Başbakan Erdoğan, partisinin grup toplantısında gündeme dair önemli değerlendirmelerde bulunuyor.
İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:
Genel Merkez'den Silivri'ye tünel oluşturdular
2 Temmuz 1993’te Sivas’ta ve 5 Temmuz 1993’te Başbağlar’daki katliam 18. yıl dönümünde bir kez daha anıldı. Başta Sivas katliamı olmak üzere, yakın tarihte yaşanan olaylarla ilgili esrar perdesi hala dağılmış değil. Ak Parti iktidarı dönemindeki her çabamız da engellenmek, üstü örtülmek girişimleriyle karşılaşmıştır.
Dün Danıştay’a yönelik kanlı saldırıyı siyasi çıkar için kullanmaya heveslenenler, olayın üstüne gidilmesi durumunda açığa düştüler. Aynı çevreler, Sivas olaylarını, Çorum’u, K.Maraş’ı aydınlatacak hukuk süreçlerini de engellediler.
Sivas olaylarını bir istismar malzemesi olarak kullananların, bugün Ak Parti’yi çetelerle mücadelede yalnız bırakmaları son derece manidardır. Bu çevreler yalnız bırakmakla kalmadılar, Silivri’ye giderek sanıkların yanında oturdular. Genel Merkez’den Silivri’ye tünel oluşturdular.
CHP, söz konusu Ergenekon olunca milli iradeyi hatırlamasının ne kadar samimiyetle bağdaştığını sizin takdirinize bırakıyorum.
Muhtıra olsa ne yazar
Dün tabi vakit itibariyle çok kısa bir zaman süreci içerisinde konuşmalara cevap verme fırsatı buldum. Şurada bazı başlıklar var ki önemli. 27 Nisan açıklamasına destek çıkan CHP olmuştur. Aynı CHP muhtıra mıydı açıklama mıydı bunun tartışmasını yapıyor. Yahu bildiri olsa ne yazar, açıklama olsa ne yazar, muhtıra olsa ne yazar. Bu hükümet ertesi gün bunun gereğini yapmıştır. Peki sen ne yaptın? Bunların durumu bu.
Ne testinden geçtin yahu
CHP, seçmenin yüzde 47’sinin oyunu almış Ak Parti’nin kapatılmasına destek vermiştir. Dün diyor ki 'testten geçtik.' Ne testinden geçtin yahu? Test buydu işte. Akşam söylediklerini sabah inkar ederler.
Ne oldu da CHP milli iradeyi keşfetti
Birden bire ne oldu da CHP milli iradeyi keşfetti? Ak Parti’ye kapatma davası açıldığında, yargı da milli iradedir diyenlerin, bugün yargı kararlarını kıyasıya eleştirmeleri çok büyük bir çelişkidir. Biz ne kapatma davasında, ne de bize karşı yapılan hukuksuzluklar karşısında sokağa dökülmedik. Milli iradeyi, Meclis’i boykot etmek gibi bir yanlışın içinde olmadık. Sabırla süreci takip ettik. Çıkan kararı da beğensek de beğenmesek de rıza gösterdik, gereğini yerine getirdik.
İspanya'daki konuşmama laiklik karşıtı dediler
Yaptığımız neydi, suçumuz neydi hepsi ortada. CHP yattı kalktı ne dedi? Ak Parti laiklik karşıtıdır dedi. Sadece bunu konuştu. Kalkıp da İspanya’daki bir konuşmamda başörtülü kızlarımızla ilgili verdiğim cevabı, laiklik karşıtı anlamına getirecek kadar bunlar özgürlüklerin karşısındadır.
CHP diklendi ama dik duramadı
Biz her zaman ne diyoruz? Diklenmeden dik durduk. Dik duracağız, diklenmeyeceğiz. CHP diklenmiş ama dik duramamıştır. Ne dediler? İki arkadaşımız yemin etmeden Meclis’e girmeyiz dediler, dün geldiler yeminlerini ettiler. İşte bunlar bu. E benim vatandaşım bunları görmüyor mu? Ne diyor? Arkadaş siz doğru konuşmuyorsunuz, omurgalı değilsiniz diyor. Bunların durumu bu.
Güldüren fıkra Nasreddin Hoca’ya sormuşlar. Hocam alimsin, bilgilisin lakin bugüne kadar bir icat yaptın mı demişler. Bir keşfin oldu mu demişler. Hoca ekmekle kar yemeyi ben keşfettim demiş. Ama benim bile hoşuma gitmedi demiş. Şimdi CHP’nin yaptığı bu. Bir boykot icat etti ama kendisinin bile hoşuna gitmedi. Nitekim dün CHP bu yanlıştan döndü ve yemin ederek nihayet milli iradenin gereğini yerine getirdi. CHP’nin bu sefer ki çark edişinin, hayırlı olmasına inanmak istiyoruz.
BDP'liler tatillerini yeminsiz vekil olarak arazide dolaşarak geçirmemeli
Tabi BDP’nin de aynı şekilde yemini etmesini, hatta önce kayıtlarını yapmasını da bekliyoruz. Yazıktır bu yaz tatilini yeminsiz milletvekili olarak arazide dolaşmayı onlar da bırakmalı. İki de bir bizi dışladılar. Hayır, hayır sen kendi kendini dışladın. Diyarbakır’da toplantı neyine? Toplantı yapılacak yer Ankara. Adres yanlış. Grup toplantını yapacaksan gel burada yap. Diyarbakır’da ancak belediye meclis üyeleri toplantı yapar. Milletvekillerin toplantı yapacağı yer burasıdır.
Doğu ve G.doğu'da 112 vekilin 70 tanesi bizim
12 Haziran seçimleri öncesinde istismar iftira yoluyla Ak Parti’nin Doğu ve Güneydoğu’dan çekildiğine dair yalan yanlış değerlendirmeler yapıldı. Kürt meselesine ilişkin değerlendirmelerimizin, çarpıtılmasından tutunuz adaylara yönelik istismara kadar, silahlı saldırıya kadar her yöntem Ak Parti’nin karşısında devreye sokuldu. Bütün bu çabalara rağmen, Ak Parti Doğu ve Güneydoğu illerindeki toplam 112 milletvekilinin 70 tanesini almıştır. 7 coğrafi bölgede olduğu gibi Ak Parti yine birinci parti olarak ipi göğüslemiştir.
Ak Parti, bir Türkiye partisi
Ak Parti seçimlerde her bölgeden, her kesimden, her inanç grubundan, kısacası her iki kişiden birinin oyunu almak suretiyle bir Türkiye partisi olduğunu tekraren tescillemiştir.
CHP gibi gelecekler, yeminlerini edecekler
Meselenin sorumlusu olarak hükümeti görenler, uzlaşma yerine tehditler savuranlar göreceksiniz er ya da geç CHP gibi gelecekler, yeminlerini edecekler. BDP olmasa da bu Meclis çalışır ve hizmet üretir arkadaşlarım. Bu yasalar açık ortada. Bunları geçmişte kendileri yaptılar. Biz geldik bu yasaları bulduk, bunlarla çalışıyoruz.
Ha dün ana muhalefetin genel başkanı, “Yani bunlar çoğunluğa sahip diye, biz istediğimizi yaparız havasındalar.” dedi. Biz temel ilke olarak, çoğunluğun azınlığa tahakkümüme karşıyız. Ancak azınlığın da çoğunluğa tahakkümüne de asla müsaade etmeyiz.
Neymiş? Devletin imamının arkasında Cuma namazı kılınmazmış
Kürtlerin dini Zerdüştlüktür diyen bir anlayış var bunların başında ve Kürt kardeşlerimize İslam kılıç zoruyla dayatılmıştır diyen bunlar. Ama şimdi bakıyorsunuz sözde Cuma namazı kılıyorlar. Yaptıkları iş bu. Ama burada zaten Cuma kılınıyor. E neymiş? Devletin camisinde ve devletin imamının arkasında Cuma namazı kılınmazmış. Böyle de kendilerine göre bir fetva vermiştir. Cuma, ehliyet ve liyakat sahibi olan hocalarımızın arkasında kılınır ve onun da bir adabı var. Biz biliyorsunuz, kendi geleneğimizde de köylerdeki mescitlerde de Cuma kılmayız. Genelde kasabaya, ilçeye ineriz. Oralarda genelde Cuma’larımızı ifa eder yerine getiririz. Neden? Çünkü o bizim birlik beraberlik mesajlarını alacağımız gündür.