Son dönemde Deniz Feneri dosyasının Almanya'dan getirilmesi konusunda ağır davranmakla ve Anlatya'daki sözleriyle tepki çeken Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, bakanlığa gelişi sırasında basın mensuplarının sorularını yanıtladı: İşte Şahin'in açıklamaları:
YANITI
İstifaya davet eder etmez, kendi taktirleridir. Ben bir şey söyelemem.
DENİZ FENERİ DOSYASI
Dosya gelmiş. Müsteşar Yardımcımız Aykut Bey bildirdi. Zannediyorum biraz sonra onu bizden talep eden Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına göndeririz.
DOSYAYI KİM ÇEVİRECEK?
Dosyanın çevirisi Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yaptırılır. Biz çeviri işiyle uğraşmayız, tamamen aracıyız. Adalet Bakanlığı olarak, bir dosya istenmiş, dosyanın kapağını bile açmayız. Bir üst yazıyla onu Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına göndeririz. Tercüme işlerini de Ankara Cumhuriyet Başsavcıcılığı yapar ya da yaptırır.
YARGITAY DA MI İSTEDİ?
Bu dosyayı Yargıtay da mı istemişti? Bizden istemedi, öyle bir bilgim yok. Öyle bir yazı gelse herhalde haberim olurdu.
YOLSUZLUKTAN GÖZALTINA ALINAN BAŞKANA VEKALETNAME
Şahin, Akfırat Belediyesi’ndeki vekaletnamesi ile Antalya Gazipaşa’da yaptığı konuşmaya ilişkin sorularını yanıtladı. Bakan Şahin, CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun söylediklerini televizyondan izlediğini belirterek, gözaltında bulunan belediye başkanı ile ilgili isim vermeden, “Bahis konusu belediye başkanı dürüst, yetenekli, çalışkan bir belediye başkanı olarak, daha önceden tanıdığım bir arkadaşımdır. Akfırat'ta da ondan başkasını tanımam” dedi. Şahin, şöyle dedi:
“Ben, bir yıl olmuştur bu vekaletnameyi vereli. Ama daha sonra bir suç nedeniyle ciddi bir isnat nedeniyle şu anda tutuklu bulunuyor. Yani bu arkadaşımızın bu ithamlara muhatap olduktan sonra verilmiş bir vekaletname değil. Daha önce benim dürüst, yetenekli, çalışkan bir belediye başkanı olarak, daha önceden tanıdığım bir arkadaşımdır. Akfırat'ta da ondan başkasını tanımam. Hikayeyi daha önce anlatmıştım. Formula 1 yarışları için gittiğim Akfırat'ta Ayhan Bermek'in orada bir yazlığı var. Öğle yemeğine davet etmişti, çok güzel bir bahçesi vardı. Buralarda böyle şey var mı?, deyince gelişti işler. 'Burada buluruz' deyince, böyle bir süreç başlamıştı. Ben Ankara'dayım, Akfırat'ta Ayhan Bermek gibi bir şey yapmayı önce hayal ettim ama sonradan vazgeçtim. Olay bundan ibaret. Vekaletim onda kalmış. Arkadaşlarımızın kendi takdiridir, istifaya davet eder, etmez kendi takdiridir.”
ANTALYA'DAKİ ŞOK SÖZLER İÇİN NE DEDİ?
Bizler aynı zamanda siyasiyiz. Adalet Bakanı'yım ama aynı zamanda da siyasiyim, AKP'liyim. Ben Antalya'ya siyasi kimliğimle gittim. Orada belediye başkan adaylarımıza destek vermeye gittim. Eğer orada yanlış bir şey söylemişsem, halkımız bunu değerlendirir ve cezasını verir. Ben "Muhalefetin belediye başkanlarına oy vermeyin, onlara oy verirseniz Ankara'dan onların projesine onay gelmez" demedim.
Ankara'ya diyaloğu iyi olan adaylara oy verin dedim. Ben başka bir şeyi ön plana çıkardam, farklı değerlendirdi. Yanlış bir şey söylemişsem millet bunu değerlendirir.
09:48 - DOSYA BAŞSAVCILIK'TA
Bu arada Deniz Feneri dosyasının Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na ulaştığı bildirildi. 3 bin sayfalık dava dosyasının tercümesi için özel oda tahsis edilecek. Tercümenin Mart ayında bitmesi bekleniyor
10:44 - BAŞSAVCILIK'TAN AÇIKLAMA
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan açıklamada "Doğru ne ise onu yapacağız. Herkes emin olsun." ifadeleri kullanıldı.
anka/vatan