “milli irade” nasıl oluyor da burada önemsiz oluveriyor? Acaba bu soru da sorulmadı mı merak ediyorum.

ÖZEL ORDU KİME BAĞLANACAK?

Bir de tabii oluşturulacak “özel ordu” konusu çok önemli. Başbakan Erdoğan “Bu ordunun TSK’nın içinde mi dışında mı olacağı” sorusuna “henüz belli değil” cevabını vermiş.

Terörle mücadele için yeni güvenlik birimleri oluşturmak gerekli olabilir ama bu özel ordunun “TSK’ya mı, Emniyet’e mi, kime bağlı olacağı” çok önemlidir.

Daha önce de ortaya atıldığında millet “alternatif bir ordu” endişesini fazlasıyla dile getirmişti.

Üzerinde durulmalı, cevabı verilmeli, o da emrivaki olmamalıdır!

***


Kaddafi’nin oğlu diplomasi dersi veriyor!

Kaddafi’yi çok sevdiğimiz (!) ve Türkiye’ye çok yararlı olacağına inandığımız (!) için karşılıklı vize kaldırma alicenaplığını onlara da gösterdik biliyorsunuz.

Ama işte bu Libya’nın Gazze’ye yardım taşıyan gemisinin sponsoru olan Kaddafi’nin oğlu Seyfül İslam Kaddafi geminin Mısır’ın El Ariş Limanı’na girmesini sağladıktan sonra konuşmuş.

“Mısır’a yanaşma” karşılığında İsrail’le “Gazze’deki yeniden yapım çalışmaları için 50 milyon dolar aktarmaları konusunda anlaştıklarını” söyleyen Kaddafi “Bir söz vardır; amacınız üzüm yemek ki, bağcıyı dövmek mi” diye. Bizim amacımız üzüm yemekti ve bunu başardık. Herhangi bir sorun çıkarmaya gerek yoktu, çatışma ve kan akmasına razı olamazdık. Önemli olan İsrail’le çatışmaya girmek değil, Gazze’ye yardım etmekti, bunu başardık” demiş. İrlanda gemisi bizden sonra çatışmasız olarak yardımı götürdü, Brüksel gemisi götürdü, Libya bile bize diplomasi dersi vererek çatışmasız sorun çözdü.

Bu durumda Türkiye’nin gemisinde çıkan büyük sorunu sorgulamaz, ölen insanların, yaratılan düşmanlığın sorumlusu kim demez misiniz? Fransa’nın, Almanya’nın, ABD’nin terör örgütü dediği bir örgütün önderliğinde, onun kararlarıyla yönetilen bir gemiyi gönderme fikri kimden çıktı, açıklasınlar!



Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


SUUDİ PRENSİN "ÜÇLÜ SEKS" KAVGASI

HER ON GENERALDEN BİRİ SANIK

SÜMEYYE AKP'YE DANIŞMAN OLDU
»  ERBAKAN KONGREYİ BEĞENMEDİ YENİDEN KONGRE İSTEDİ
»  ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNİN AŞLA,İŞLE NE İLGİSİ VAR?
»  ÇELİK'TEN MHP'Yİ ÇOK KIZDIRACAK ÖZEL ORDU TARİFİ!
»  TAŞ ATAN ÇOCUKLAR YAYASI BU HAFTA TBBM'DE
»  SON DAKİKALARA SÜRE AYARI
»  PKK'NIN MAZGİRT ELEBAŞISI ÖLDÜRÜLDÜ!
»  ZİRVEDEN İLGİNÇ AYRINTILAR!
»  AKKUYU'YA NÜKLEER SANTRAL YASALAŞTI
»  EN FANATİK 'HAYIR'CI
»  "SÖZLERİMİN ARKASINDAYIM"
»  AİHM'DEN ÖCALAN'A KÖTÜ HABER
»  İÇERİDE NE KONUŞTULAR?
»  GANDİ KEMAL'DEN ÖNDER SAV İTİRAFI
»  ERDOĞAN, CHP'DE
»  ZULÜM ALTINDAYIZ ACİL GÖRÜŞME İSTİYORUZ
»  KILIÇDAROĞLU'NUN SÖZLERİ ÖFKELENDİRDİ
»  FLAŞ... LYS SONUÇLARI AÇIKLANDI
»  MECLİSİN ZÜBEYDE HANIM AYIBI
»  AYDINLARDAN, 'SECİM BARAJI İNDİRİLSİN' ÇAĞRISI
»  MİT, ARTIK DIŞ İSTİHBARATA YOĞUNLAŞACAK!
»  MESUT BARZANİ'DEN ŞOK SÖZLER!
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Ekrem İmamoğlu CHP Genel Başkanı Olmalı mı?
Evet
Hayır
İlgilenmiyorum
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.