AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti'nin, izlediği siyasetin merkezine çatışma alanlarını değil, uzlaşma ve mutabakatı aldığını belirterek, ''Herkesi, milletin durduğu bu mutabakat zeminine çağırıyoruz'' dedi.
Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi Ar-Ge Başkanlığı tarafından
İstanbul Green Park Otel'de düzenlenen ''1. Bölge Teşkilat Eğitim
Programı'' toplantısında yaptığı konuşmada, AK Parti'nin, güven,
itibar ve saygınlığı azalan siyasete kaybettiklerini yeniden
kazandırdığını ifade etti.
Erdoğan, Türkiye'de geçmişte güven konusunda yapılan kamuoyu
araştırmalarında siyaset kurumunun, hep sondan 5 içerisinde yer
aldığını belirterek, şimdi ise durumun tamamen tersine döndüğünü
söyledi. Erdoğan, ''İlk 5 içinde siyaset kurumu da güvenilen kurumlar
arasında yerini almaya başlamıştır'' dedi.
Herkesi bu zemine çağırıyoruz
Milletin bu konuda iradesini ortaya koyduğunu kaydeden Erdoğan, AK
Parti'nin temsil ettiği bu iradenin, milletin sağlam iradesinden
kaynaklandığını vurguladı. Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
''AK Parti, izlediği siyasetin merkezine çatışma alanlarını değil,
uzlaşma ve mutabakat zeminini almıştır. Herkesi, milletin durduğu bu
mutabakat zeminine çağırıyoruz. Milletle kendi kaderini aynı çizgide
buluşturan AK Parti siyasetini başka zeminlerde tanımlamak isteyenler,
unutmayın ki, beyhude bir çaba içine girmiş, boşa yorulmuş olacaklar.
Bunu zaman zaman sizler de görüyorsunuz. İlgisiz, alakasız alanlarda
ülkede iktidarın ciddi adımlarını yorumlayacak veya sorgulayabilecek
bir duruma giremedikleri için bakıyorsunuz ki, kişisel, ki bu kişisel
tavırlarımız veya yaşam biçimimiz bizim siyasi sürecin içinde başlayan
şeyler olmamasına rağmen bunları değerlendirmek suretiyle, bunları
farklı yorumlamak suretiyle oradan nemalanmak isteyen bir anlayış var.
Bu anlayışın, bu ülkede başarılı olması mümkün değil. Çünkü bu
anlayışla hareket edenlere milletimiz, gerekli zamanlarda, o hesap
sorma zamanı geldiğinde gerekli hesabı demokrasi içinde hep
sormuştur.''
Fildişi kuleler
Erdoğan, Türkiye'nin sağlam, rasyonel, ekonomik ve siyasi bir
yapıya kavuşması için 14 Ağustos 2001 tarihinde yola çıktıklarını
hatırlatarak, AK Parti'nin ehliyetli ve liyakatli kadrolarla bu
yolculuğunu yılmadan sürdürdüğünü kaydetti.
Milyonların güvenini alarak, her şeyin Türkiye için olduğunu
bilerek hizmete devam ettiklerini anlatan Erdoğan, konuşmasını şöyle
sürdürdü:
''Demokrasiyi, tam bir hukuk devletini, özgürlükleri, insan
haklarını, adaleti, refahı ve kalkınmayı halktan esirgeyerek zaten bir
yere varmak mümkün değildir. İmtiyaz değil, adalet isteyen halkın
vicdanı ve aklı olmaya mecbur hissederek yola çıktık. Halk ve ülke
adına büyük mesafeler aldık. İmtiyazlı zümreler, halkın hissiyatını
anlamayabilirler. Fildişi kulelerde halktan soyutlananlar, tecrit
olanlar, milletin iradesini siyasetin sadece malzemesi olarak
görebilirler veya zannedebilirler. Halka tepeden bakanlar, onu tahkir ve tezyif edenler, bir gurur abidesi olarak adeta yolda yürüyenler şunu unutmasın ki, hiçbir zaman hakikat kendi mecrasında akacağı için bunlar orada kendilerine yer bulamayacaklardır. Bu bütün zamanlarda böyle olmuştur. Atalarımızın güzel bir sözü var 'dere yatağında akar' diye... Derenin yatağını ne kadar değiştirmeye çalışırsanız çalışın, eninde sonunda dere yine önündeki manileri, engelleri, bariyerleri yıkarak gerçek yatağını
bulur. Hakikat, işte budur. Hakikat, yatağını er geç bulur. Belli bir
bedeli muhakkak vardır, ama eninde sonunda gelir o yatağı bulur.''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kendilerinin hakikati sadece kendi
tekellerinde görmediklerini de dile getirdi.