Başbakan Erdoğan, AK Parti Ankara İl Başkanlığı kongresinde CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yüklendi. Demokrasi ve hukukun üstünlüğüne sık sık vurgu yapan Erdoğan, “Millet iradesi üzerinde vesayeti asla kabul etmeyiz” mesajı verdi.

“2011'DE SON KEZ MİLLETVEKİLİ ADAYIM; SEN DE VAR MISIN”

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın son günlerde dile getirdiği, “Türkiye’de Tayyip Erdoğan vesayeti var” sözlerine şöyle cevap verdi :  Buradan Sayın Baykal'a soruyorum; 22 Temmuz seçimleri öncesinde,  29 Mart seçimleri öncesinde muhalefet partilerine defalarca çağrıda bulundum. 'Eğer partim bu seçimde birinci parti olmazsa genel başkanlıktan çekileceğim' dedim. 'Siz de çekilecek misiniz?' diye sordum. Hiçbir cevap alamadım. Bu mu vesayet? Soruyorum, 2011 seçimlerinde son kez milletvekili adayı olacağım. 'Yerimi daha sonra inşallah yeni arkadaşlara bırakacağım' dedim. Bu mu vesayet? Sayın Baykal, Sayın Bahçeli sen de açıkla. Ya doymadınız mı be? Yıllar yılı bu ülkede milletvekilliği yaptınız. Ben 55 yaşımdayım bunu söylüyorum. 70 yaşına geldin halen söyleyemiyorsun. Hadi söyle. Bunların bu alışkanlıkları bu ülkeyi bu hale getirdi.”

CHP'DE DENİZ BAYKAL SULTASI VAR

Demokrasiyi tüm kurum ve kurallarıyla uygulamak için azami gayret gösterdiklerini ve yasama, yürütme ve yargının demokratik bir ülkeye yakışan şekilde kendi yetki sınırları dahilinde çalışabilmesi için her türlü öz veride bulunduklarını anlatan Erdoğan, şöyle konuştu : Sayın Baykal, Anayasa’nın 138. maddesini devamlı çiğnedin. Bu mu vesayetsiz ülke, vesayetsiz demokrasi? 27 Nisan bildirisinden sonra Sayın Baykal neredeydin? Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde neredeydin? Demokrasiye, hukuka, milli iradeye gölge düşürülmeye çalışıldığı günlerde neredeydin? Nasıl bir tavır takındın? Milletin yanında, milli iradenin yanında mıydın? Yoksa vesayet özlemi içinde olanların yanında mıydınız? Açık söylüyorum Türkiye’de AK Parti vesayeti yoktur. Türkiye'de bir Tayyip Erdoğan vesayeti yoktur. Ancak Türkiye’de bir muhalefet sorunu vardır. CHP’de de bir Deniz Baykal sultasının olduğu son derece aşikardır.”

ANAYASA 138’İ HATIRLATTI : KİMSE KİMSENİN İŞİNE BURNUNU SOKMAMALI

AK Parti’yi kurarken, millet iradesini esas aldıklarını dile getiren Erdoğan, erkler ayrılığı ilkesine dikkat çekerek, şöyle konuştu : “Atatük’ün 1920’de söylediği gibi,’Yegane karar mercii TBMM’dir’ dedik. ‘Yasama, yürütme ve yargı güçleri ayrıdır’ dedik. ‘Anayasa’nın 138. maddesine herkes uymalı, saygı duymalı’ dedik. ‘Kimse kimsenin işine karışmalı; burnunu sokmamalı’ dedik. ‘Herkesi yerini bilmeli’ dedik. ‘Eğer adresini şaşıranlar olursa benim milletim onlara adresini er geç buldurur’ dedik. Bulduruyor mu bulduruyor.”

KUTU

MİLLİ İRADEYİ TANIMAYANI BİZ DE TANIMAYIZ: Hukuk dışı karanlık odaklar bu ülkede siyaseti belirleyemez. Türkiye’de bu dönemler geri dönmemek üzere tedavülden kalkmıştır. AK Parti ve AK Parti’nin gerçek sahibi millet, o dönemlerin geri gelmesine asla izin vermeyecektir. Aynı şekilde siyaset üzerinde, TBMM üzerinde, millet iradesi üzerinde vesayeti asla kabul etmedik. Bundan sonra yine asla kabul edilmeyecektir. Vesayet umanlar, vesayetten medet beyhude beklerler. Bugün milletin, hukukun, demokrasinin, vesayeti var. Hakkı, hukuku, milli iradeyi tanımayanları biz de tanımayız. Bunu böyle bilin.

“BAHÇELİ; SEN BENİM HIZIMA AYAK UYDURAMAZSIN”

Konuşmasında, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye de yüklenen Erdoğan, “Sayın Bahçeli son zamanlarda nedense bana biraz fazla vurmaya başladı. Sayın Bahçeli, hızıma ayak uyduramazsın. Benim nerde ne yaptığımı bilemezsin. Benim senin kadar istirahat etmeye vaktim yok. Yazılı açıklamasında, ‘Bu ciddi meseleleri ayaküstü mü konuşuyorsunuz?’ diye bir ifadede bulunuyor. Yeni gelir ayaküstü konuşuruz, yeri gelir baş başa konuşuruz. Sen bize diplomasi öğretme, ne kadar öğrendin onu anlat” diye konuştu.

BAHÇELİ’Yİ BU KEZ “DEVLET NİŞANI”YLA VURDU

Başbakan Erdoğan, Bahçeli’nin Başbakan Yardımcısı olduğu dönemde Ankara’da ağırlanan Çin Devlet Başkanı’na “Devlet Nişanı” verildiğini hatırlattı. Erdoğan, Bahçeli’ye, “Ankara’da ağırladığınız Çin Devlet Başkanı’na altında imzanız bulunan Devlet Nişanı’nı, Süleyman Demirel’in Cumhurbaşkanlığı döneminde nasıl verdiniz. Karşılığında ne aldınız da verdiniz? Bize ne faydası oldu? Uygur Türkçesini yasakladı diye mi verdiniz? Bize istismar siyasetiyle bu konulardan vurmaya kalkmayın” sözleriyle yüklendi.

TV PROGRAMLARINA ELEŞTİRİ

“Görsel medyada son dönemde bazı programlar var ki aile değerlerimizi tehdit ediyor” diyen Başbakan Erdoğan, medya patronlarına çağrıda bulundu : Hiçbir görsel medya patronu, gençliğimizin, ahlaki erozyonuna fırsat vermemeli. Ona zemin hazırlamamalı. Yarın öyle bir bela olur ki bunları da çarpar vurur. Onun için güçlü olmaya mecburuz.”

MÜNEVVER KARABULUT CİNAYETİNE GÖNDERME

İsim vermeden Cem Garipoğlu tarafından hunharca öldürülen Münevver Karabulut olayına göndermede bulunan Erdoğan, “ Anneler, babalar,  okulların da görevleri var ama…son zamanlar bazı arzu edilmeyen cinayetler, katliamlar duyuyorsak bunlara üzülüyorsak; anne baba olarak kendimizi hesaba çekmeliyiz. Acaba nerede hata yaptık diye sormalıyız” dedi.

“YA DAVULCUYA YA ZURNACIYA…”

Ebeveylere seslenen Erdoğan, “Aileye sahip çıkacağız. Onun için çocuğumuz nereye giderse gitsin diyemeyiz” dedikten sonra “Kendi başına bırakılan ya davulcuya ya zurnacıya varır” atasözünü hatırlattı. Erdoğan, daha sonra, “ Davulcu zurnacı lütfen bana kızmasın. Benim sanatkar olarak davulcuya zurnacıya saygım sonsuz. Ama bunu farklı yerlere kanalize edenler için söylüyorum” diyerek, davulcu ve zurnacıların gönlünü aldı.

DOĞAL AFETLER

Artvin’deki sel felaketi karşısında hemen harekete geçtiklerini kaydeden Erdoğan, medyada, ‘Devletin afet karşısında yetersiz kaldığı’ yönündeki bazı haberlere tepki gösterdi. Hiçbir idarenin, bu tür afetler karşısında tam anlamıyla başarılı olamadığına dikkat çeken Erdoğan, “Herkes haddini bilecek. Doğal afetler karşısında yerini bileceksin. ‘Herşeyi ben hallederim, biz hallederiz’ diyemezsin. Amerika’da olmadı mı afetler, binlerce insan ölmedi mi ? Ama bunlar konuşuyorlar; efendim bentler yıkıldı’ Aaah yaşa da bileceksin. Benim bir hocam vardı. Toplantıda, ‘Kendini bil, nefsini bil, haddini bil’ derdi. İnsanoğlu bunu bilecek. Ama bunu bilmeyenler var mı Hem de ne kadar…” diye konuştu.

“ANKARA İLE MİLLETİMİZ ARASINDAKİ DUVARLARI YIKTIK”

Başbakan Erdoğan’ın mesajları şöyle :

 “7 yıl boşunca çok büyük başarılara imza attık. Türkiye’yi büyüttük. Türkiye’yi dünya ölçeğinde ve bölgesinde itibarlı bir ülke haline getirdik. Daha önemlisi, Ankara ile Türkiye’nin geri kalanı arasındaki uçurumu ortadan kaldırdık. Ankara ile aziz milletimiz arasındaki o duvarları yıktık kaldırdık.”

“AB OLUMSUZ KARAR ALIRSA BU TÜRKİYE İÇİN KIYAMET DEĞİLDİR”

 “AB, olumsuz bir karar alacaksa bu Türkiye için bir kıyamet değildir. Artık on yıl öncesinin Türkiye’si yok. Bugün ayakları üzerinde duran bir Türkiye var” dedi. 

NOTLAR NOTLAR

“SİGARAYI BIRAKTIK ; ARTIK SENİN TİRYAKİNİZ”

- Kongre salonuna, dün başlayan sigara yasağı damgasını vurdu. Konuklara, Ankara Gençlik Kolları’nın sigara yasağı ile ilgili bilgilendirme broşürü dağıtıldı. Kongrenin yapılacağı spor salonunda sigara içmenin yasak olduğu gibi, yere sigara paketi veya sigara izmariti atılması durumunda 23 TL ceza kesileceği hatırlatıldı. Atatürk Spor Salonu’na “AK Gençlik; dumansız hava sahasını destekliyor” afişleri asıldı. Ayrıca salonda, “Sigarayı Bıraktık; Artık Senin Tiryakiniz” pankartı dikkat çekti.

- Erdoğan, konuşmasını Miraç Kandili’ni kutlayarak başladı. Erdoğan, Miraç Kandili’nin tüm insanlık için dayanışmaya vesile olmasını diledi.

“BİZİM MAHALLEDEN İYİ SESLER GELİYOR”

- Erdoğan, konuşmasına başlarken, Ankara’nın tüm ilçelerini tek tek sayarak, bu ilçelerdeki vatandaşlara selam gönderdi. Erdoğan, ikamet ettiği Keçiören’i söylediği sırada, salondaki Keçiören AK Parti teşkilatından coşkulu alkış geldi. Erdoğan, bunun üzerine, “Maşallah, bizim mahalleden, bizim ilçeden iyi sesler geliyor” dedi.