Danıştay 1. Dairesi, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın, Hamza Kaçar ve eski Teftiş Kurulu Başkanı Mehmet Tuncer hakkında verdiği soruşturma iznini kaldırdı. Kesin nitelik taşıyan karar, 'Olay örtbas edilmek mi isteniyor?' sorusunu gündeme getirdi. Konuya yakın bir kaynak, Kaçar ve Tuncer'in itirazı üzerine dava dosyasının 2 Mart'ta Danıştay'a ulaştığına dikkat çekti: "Danıştay 20 günde 7 klasörlük evrakı inceleyip sonuçlandırmış. Bir nevi jet hızıyla karar çıktığı anlaşılıyor."

Bakanlık yetkilileri ise Danıştay kararını, "Her iki ismin mahkemeye çıkmasının önüne geçiliyor." sözleriyle değerlendirdi. Yüksek Disiplin Kurulu kararı ile memuriyetten atılan Kaçar, Vergi Daireleri Otomasyon Projesi'nde (VEDOP) yetkisini aşarak usulsüz sorgulama yapmakla suçlanıyor. Yapılan incelemelerde, daha önce elde edilen bilgilere paralel bir sonuç çıkması halinde savcılığa yeni bir suç duyurusunda bulunulacak. Başbakan Tayyip Erdoğan'ın yanı sıra birçok firma ve üst düzey bürokratın bilgilerini usulsüz sorguladığı tespit edilen Kaçar'ın 'resmi belgede sahtecilik, görevi kötüye kullanma ve iftira' suçlamasına ilişkin memuriyetten men davası ise sürüyor. Kaçar'ın, mesai arkadaşlarının yanı sıra Tofaş, Hyundai ve Kiptaş gibi Türkiye'nin önde gelen şirketleri hakkında da izinsiz sorgulama yaptığı ortaya çıkmıştı.

Edinilen bilgiye göre başmüfettiş Kaçar'ın basına yansıyan "Bakan beni çağırdı, dindar insanlarla uğraşma dedi." açıklamaları ile ilgili de ayrı bir soruşturma Teftiş Kurulu tarafından yürütülüyor. Hamza Kaçar, işadamı Yasin El Kadı hakkındaki raporu sırasında siyasi ve bürokratik müdahale gördüğünü iddia etmiş, Teftiş Kurulu ise Kaçar'ın, baskı gördüğü iddialarını ispat için geçmiş tarihli rapor düzenlediğini öne sürmüştü. Bu rapor doğrultusunda "resmi belgede sahtecilik, görevi kötüye kullanma ve iftira suçunu işlediği" gerekçesiyle Maliye Bakanlığı, Hamza Kaçar'ı memuriyetten çıkarmış ve Kaçar ile Mehmet Tuncer hakkında soruşturma izni istenmişti. Maliye Bakanı Unakıtan, 22 Ocak 2007'de iki isim hakkında soruşturma izni vermişti.

Ocak ayında bazı müfettişlerin yetkilerini aşarak aralarında Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Başbakan Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, CHP lideri Deniz Baykal'ın da bulunduğu 30 ismin mal varlıkları ve vergi bilgilerinin incelendiği ortaya çıkmıştı. Maliye'de deprem etkisi yapan operasyon Kurban Bayramı'nda ortaya çıkarılmıştı. Maliye Teftiş Kurulu Başkanı Cemal Boyalı, alt komisyon müfettişi ve bir bilgi işlem görevlisi ile bayram tatili süresince veri ambarına kimlerin girdiğini tek tek inceleyerek usulsüz sorgulamaların listesini çıkarmıştı. Köstebek skandalıyla ilgili ayrıntılar netleştikçe Yasin El Kadı raporunu hazırlayan Hamza Kaçar'ın ismi de ön plana çıkmıştı. Teftiş Kurulu'nun yaptığı incelemede Kaçar'ın, Başbakan Erdoğan ve aile fertlerinin; Maliye Bakanı Unakıtan ve çocuklarının mal varlıklarını yetkilerini aşarak sorguladığı bilgisine ulaşılmıştı. Ayrıca Kaçar'ın, mesai arkadaşlarının yanı sıra Türkiye'nin önde gelen şirketleri hakkında da izinsiz inceleme yaptığı kaydedilmişti. Alınan bilgilere göre şirketler arasında Türk Otomobil Fabrikası AŞ (Tofaş), Hyundai, Renault Trucks, Ramsey, Kipteks, Sistem Deniz Nakliyat, Kiptaş, İhsan Gıda, Yenidoğan Gıda, Erkan İnşaat, Emniyet Gıda, Serap Gıda, Akel Tekstil ve Gürman Giyim bulunuyor.

'Kanaatini açıklamış, iftira değil'

Danıştay 1. Dairesi'nin kararında, 11 Eylül saldırıları sonrasında küresel seviyede terörün finansmanının önlenmesi amacıyla başlatılan girişimler kapsamında, teröre kaynak sağlayan kişi ve organizasyonlara ait isim listelerinde yer alan kişi ve organizasyonlar hakkında mevcut bilgilerin değerlendirilmesi amacıyla çalışma grubu oluşturulduğu belirtildi. Bu kapsamda Türkiye'deki çalışmalar için görevlendirilen müfettişlerden Hamza Kaçar'ın iki vergi denetmeniyle iki yıllık çalışmasından sonra Mali Suçları Araştırma Kurulu'ndan (MASAK) iki uzmanın görevlendirilmesi talebinde bulunduğu; ancak bu talebe cevap verilmediği ifade edildi. Kaçar'ın raporlardaki iddialarının doğruluğunun incelenmesi amacıyla Maliye Bakanı onayıyla 3 müfettişin görevlendirildiği anlatılan kararda, müfettiş raporunda incelemenin engellendiğine ilişkin iddiaların geçerliliğinin bulunmadığına yer verildiği ifade edildi. Dairenin kararında, Kaçar'ın düzenlediği raporlarda araştırma ve incelemelerin engellenmeye çalışıldığına ilişkin değerlendirmelere yer vermesi ve kanaatini açıklamasının, görevinin gereğini herhangi bir etki ya da baskı altında kalmadan yapabilme anlayışının bir ifadesi olması sebebiyle 'iftira' suçunu oluşturmayacağı öne sürüldü.
 
(Ercan Baysal / Zaman)