Öymen, Kafkas Türkleri Derneği'nce İzmit'te düzenlenen "Kafkasya'da son durumlar" konulu konferans öncesi TBMM'deki konuşmasıyla ilgili değerlendirme yaptı.

Öymen, "Sayın Başbakan'a tavsiye ediyoruz, bizim üzerimizden Atatürk'e hücum etmeye kalkışmasın. Biz sadece tarihi olaylara atıfta bulunuyoruz" ifadesini kullandı.
Hükümetin, Atatürk'ün üzerinden kendi politikalarına destek arama yaklaşımında bulunduğunu öne süren Öymen, "Hükümetin izlediği terörle iş birliği halinde açılım politikası Atatürk'ün izlediği politikalarla zıttır. Maalesef cumhuriyet döneminde çok sayıda silahlı ayaklanma oldu. Atatürk, ayaklanmalara karşı iktidar gibi açılım politikası mı izlemiştir, yoksa kararlılıkla mücadele politikası mı izlemiştir. Atatürk, gerek yabancı ülkelerle askeri mücadele gerektiğinde, gerek yurt içinde Cumhuriyete karşı silahlı ayaklanmalar olduğunda, hiç bir zaman cesaretsiz ve aşağıdan alan müzakere yönetimiyle sorunu çözmeye değil, kararlılıkla mücadele etme yönetimini benimsemiştir" dedi.
Öymen, "Atatürk, Çanakkale Savaşı'nda öyle bir duruma gelmiştir ki askerlerine 'Size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum' demiştir. O bu askerlerin analarının ağlayacağını bilmiyor muydu. Ülke çıkarları, vatan topraklarının savunulması için gözünü bile kırpmadan böyle bir emir verebilmiştir. Bu iktidarın tutumuyla Atatürk'ün tutumu benzeşiyor mu? diye sordu.
Kendisinin Alevileri incitecek bir söz etmediğini vurgulayan Öymen, "Alevileri incitecek bir sözümüzü duyan oldu mu. Alevileri tahrik ederek CHP ile alevilerin arasını açmak istiyorlar. Bu beyhude bir gayrettir. Çünkü aleviler aynı CHP gibi Atatürk'ün ilkelerini benimserler, çağdaş dünya görüşünü benimserler. Türkiye'yi çağdaş ileri toplum haline getirmeye çalışırlar" diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Baykal hakkında bazı çevrelerin eleştirilerde bulunduğunu anlatan Öymen, "Şimdi bu olayı vesile ederek Genel Başkanımız aleyhine yayınlarla girişimlerde bulunuyorlar. Mesela Kardak olayını anlatarak sanki biz Kardak'ta yanlış bir iş yapmışız, izlenimini yaratmak istiyorlar. Kardak olayları sırasında Deniz Baykal Dışişleri Bakanı ben de müsteşarıydım. Hiçbir uluslararası anlaşmanın Yunanistan'a vermediği o adacığa Yunanistan asker çıkardı bayrağını dikti. O dönemde uluslararası hukukçulardan bütün mütalaaları aldık ve neticede Türkiye, Yunanistan diplomatik yolla ikna olmayınca Kardak'a bitişik adacığa askeri çıkardı ve Yunanistan'ı bu kendisine ait olmayan adacıktan çekilmek zorunda bıraktı" dedi.