Habur'daki görüntülerle ilgili olarak da "Türkiye'de bir Silivri, bir de Silopi hukuku var" diye konuştu.
Burdur'un Karamanlı Belediyesini ziyaret eden CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, gazetecilere yaptığı açıklamada, Dünya'nın hiçbir yerinde demokrasinin etnik ayrıştırma yapmadığını söyledi.
PKK erör örgütünün açılım sürecinin neresinde olduğunu soran Baykal, "Hükümet bu politikayı kimlerle yapıyor?, PKK terör örgütü mensuplarının dağdan inişi sırasında terör örgütü üyelerini sınırda İçişleri Bakanlığı Müsteşarı, MİT Müsteşarı, savcı ve hakimler karşıladı. PKK mensupları bu devletin üst düzey yöneticilerine 'Terörist başı Abdullah Öcalan'ın mektubuyla geldik' dediler. PKK örgütlerine sınırda mahkeme kuruldu. Böyle bir mahkeme dünyanın neresinde görüldü. Türkiye'de PKK'lı olmak suç olmaktan ne zaman çıktı. Bu sürecin arkasında kimler var. PKK'lıları dağdan kim indirdi. Terörist başı Abdullah Öcalan gönderdi. Sözde demokratik açılımda AKP, PKK, DTP vardır. Bu politika 3'ü arasında yürütülüyor. Biz ulus olmaya çalıştık. Şimdi bunu tersine çevirip etnik ayrıştırma girmiştir. Hiçbir demokraside etnik ayrıştırma yoktur" dedi.
Açılım süreci kapsamında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından etnik dilde eğitim yapılacağını belirten Baykal, "Biz yıllarca insanlara Türkçe'yi öğretemedik. Devlet artık etnik dilde eğitim verecek. Etnik dilde öğretecek. Etnik dilde eğitim veren okullar kurup öğretmenler yetiştirecek. Daha sonra tarih, matematik, coğrafya gibi dersleri de kendi dillerinde görmek isteyecek. Bu süreç Türkiye'de uzlaşma sürecini tersine çevireceği bir süreçtir. Bu süreç Türkiye'ye zarar verir" dedi.
PKK terör örgütünün 25 yıl silahla mücadele ile elde edemediğini AKP hükümeti ile elde ettiğini söyleyen Baykal, "Dün akşam gördük. "Biz İslam'i unsurların topluluğuyuz" diyor Başbakan Erdoğan. Doğru İlk Meclis böyle kuruldu. Ama sonradan millet olduk. Şimdi de tek millet diyoruz" dedi.
Türkiye'nin önüne cumhuriyet öncesi bir tablo sunulduğunu belirten Baykal şöyle konuştu:
"Başbakan Erdoğan, "Tek millet tek devlet' diyor ama tek devlet nedir biliyor mu? Türkiye'de Türk olmak alt kimlik değil üst kimliktir. Erdoğan 1920'deki tabloyu 21. Yüzyıla sunuyor. Ben şu ana kadar bölücülük kelimesini kullanmadım. Dün akşamki oturumda gördük ki bu tablo bölücük tablosudur. Vatandaşlarımızın devletine sahip çıksın."
"Biz PKK terör örgütü değil Kürt kökenli insanlar için açılım yapın diyoruz" İfadelerini kullanan Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dün Başbakan Erdoğan, Açılımın şifrelerini millete anlatıyor. "Şehit cenazelerinden nemalanmaya kalkanlar var" diyor. Bir Başbakan kendi vatandaşlarının böyle bir temenni içinde olmasını nasıl düşünür. Dünya'nın hiçbir ülkesinde bir Başbakan'ın yapacağı böyle bir şey değildir. Türkiye'de hiçbir vatandaş şehit cenazesi gelsin diye beklemez. Başbakan bu yapılanmayı çiçek böcek söylemleri ile uyutuyor."
CHP TBMM'yi niye terketti?
TBMM'deki görüşmeleri terk etmeleriyle ilgili soruya da Baykal, şu yanıtı verdi:
"Başbakan bu söylediklerimizi saklamaya çalışıyor. Ben konuşmasının şifrelerini milletimize anlatıyorum. Bunları söylemesi lazım, bunları söylemiyor. Bize ortaokuldaki kompozisyon ödevi hazırlayan bir anlayış içerisinde, Uludağ'ın eteğinde açan çiçeklerden, Ağrı Dağı'ndaki karlardan, Zap Suyu'ndaki coşkudan bahsediyor. Bu konuşma kamufle edilen bir konuşmadır. Açıklaması değildir. Onları söyleyemiyor. Bize tabiat hamaseti yapıyor. Coğrafya anlatıyor. Bir yandan kızgın, bir yandan gergin. Neden gergin? Demin anlatığım aldatmacanın parçasıdır. Acı ve üzüntü verici olanı da 'muhalefet partileri yeni yeni şehit cenazeleri gelsin istiyorlar' diyor.
Başbakan'ı kendi vatandaşlarının böyle bir temenni içerisinde olabileceği iftirasını, bu kadar rahatlıkla Meclis kürsüsünden yapabilmiş olması, herhangi bir ülkede rastlanabilecek bir manzara değildir. Bir Türk vatandaşının 'şehit cenazesi gelse' diye bir beklenti içerisinde olması için ruhsal dengesini, akıl ve mantığını kaybetmesi lazımdır. İşin esası Başbakan'ın söyleyemedikleridir. İlk kez devlet katında etnik ayrıştırma başlamıştır. 'Hazmettirme' diyor... Çiçek, böcek diyerek bize bunu hazmettirmeye çalışıyor."
Bir gazetecinin, "Bir yandan açılım politikaları ve Ergenekon operasyonları. Bu AKP'nin boyunu aşmıyor mu?" sorusuna Baykal, "Hiç şüphe yok ki aşıyor ama aştığını kim tespit edecek? İnşallah millet tespit edecektir. Yargının telefonlarının dinlenilmesini de o soruya eklemek lazım" yanıtını verdi.
Baykal, vatandaşların talebi üzerine, belediye önünde de halka hitap etti.