CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, yabancıların, Türkiye'den bahsederken, artık “laik Cumhuriyet” yerine başka tanımlar kullandığını belirterek Türkiye'nin artık “ılımlı din devleti” olarak anılmaya başladığını söyledi. Baykal, "mahalle baskısı" tartışmaları için de, “Mahalle baskısı var mı yok mu tartışılıyor. Bunu söyleyenler devlet baskısı var demekten çekinenlerdir. Olayın özü devlet baskısıdır. AKP yerine başka bir hükümet olsaydı mahalle baskısı olur muydu?” dedi.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal partisinin TBMM Grubunda konuştu. Baykal, konuşmasında terör ve Anayasa tartışmalarına değindi. “Bir ülke sürekli olarak Anayasa tartışmaları içinde yaşıyorsa biliniz ki o ülkede istikrarın alt yapısı ve şartları oluşmamıştır” diyen Baykal, Türkiye'nin bir Anayasa tartışmasının içine ısrarla çekildiğini söyledi.

"DEVLET BASKISI"

CHP lideri Deniz Baykal, yabancıların Türkiye'den söz ederken, artık “laik Cumhuriyet” diye söz etmediğini, belirtti ve “Türkiye artık ılımlı bir din devleti olarak algılanmaya başlandı. Günlerdir Türkiye'de açıktan net bir şekilde acaba bir Malezyalaşmak mı var, acaba bir mahalle baskısı var mı diye soruluyor. Mahalle baskısı var mı yok mu tartışılıyor, bunu söyleyenler devlet baskısı var demekten çekinenlerdir. Olayın özü devlet baskısıdır. AKP yerine başka bir hükümet olsaydı mahalle baskısı olur muydu?” diye konuştu.

Baykal'ın konuşmasını sürdürürken, kendisine ulaştırılan bir bilgi notunu da okudu. Meclis A Blok kapısı önünde sakallı bir kişinin “şeriat isteriz” diye bağırdığını belirten Baykal, “Bunlar önemli, bu bir süreç bunun içinde insanlar giderek teslimiyet anlayışı içine sürüklenmeye çalışıyorlar. Bu tablodan kaygı duyuyorum. Eskiden böyle bir tehlike yoktur diyenler şimdi var diyorlar. Türkiye nereye gidiyor sorusu ister istemez zihinlerdedir” dedi.

"NEDEN YENİ ANAYASA YAPIYORUZ"

Anayasa tartışmalarını AKP Hükümetinin özellikle seçimden sonra hızlandırarak gündeme taşıdığını ifade eden Baykal, “Bunun altında ne var. Anayasa tartışmasını gerektiren somut ihtiyaç varsa o ihtiyaç ortaya konulur ve Anayasa sorunu çözülür” diye konuştu.
Anayasanın pek çok maddesinin değiştiğini anlatan Baykal, Anayasa'nın değiştirilen madde sayısının 75'i bulduğunu, bu sayının mükerrer değişikliklerle birlikte 90'a ulaştığına işaret etti. Anayasa'nın bir kısmının değiştirilmesine ihtiyaç bulunmadığını belirten Baykal, “Bunun tümünü neden çöpe atıyoruz da yeni Anayasa yapıyoruz” dedi.

“BAŞKA HESAP VARSA AÇIKLAYIN”

Anayasa tartışması yapıldığını ancak, Anayasa ile ilgili yapılmış çalışmaları sahiplenen kimsenin bulunmadığını ifade eden Baykal, “Ortada bir taslak var bu taslağın sahibi yok” dedi. Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, bir profesöre Anayasa siparişi verdiğini ve bu profesörün AKP anlayışına yakın isimlerle bir taslak oluşturduğunu belirtti. Söz konusu taslağın oluşturulmasında Türkiye'nin diğer hukukçularının dışlanmasını eleştirdi.
Söz konusu taslakla, Atatürk'ün tasfiye edildiğini, laikliğin içinin boşaltıldığını, Türkiye'nin ulusal bütünlüğünün temeline dinamit konulduğunu ve yargının siyasetin denetimine alınmak istendiğini söyleyen Baykal, “Başka hesap varsa onu açıklayın” dedi.

“GÜL, AKP'NİN NOTERİ OLDU”

Deniz Baykal Cumhurbaşkanı Gül'ün göreve gelmesinden bu yana “önüne gelen her kararnameyi aynen” imzaladığını kaydetti. Kadrolaşmanın hızla sürdüğünü belirten Baykal, şöyle dedi:
“Sayın Gül, önceki Cumhurbaşkanının devletin yetkili organlarından aldığı bilgiler ışığında geri çevirdiği kararnameleri onaylıyor. Ne yazık ki sayın Gül, Cumhurbaşkanı makamının yanlışlıkları firenleyen, dengeleyen bir işlev yapma şansını ortadan kaldırdı. Ne yazık ki Çankaya AKP iktidarının noterliğine dönüşmeye başlamıştır.”