Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP lideri Deniz Baykal ile bir televizyon programında tartışmaya çıkmaması ile ilgili olarak 'TV stüdyosu er meydanı olur mu? Er meydanı miting meydanlarıdır. Çıkarsın miting meydanına orada kilonu görürsün. Merak etme, şurada artık 5 gün kaldı. 5 gün sonra milletimiz, halkımız er meydanında kimin ne yaptığını ortaya koyacak zaten' dedi.

Erdoğan, NTV'de canlı yayınlanan "NTV Soruyor Liderler Yanıtlıyor" programında soruları yanıtladı.
 
Bir soru üzerine CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile bir televizyonda tartışmaya çıkmamasını, Baykal'ın "tartışma üslubundan çok uzak bir insan" olmasına bağladı.
 
Başbakan Erdoğan, "Bunları biz Parlamento'da da yaşadık. Parlamento'da bile sayın Baykal kürsüye çıktığı zaman tamamen siyasi etik dışına çıkması çok müsait olan birisi, bir anda. Normal ikili şartlardaki ikili görüşme üslubuyla,normal herhangi bir resepsiyonda şurada burada farklı ama oralarda çok çok farklı...Sayın Baykal, hep krizden nemalanan, nemalanmak isteyen birisi. Yoksa milletin, halkın, cumhurun kendisine vereceği bir makama hazırlanan birisi değil. İşte bu üslubu nedeniyle. Ben bir kere kendisiyle beraber çıktım. Ama bu süre içerisinde maalesef yaşadıklarımız tekrar çıkmamayıgerektirdi" diye konuştu.
 
Deniz Baykal'ın "er meydanı" ilanına atıfta bulunan Erdoğan, "TV stüdyosu er meydanı olur mu? Er meydanı miting meydanlarıdır. Çıkarsın miting meydanına orada kilonu görürsün. Merak etme, şurada artık 5 günkaldı. 5 gün sonra milletimiz, halkımız er meydanında kimin ne yaptığını ortaya koyacak zaten" dedi.
 
İran ile yapılan anlaşma:
Başbakan Erdoğan, İran ile doğalgaz anlaşmasıyla ilgili olarak "İran'ın bize yapmış olduğu cazip bir teklif var. Burada biz ülkemizin menfaatlerini düşüneceğiz. ABD, yaklaşımını bu noktada gözden geçirecektir" ifadesini kullandı.
 
Erdoğan, "Biz petrolü dışarıdan ithal ediyoruz. İthalatta ödediğimiz rakamı küçültebilmek için arayış içerisindeyiz. Biz ABD'den petrolü, doğalgazı almıyoruz" dedi.
 
Başbakan Erdoğan, "İran'ın bize yapmış olduğu cazip bir teklif var. Bu teklifte üç tane kuyuyu bize ihalesiz olarak verme teklifi. Burada biz ülkemizin menfaatlerini düşünmeyecek miyiz? ABD, yaklaşımını bu noktada gözden geçirecektir, çünkü Türkiye kendi menfaatini düşünecektir. Aynı şekilde Rusya için de geçerlidir. Her ülke bunu düşünüyor. Şu anda ABD birçok petrol şirketleriyle Irak'ta çalışmalarını başlatıyor. Rusya buna benzer çalışmalar yapıyor. Biz de yapacağız. Bunu yaparken (Bu çalışmaları yaparken bizden niye izin almadın mı?) diyecek. Bunu anlayışla karşılayacaklarını tahmin ediyorum" şeklinde konuştu.
 
Oğlunun gemisine ilişkin iddialar:

Oğlunun aldığı gemiyi neredeyse kayık gibi gören başbakana göre oğlunun aldığı gemi gemi değil gemicik. Dünya gemicilik litataratürüne bir gemi sınıfı daha dahil oldu başbakan sayesinde gemicik. ya transatlantik alsalardı ona  ne diyecekti acaba . İşte verdiği cevap
Erdoğan, "Oğlunuzun burslu okuması ama ona rağmen şimdi çok volümlü biriş yapması. Gemi alması mesela. Sizin ortalama bütçeye sahip olduğunuzu düşünürsek gemi de bayağı para?" sözleri üzerine, "Şimdi gemi var gemicik var. Bir de bunun sıfırı var, eskisi var. Siz kalkar 15-16-17 yaşında bir gemi alır, bu gemide küçük bir, yani o gemiciklerden olursa ve bunun ödeme koşulları da gayet iyi olursa, kredi sistemi filan gayet iyi olursa, hatta kendi kendini ödeyebilecek noktada olursa niye alınmasın? Kalkar 300, 400, 500 bin dolar peşinatla bir gemi alabiliyor, ondan sonra da bu gemi, taksitlerini kendisi ödeyebiliyorsa bunu yapabilirsiniz" dedi.

Sezer ile ilişkiler:
Erdoğan, "Sayın Cumhurbaşkanı ile tarafsız olmaması hasebiyle verimli bir çalışma yapamadığınızı mı düşünüyorsunuz?" sorusu üzerine, yüzde100 verimli çalışma yapamadıklarını, bazı konularda mutabık kalamadıklarını kaydetti.
 
"Şurada Büyükelçi atamaları yapılacak. Büyükelçi atamalarında Dışişleri Bakanlığı'nın durumu bellidir, ama külliyen iade edilmiştir" diyen Erdoğan, "Burada yerindelik şartını Cumhurbaşkanı arayamaz, hukuki noktada uygunluk şartını arar, ama böyle bir gerekçe bize sunulmuyor. Böyle bir gerekçe sunulmadan iade ediliyor" diye konuştu.
 
Terör ve ABD:
Terörle mücadele sırasında yakalanan silahların ABD silahları olduğunun söylenmesi üzerine Erdoğan, "Tabii şu ana kadar yakalanan birçok silahların Amerikan silahı olduğunu biz Türkiye'de görüyoruz zaten. Yani burada silahı orası mı veriyor başka yerden mi temin ediyorlar onun çalışması ayrıca devam ediyor. Ama şu ana kadar yakalanan silahların ciddi bir kısmı maalesef Amerikan silahları. Türkiye'ye geçen teröristlerin üzerinde olan silahlar, bunlar tabii bu kanıyı, bu iddiayı kuvvetlendiriyor. Bunu da biz kendilerine defalarca söyledik. Yetkililerin, silahların özellikle, oradaki Amerikalıların çekilmesi neticesinde bırakılmış olan silahlar, oraya aktarılmış olan silahlar olduğu gibi yaklaşım tarzları var tabii bunları inandırıcı bulmak mümkün değil" açıklamasında bulundu.
 
Petkim'in özelleştirilmesi:
Özelleştirmelerle ilgili bir soru üzerine ise Erdoğan, "Petkim'i alan bir Kazak Türküdür. Bu Kazak Türkü aynı zamanda Şekerbank'ın belli bir kısmını da almıştır. Fakat Petkim'in kendi iştigal alanı sebebiyle yanına Rus firma da almıştır. Bu Rus firmasının yönetici kadrolarının içinde farklı, Ermeni vesaire var. Burada bu Kazak firması satışın onaylanması halinde hisseleri kendi hissesine geçirmek suretiyle bu işi ağırlıklı olarak kendisi yürütecek. Oyakbank satıldı. Oyakbank kimin? Erdemir alınırken aynı bu yaygaralar koparılmadı mı? (Bunu kendi ülkemizin insanları alsın) denmedi mi? Dendi. Sonunda burayı Oyak aldı. Aynı şekilde hareket eden Oyak, bu defa Oyakbank'ı Fransızlar'a sattı. Şimdi bunu neyle izah edeceğiz?" dedi.
 
Bonozedeler:
Erdoğan, bir soru üzerine, "Bonozedeler" ile ilgili faiz çalışmaları yapıldığını, yetiştirebilirlerse seçim öncesi yetiştiremezlerse seçim sonrası faiz üzerinden durumu netleşenlerin paralarını alacaklarını kaydetti.