Anlaşılamayan bu tuhaf durumu bir avukat, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü'ne sordu.
Bilgi Edinme Hakkı Kanunu çerçevesinde sorulan bu soruya bakanlıktan cevap geldi. Bakanlık, Öcalan'ın sözleri ve yorumlarının basında ve internette yer aldığı kabul etti.  Buna göre avukatları ve akrabaları İmralı ziyaretlerinde aldıkları talimatları ve yazıları internet sitelerine ve yazılı basına aktarıyorlar. Yani İmralı'ya gidenler Öcalan'ın kuryeliğini yapıyor. Bakanlık soruşturma ve kovuşturma açıldığını söylese de soruna çözüm bulunabilmiş değil..
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü'nün açıklaması şöyle oldu:
"Hükümlü tek kişilik odada barındırılmakta, günde bir saat süreyle açık havaya çıkma ve spor yapma hakkı tanınmaktadır. Hükümlü barınma, beslenme, yıkanma, günlük gazetelerden, kitaplardan, dilekçe yazma, ziyaretçi kabul etme, mektup alıp gönderme, avukatla görüşme , sağlık ve psiko-sosyal hizmetleri alma, açık havaya çıkma, radyo dinleme gibi ulusal ve uluslararası cezaevi kuralları ile belirlenmiş temel mahkum haklarından yararlanmaktadır.
Ancak hükümlünün infaz kurumunda barındırılır iken internet siteleriyle irtibata geçmesine asla imkan bulunmadığı gibi, CGİK'in 68'inci maddesi gereğince her türlü iletişimi infaz kurumunca denetlenmektedir.
Ancak zaman zaman basında veya bir kısım internet sitelerinde adı geçene atfen yayınlanan yazı ve görüşlerin hükümlünün avukatları veya görüşme hakkına sahip akrabaları tarafından aktarılan veya dile getirilen hususlar olabileceği değerlendirilmektedir. Söz konusu yayınlar hakkında Cumhuriyet savcıları tarafından sürekli soruşturma ve kovuşturmalar yapılmaktadır. "