Doğruyol Partisi lideri Mehmet Ağar, KONYA Ticaret Odası, Konya Sanayi Odası, Ticaret Borsası ve MÜSİAD Konya Şubesi tarafından düzenlenen `Türkiye ekonomisindeki Gelişmeler ve KOBİ'lere etkileri' konu başlıklı bir konferansa katıldı.

Burada yaptığı konuşmasında Partisi'nin ekonomiye yönelik çözüm önerilerini işadamlarına anlatan DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, sorulara da cevap verdi. Bir davetlinin Güneydoğu Anradolu ile ilgili yaptığı açıklamalar hakkındaki sorusuna tepki göstermesini değerlendiren DYP lideri Ağar, `Kendimi ezdirmem' cevabını verdi.

DYP Lideri Ağar, konferansın ardından, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt ile arasındaki gerginlikle ilgili bir soruya şöyle yanıt verdi: "Ben, milyonlarca oyun sahibi olduğu bir partinin genel başkanıyım. Çok uzun süren devlet hayatımda, hırsızlığım ve namussuzluğum olmamıştır. Çoluk çocuğumun yüzünü yere baktıracak hiçbir kusurum, kabahatim yok. Bilmeden kusur işlemiş olabilirim. Onun için partimin de, benim de kişisel bir itibarım, gururum vardır. Bu yüzden, kimseye kendimi ezdirmem. `Benim söylediğim herkes tarafından iyi anlaşılmalıdır' dedim. Ben bu coğrafyada silahlı kuvvetlerin neye tekamül ettiğini en iye bilen adamlardan biriyim. `Mezar Gediği' diye bir yar var. İran-Irak sınırında birleşmiş bir yer. Burada nöbet tutmayı benden daha iyi kimse bilimez."

`TÜRKİYE'DE ASKERSİZ DEVLET YÖNETİLEMEZ, ASKER DE SİYASET YAPAMAZ'

"Bir yandan da sivil siyasette kendi üzerine düşen görevler vardır ve bunun anlamı vardır. Ben burada üzerime düşen görevi yaparım. Türkiye'de askersiz devlet yönetilmez, asker de siyaset yapamaz. Mesele bu. Siyasetin kendi alanı ve çerçevesi vardır. Bu noktada meseleyi bir takım ucuz polemiklerin altına sığınarak gösterileri yaparken demokrasi kişiselleştirilmemelidir. Ben milletin iradesine layık oldum. Burada ortaya konulan tablonun devam ettirilmesinde bir anlam yok. Türkiye'de, hala `terörden medet umuyorum' diyen varsa, onun karşısında devletin askeri, polisi görevini yapacaktır. Ben bu noktada bıraktım. Ben, bana verilen emanetin değerinin ne olduğunu iyi bilirim. Buralarda da ülkeyi sıkıntıya sokacak hiç bir şey olmaz. Bu coğrafyadaki en önemli gücümüzün TSK'nın forsu olduğunu bilen biriyim. Ama bir alan vardır. Siyasetin alanı burada, devletin alanı oradadır. Bütün bu alanlar içinde de siyaset belirliyici güç, meseleleri çözen irade olmayı kaybettiği vakit, o zaman siyaset anlamsızlaşan bir noktaya gelir. Önemli olan herkesin birbirini anlamasıdır. Bizim meselemiz ve tavrımız ülkenin bölünmez bütünlüğüdür. Bu çerçevede yeni insanların, yeni kesimlerin teröre bulaşmamasıdır. Oturup kendi yurdunda kendi memletketinde olup Türkiye'nin, musallat olan belanın içine girmemesini sağlamak siyasetin işidir. Bu benim işimdir. Türkiye'de, insanlar arasında ayırım yapmadan bu sorunları çözerim. Birinin elinde silah varsa, onun muhattabı jandarmadır. Önemli olan silahsız, terörsüz bir bir ülkeyi var etmektir. Bunun görevi de bana aittir. Siyasetçi, burada hizmet ve fikir üretecek."

Musul ve Kerkük sorunuyla ilgili bir soru üzerine de açıklama yapan Ağar, bu sorunun Türkiye'nin katılımıyla çözülmesi gerektiğini vurguladı. Mehmet Ağar, toplantının ardından özel uçakla Konya'dan ayrıldı.