Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, TBMM Genel Kurulu'nda Zonguldak'ta meydana gelen kaza ile ilgili bilgi verdi. Bakan Yıldız, en iyi kurtarma ekiplerinin işe koyulduğunu, kazanın olduğu yere iki yerden inildiğini söyledi.

"Saygısızlığın gereği yok"

Yıldız'ın sözlerine CHP Gaziantep Milletvekili Yaşar Ağyüz, yerinden cevap verince salonda tansiyon yükseldi. Yıldız, CHP'li Ağyüz'e, "Arkadaşım, lütfen dinle. Bu kürsüye saygın yoksa, nezaketini muhafaza et. Saygısızlığın gereği yok" diye seslendi. Ağyüz'ün itiraz etmesi üzerine Yıldız, "O zaman başkaları dinlesin müsaade edin. Bu konuyu istismar etmeye hakkın yok" diye konuştu.
 

Bakan Yıldız ile Ağyüz arasındaki karşılıklı tartışmanın uzaması üzerine Meclis Başkanvekili Akşener, "Sayın milletvekilleri lütfen yerinizden müdahale etmeyin" diye uyardı.

Kaza sonrasında çok ciddi biçimde bilgi kirliliğinin yaşandığına dikkat çeken Bakan Yıldız, şöyle dedi:

"Bir haber geliyor; 'Burada yangın çıkmış', bizim tespitlerimize göre yangın çıkmamış. Hayır, sel de basmadı. Bir köşe yazarı yazıyor; 'Bakan ağzından kaçırdı burada dinamit patlamış'. Ben kendisini aradım. Bırakın bir tane dinamit patlamasını, dinamit patlaması buranın ayrılmaz bir parçası. Gaza karşı dayanıklı dinamitler patlatılıyor."

ABD'de, Rusya'da, Çin'de de kazaların olduğuna dikkat çeken Yıldız, "Bu üzerinden siyaset yapılacak bir olay değildir. Biz denetimlerimizi artan dozda devam etmişiz. Burada sorumlusu kim olursa olsun bu konuyla ihmali olanlarla soruşturmamız devam edecek. Kazada hayatını kaybeden işçi kardeşlerimize  Allah'tan rahmet diliyorum" ifadesini kullandı.
 

"Kaderci yaklaşım yanlış"

BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan da, maden kazalarına kaderci bir yaklaşımla yaklaşılmasının yanlış olduğunu söyledi. Kaplan, "İş kazalarında dünya üçüncüsü, Avrupa'nın birincisiyiz. Bunların hiçbiri kader değildir, biraz de gerçeklerle yüzleşmenin faydası var. Etkin önlem alınınca kader olmaktan çıkıyor. Hükümette olaya böyle yaklaşmalı" diye konuştu.
 

Bakan tatmin edici konuşmadı

MHP Bursa Milletvekili Necati Özensoy da, "Bakan'ın konuşması tatmin edici değil, göçüğün ne olduğu bahisle 20 dakikayı doldurdu" diyerek tepki gösterdi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kaza ile ilgili "kader" sözlerini hatırlatan Özensoy, "Başbakan'ın konuşmaları da hayrete düşürdü. 'Bu mesleğin kaderinde bunlar var' diyor, Başbakan, Ama bu olayları hiç mi siyasi sorumluğu yok, Allah aşkına. Tatmin edici açıklamaların yapılması gerekmiyor mu" dedi.

 

Ödenek eksikliğinden teftiş durdurulmuş

MHP'li Özensoy, ödenek eksikliğinden teftişin durdurulduğunu, kasım ayında teftiş yapılsaydı bu olayın meydana gelmeyebileceğine işaret ederek, "Şimdi Sayın Bakan'a sormak istiyorum. Ne yaptınız? Bu teftişi durduran ilgililerle ilgili herhangi bir soruşturma yaptınız mı? Hiçbir şey yapmadınız" dedi.

TTK'da ciddi anlamda tecrübeli mühendis eksikliği olduğunu vurgulayan Özensoy, "TTK'nın en büyük sorunlarından birisi de budur" diye konuştu.

Siyasi kadrolaşma, partizan uygulamalar ve hemşehri yaklaşımının en üst noktaya getirildiğine işaret eden Özensoy, madenlerdeki iş kazalarıyla ilgili TBMM'de bir araştırma komisyonu kurulmasını istedi.

CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol da, Zonguldak'ta meydana gelen maden kazasını iş cinayeti olarak nitelendirdi. Anadol, çalışan işçiler de gaz maskesi bulunmadığını, gerekli denetimlerin yapılmadığını iddia etti.
 

Ayetli yanıt

Anadol, TBMM Genel Kurulu'nda, Başbakan Erdoğan'ın Zonguldak'taki kaza ile ilgili kader yönündeki açıklamasına ayetle cevap verdi. Anadol, "Ayeti Kelime var; Her nefis ölümü tadacaktır. Ölüm kaderdir, ama ölümle kazayı birbirine karıştırmak saçmalıktır. Kaza kader değildir. Siz çocuğunuz doğunca yeterli aşıları yaptırmayacaksınız, öldükten sonra bu kader diyeceksiniz. Buna kader demek mümkün mü? Ölüm kader, kaza kader değildir. Kader mi bu" diye konuştu.
 

Anadol, madenlerde kaza sayısının artmasının özelleştirme, taşeronlaşma gibi yanlış uygulamalardan kaynaklandığını belirterek, "1980'lerden sonra özelleştirme fetişizmi yaşıyoruz" dedi.

"Sorumlu bakanlar istifa etmeli"

Maden işçilerine yeraltına inerken maske kontrolü yapılmadığına işaret eden Anadol, "O şirketi denetlemiyorsunuz. Eş dosta maden ocaklarını peşkeş çekiyorsunuz. Ondan sonra da kader diyorsunuz, öyle bir şey yok. Bu kadar ucuz değil siyaset yapmak. Bunun siyasi sorumluluğu var. Allah rahmet eylesin deyip geçiştirmek doğru değil. Siyasi sorumluluğu vardır. Bunlar kaza değil, resmen cinayettir. İş cinayetidir. Sorumlusu da iktidardır. Onun için sorumlu bakanları istifaya davet ediyorum" diye konuştu.
 

CHP Kırklareli Milletvekili Tansel Barış de, "Başbakan'ın kader yorumu çok yanlıştır" derken CHP Adıyaman Milletvekili Şevket Köse de, "Kaza kader değildir. Tek sorumlusu iktidardır" diye konuştu.

 

"Vicdan varsa istifa edersiniz"

Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç de, "AKP'nin tek hedefi yandaşlarınıza kâr sağlamak. Yandaşa olan kişileri kâr elde etmek için getiriyorsunuz. Hükümette vicdan varsa, bir bakanın istifa etmesi gerekir" diye tepki gösterdi.

 

"Tayyip Bey, minarenin tepesine çık, kendini at"

Başbakan'ın kader sözüne de Genç, "Kadermiş, Tayyip Bey minarenin tepesine çık, kendini at. Kader olur mu, bu milletle alay etmek olur" diye yanıt verdi. Hükümetin afet olaylarına karşı gerekli ilgi göstermediğini, TBMM'nin bir aydır kapalı olduğunu belirten Genç, "Seni anadan doğduğuna pişman ederler" dedi.

 

Genç ile Bakan Yıldız tartıştı

Eleştirilere yanıt vermek için ikinci kez kürsüye gelen Bakan Yıldız'ın, "Yanlışınız var ve düzeltiyorum" sözleri ise salonu gerdi. Bakan Yıldız'ın kaza istatistikleri ile ilgili bilgi vermesi üzerine muhalefete mensup milletvekilleri sert tepki gösterdi. Kamer Genç'in yerinden tepki göstermesi üzerine Yıldız, "Sayın Genç, onursuz ve seviyesiz konuşmanıza cevap vermeyeceğim. Benim milletvekillerine duyduğum saygıyı engelleyemezsin. Halkımızın inançlarıyla oynama. Sen belki anlayamazsın. Hangi inanç olduğunu söyleyeceğim" dedi.
Meclis Başkanvekili Akşener, tartışmanın bitmemesi üzerine oturuma 10 dakika ara vermek zorunda kaldı.