Soma Faciası Süresince
Bakanlar Kurulu Neden Toplanmadı?
 
            Uzun yıllar Başbakanlık Muhabirliği yaptığım için Bakanlar Kurulu haberleriyle yakından ilgilenirim.
            Bakanlar Kurulu’nda görüşülen konuların perde arkası, neler yaşandığı, tartışmalar, bakanların söyledikleri, başbakanın konuşması, katılmayan veya erken çıkan bakanlar, bindikleri arabalar, kılık kıyafetleri, korumaları, ne yedikleri ve benzeri konular hep benim gazetecilik yaşantımda haber gündemimde olmuştur.
            Çünkü öyle yetiştirildik.. Çünkü, Yürütme Erk’ininin en önemli organının Hükümet yani Bakanlar Kurulu olduğuna inandık.
            O nedenle de Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Bülent Ulusu, Turgut Özal, Yıldırım Akbulut, Mesut Yılmaz, Tansu Çiller, Necmettin Erbakan v.b başbakanları izlerken olaylara hep o gözle yaklaştık.
            AK Parti iktidarı işbaşına geldiğinde yurt dışında görevliydim. O nedenle bakanlar kurulu toplantılarıyla çok fazla ilgilenemedim.
            Ama ülkeme döndükten sonra, doğrudan başbakanlık muhabiri olmadığım halde, yeniden bakanlar kurulu toplantılarıyla ilgilenmeye başladım.
            Benim bıraktığımda bir akreditasyon sistemi olmadığı için, sarı basın kartı olan her arkadaşım bakanlar kurulu toplantılarını izleyebilirdi. Akreditasyonu iptal edilen veya akreditasyonu kabul edilmeyen muhabir diye bir şey yoktu.. Başbakanlık basın müşavirleri sadece bizim işlerimizi kolaylaştırmakla görevliydiler. Hele soracağımız soruya müdahale edecek! O anda kıyamet kopardı.
 
Pazartesi Günleri.
          
            Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Pazartesi günlerini Bakanlar Kurulu Günü olarak belirlemiş.. Hükümet her hafta pazartesi günü Başbakan başkanlığında bir araya gelerek ülke meselelerini görüşme kararı almış.
            Ancak kısa sürede buna uyulmadığını fark ettim.
            Diğer hükümetlerin aksine, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bu hükümet üzerindeki etkisinin çok fazla olması ve birçok konuya tek başına karar vermesi nedeniyle bakanlar kurulunun her hafta pazartesi günü muntazam olarak toplanmadığını gördüm. Bazen iki haftada bir bazen de daha uzun aralıklarla toplanıyordu.
 
Olağanüstü günlerde de
Bakanlar Kurulu toplanmadı
 
            Turgut Özal döneminde olduğu gibi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün de Bakanlar Kurulu’na başkanlık ettiğini veya herhangi bir olağanüstü durumda Bakanlar Kurulu’nu toplantıya çağırmadığını gözlemledim.
            Ayrıca eskiden olduğu gibi bakanlar kurulu, olağanüstü olaylarda da toplanmıyordu.
            Suriye’nin bir Türk Savaş Uçağını düşürmesi veya Gezi gibi ölümlü toplumsal olaylarda da Başbakan, bakanları toplantıya çağırmıyor, her türlü tedbiri kendi alıyor ve görevlendirmeleri de tek başına yapıyordu. Hatta doğrudan bir emniyet şube müdürünü arayarak talimat verebiliyordu.
            Eskiden bir kişi bile ölse, en ufak bir toplumsal olayda, saat kaç olursa olsun Bakanlar Kurulu, Başbakan başkanlığında anında toplanır ve meydana gelen olay, birlikte değerlendirilir ve gerekli tedbirler alınır, kamu oyuna da açıklanırdı.
 
Soma faciası süresince
 bakanlar kurulu toplanmadı
            Geçtiğimiz hafta Soma’da yaşanan Maden faciasının üzerinden neredeyse bir hafta geçti. 301 kişi hayatını kaybetti. Başbakan Erdoğan, Bakanlar Kurulu’nu olağanüstü toplantıya çağırmadı.
            Bugün Pazartesi. Yani Haftalık Bakanlar Kurulu’nun yapılması gereken gün. Bugün de toplanmadı. Soma Faciası bugüne kadar Bakanlar Kurulu’nda görüşülmedi. Bir açıklama yapılmadı. Ne gibi tedbirler alındığı belli değil.
            Faciayı, sadece Başbakan Erdoğan ve birkaç bakan yönetiyor. Diğer bakanlar ise seyrediyor. Facianın  yaşandığı gün Soma’ya hareket eden Enerji Bakanı Taner Yıldız ve bir AK Parti genel başkan yardımcısının “Başbakanımızın talimatıyla afet bölgesine gidiyoruz” demelerine takıldım.
            Sanki Başbakan talimat vermese gitmeyecekler gibi.. Kendi inisiyatifleri, kendi görev refleksleri yok gibi.. Acaba Başbakanı mı yüceltmeye çalışıyorlar yoksa kendilerini mi küçültmeye çaba harcıyorlar!
            Daha sonra da yapılan açıklamaların tamamına “Başbakanımızın talimatıyla “ diyerek başladılar.. Ne yapmaya çalışıyorlar anlamadım. “Sayın Başbakanımızın talimatıyla..” diye konuşmaya başlamasalar ne olur diye düşündüm, işin içinden çıkamadım.
            Aradan bu kadar süre geçti. Hayatını kaybeden 301 kişi toprağa verildi. Yaralılar tedavi oldukları hastaneden taburcu oldular.. Kurtarılanlar ailelerine kavuştu. Soruşturma açıldı, gözaltılar başladı. Madenin kapısı beton dökülerek kapatıldı.
            Henüz Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bakanlar Kurulu’nu toplantıya çağırmadı!