Başbakan Erdoğan'ın İskele Sancak'taki “İmralı ile görüşmeler yeniden olabilir” açıklamasının ardından bu yönde önemli gelişmeler yaşanıyor. Mehmet Acet'in ulaştığı bilgilere göre İmralı ile temas yeniden başladı. Görüşmeleri MİT müsteşarı Hakan Fidan'ın dışında başka bir yetkili isim yürütüyor.

26 Eylül'de, Başbakan Erdoğan'ın Kanal 7-İskele Sancak programında yaptığı “İmralı ile görüşmeler yeniden olabilir” açıklamasıyla ilk işareti ortaya çıkan, terör sorununa köklü çözüm bulma niyeti taşıyan Ankara'nın ‘yeni hamlesi', birkaç gündür ilginç haberlerle gündemde.
Başbakan'ın, “önümüzdeki günlerde yaşanacak önemli gelişmelerden” söz etmesiyle eş zamanlı olarak Cumhurbaşkanı Gül'ün bazı BDP'li vekillerle görüşmeler yapıp “önümüzdeki süreç çok önemli, iyi değerlendirin, inisiyatif alın” dediğinin ortaya çıkması önemli haberler.
Bu önemli haberlere bir tanesini de ben ekleyeyim.
Perde arkasında bu konuda yürüyen işlerin devlet içindeki aktörlerinden birinden aldığım bilgiye göre, “İmralı ile temas çoktan sağlanmış durumda.”
Ama bu defa İmralı'ya devlet adına MİT müsteşarı Hakan Fidan değil, bir başka yetkili ismin gittiği bilgisi var.
SÜREÇ ZOR AMA UMUT VAR
Ankara, meselenin zorluğunu dikkate alarak bu defa çok daha dikkatli hareket ediyor.
Çünkü, hem içeride hem dışarıda bu işi çözmek isteyenler kadar, çözülmesinin kendi menfaatlerine aykırı olduğunu düşünüp barış çabalarını sabote edenler var.
(14 Temmuz 2011'de Silvan kırsalında olduğu gibi, kritik zamanlarda yapılan saldırılardan tutun da, MİT-PKK görüşmelerinin ses kayıtlarının sızdırılmasına kadar yaşananları gözünüzün önünden bir geçirin hele)
Yeni süreçte de aynı aktörlerin barış çabalarını tüketmek için ellerinden geleni arkalarına koymayacaklarını söylemek abes olmamalı.
(Elimde bir bilgi yok ama, ABD büyükelçisinin böyle bir süreçte gazetecileri toplayıp “bizden şüphe duyulmasına sinir oluyoruz” demesi de her nedense beni işkillendirdi.)
Daha dikkatli hareket etmekten bir kastım da, güvenirliliği konusunda şüphe götürmeyen kişiler ve aktörlerle bu sürecin yürütülüyor olması.
Anladığım kadarıyla bu konuyu en fazla dert edinen isimlerin başında gelen Cumhurbaşkanı Gül'ün BDP'lilerle görüşmesinin bir amacı da, bazı BDP'li vekillerin işi şova döküp, ‘netice almak yerine trübünlere oynamayı' seçen tutumlarının önüne geçmek.
Öyle anlaşılıyor ki, kısa sürede bazı şeyler olacak ve o olacak şeylerin sağlıklı neticeler vermesi hedefleniyor.
ÖCALAN NEREDE DURUYOR?
Milliyetçi çevreler kızıyorlar ama, Erdoğan'ın İmralı ile görüşmelerin yeniden başlamasına yeşil ışık yakması, boşuna değil.
Devlet kademelerinde bu görüşmelerden sonuç alınabileceğine dair ciddi umutlar var.
Çünkü Öcalan, geçenlerde kendisiyle görüşen kardeşi Mehmet Öcalan üzerinden gönderdiği mesajda da görüldüğü gibi, bir şeyler yapmak istiyor.
Konuştuğum yetkili isim, Öcalan'ın tutumuna dair çok enteresan şeyler anlattı.
Ama anlattığı konulara girerken, “bunlar tamamen gazetecilik dışında off the record şeyler” uyarısında bulunduğu için bunları buraya yazamıyorum.
Sadece şu kadarını söyleyeyim, eğer bu süreç sağlıklı bir şekilde ilerlerse, Öcalan üzerinden yürütülen temasların barış çabalarına ciddi katkısı olabilir.
Tabi, Öcalan'ın dışa dönük söz ve davranışlarının iç dünyasıyla örtüşüp örtüşmediği, nabza ve kişiye göre şerbet verip vermediği gibi tereddüt içeren konuların, ancak sürecin devamında ve sonunda ortaya çıkacak neticelerle bir ölçümü yapılabilir.
KAYNAK: Mehmet Acet - Haber 7
[email protected]