İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada talepleri dinlenen tutuklu sanık Mustafa Balbay'ın avukatı Aydın Metin, müvekkilinin maddi delillerle desteklenmeyen soyut iddialara karşı, haklı ve hukuken en doğru savunmasını yaptığını öne sürdü. Balbay'ın iddianamede 'gizli belge' olarak nitelendirilen belgeleri, 'İran Raporu', 'Suriye Raporu', 'Irak Bataklığında Türk Amerikan İlişkileri', 'Devlet ve İslam' kitaplarında kullandığını ifade eden Metin, 'Bu kitaplarda bu belgelerdeki bilgilerin yer aldığı, belgelerin kullanıldığı, meslektaşım Mehmet İpek tarafından anlatıldı. Yayınlandığı andan itibaren bu belgelerin gizliliğinin kalmadığı, belgelere dayalı olarak kanıtlandı. Belgelerin sır niteliğinin kalmadığı anlaşıldı. Artık 'gizli belge' iddiasıyla 326. madde ve 327. maddeden cezalandırma istenemez. Bu dijital verilere konu olan bilgiler kitaplar vasıtasıyla kamuoyunda aleni hale geldi' görüşünü savundu.
Tutuklu sanık eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin'in avukatı Cavit Subaşı da, müvekkili hakkında daha önceden verilen raporlara değinerek, 'Şahin, kaza sırasında beyninin bir bölümünü arabada bırakmıştır. Tedavisi mümkün olmayan uzuv kaybına dayalı Demans'tır. Biz ceza ehliyeti olup olmadığını soruyoruz. Adli Tıp, önceki raporlara göre 'Demans'tır' diyor. Danıştay katili, 15 günde sağlam raporu alıp geldi. Bize de sağlam raporu versinler...' dedi.
Subaşı, mahkeme tarafından Şahin'in, mevcut hastalığının suç tarihinde ve halen TCK'nın 32. maddesi kapsamında cezai ehliyetini etkileyip etkilemediği hususunda ön rapor alınması için Adli Tip Kurumu'na sevk edildiğini hatırlatarak, 'Mahkeme kaleminden öğrendiğimiz kadarıyla, Adli Tıp Kurumu Şahin'i 24 Şubat 2010 tarihinde muayene edecektir. Danıştay katiline 15 günde sağlam raporu verenler, Şahin'i 24 Şubat 2010 tarihinde, 2.5 ay sonra muayene edecek' diye konuştu.
Duruşmaya, öğle arası verildi.