Yazıklar olsun!
VATAN/ YİGİT BULUT
Evet, yazıklar olsun! Uzun süredir diretiyor gibi görünen Türkiye “en sonunda” Rasmussen’in NATO Genel Sekreterliğine “olur dedi”!
Bazı bölümleri tırnak içinde yazdım! Haber ajanslarında yer alan “en sonunda kabul ettiler” tadında ifadeler!
Gerçekten yazıklar olsun! PKK’ya “ağabeylik” yapan! Roj TV’ye “her şartta kucak açan” ve en önemlisi İslam Peygamberine yani inancımıza “hakaret eden, edilmesine aracı olan” ve bu süreci “ifade özgürlüğüdür” diye açıklamalarıyla destekleyen Rasmussen, bizim de “olurumuzla” NATO Genel Sekreteri oldu! Yazıklar olsun!!
İşin “görünen” kısmına bakarsanız, Başbakan Erdoğan direndi! Tamamen hikaye!
Paşa paşa “olur” dedi! Özrü de “kabahatinden” büyük; Obama güvence vermiş!
Başbakan Erdoğan bir de sonrasında açıklama yaptı ve “İslam Peygamberine hakaret edilmesini ifade özgürlüğü” diye niteleyen Rasmussen’in adaylığını bakın nasıl “aklileştirdi”! Rasyonel hale getirdi!
Açıklama aynen şöyle; “...Bugün sabahtan itibaren tekrar Avrupa liderleri aradı, görüşmelerimiz oldu, Cumhurbaşkanı Gül de sürekli görüşmeler yaptı. Son gelinen noktada çekincelerimizin ABD Başkanı Obama garantörlüğünde çözüldüğüne dair bize bilgiler geldi. Bunun üzerine Cumhurbaşkanı Gül de bu noktadaki ‘olurumuzu’ verdi. Çekincelerimiz konusunda verilen garantiler umarım yerine getirilir. Zannediyorum Obama TBMM’de yapacağı konuşmada da bu konuya değinebilir. Rasmussen İstanbul’daki Medeniyetler İttifakı’na da katılacak. Büyük ihtimal orada da bu konuda açıklama yapacaktır. Roj TV’nin yayınının durdurulması, İslam ülkeleri ile NATO arasında ittifakın kurulması, birinci derecede yardımcıları arasında Türk’ün yer alması ve komuta kademesinde askerlerimizin bulunması önem arz ediyor. Bu konuda taahhüt aldık. Ben Başbakan olarak ülkenin bana yüklediği sorumluluk neyse o sorumluluğu yerine getirdim.”
Sevgili dostlar, nasıl? İkna oldunuz mu!
Ben olmadım! Bir Türk, Türkiye ve İslam düşmanı olan Rasmussen, bizim olurumuzla, NATO’nun “ikinci en büyük ordusuna” sahip- dünyanın en büyük 20 ekonomisinden biri olan ülkemizi temsil edenlerin “evet oylarıyla” NATO Genel Sekreteri oldu! Tek kelimeyle; yazıklar olsun!
İşin bir acı tarafı daha var. Türkiye’nin “direniyor” göründüğü süreçte; AB, Türkiye’yi “tehdit etti” ve “olmazsa, tam üyeliği unutun” dedi!
Güzel ülkem, güzel halkım, bizimle dalga geçiyorlar! Bu halkla, bu milletle eğleniyorlar! Boş boş tehditler savuruyorlar ve arkasından Türkiye’nin “kabul ettiği” haberi geliyor! Geçekten yazıklar olsun! Tehdit mi ettin, o zaman “ölsem” kabul etmem! Kimse Türk Halkını, Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyetini “tehdit” edemez! Kimse ama hiç kimse!
Sevgili dostlar, dedim ya: halimiz içler acısı! Türkiye düşmanı, PKK’nın “abisi”, Dinimize “küfür edilmesini” ifade özgürlüğü diye nitelendirecek kadar “İslam Düşmanı”, İslam peygamberine “dünya üzerinde en büyük saygısızlığı yapmış canlılardan” birini, elimizde ona bir ders verme imkanı varken, kendi “irademizle” başımıza “kral” yaptık! Yazıklar olsun! Tek kelimeyle: Yazıklar olsun!!