7 Haziran genel seçimlerinden sonra yeni bir hükümet arayışında ipe un seren AKP üst

yönetimi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, sanırım kötünün iyisi (ehven-i şer) koalisyonunda

anlaşacaklar.

Bence anlaşmalıdırlar.

Koalisyonların istikrar getirmediği bir derece su götürür ancak bunu genellemek de doğru

değil.

Çünkü istikrarlı koalisyon örnekleri de bol bol var, Avrupa’da…

Neticede zıt dahi olsalar, iki veya daha çok parti ülke için bir araya gelebilirler ve ülkeyi

yönetip düzlüğe çıkarabilirler.

Türkiye’de koalisyon kültürü yerleşmediği için, ya ortaya çıkan hatalar abartılıp askere

davetiye çıkartılmıştır, ya da yeni bir erken seçim kararı alınıp iktidar arayışına gidilmiştir.

Açıkcası koalisyonlar konusunda “hazmetme kapasitesi” henüz tam gelişmiş değil.

Sonuç olarak şu andaki tabloya göre bir erken seçim kesinlikle yanlış noktalara sürükler

ülkeyi.

İç ve dış sorunların böylesine karmaşık hale geldiği bir dönemde en iyisi “Milli Mutabakat

Hükumet” leridir ancak seçim sonuçları bu tabloyu reddeder biçimde gerçekleşti.

Yapacak fazla bir şey yok.

Gerektiğinde Milli Mutabakat Hükümeti kurulamaz mı?

Bal gibi kurulur.

Ancak şu anda görünen tablo AKP-CHP ortaklığında kurulacak hükumetin en uyugunu

olduğudur.

Zaten gidiş de o yönde.

Bu koalisyon modeli istenildiği takdirde uzun ömürlü de olabilir.

Olabilir ancak yapılacak program ve çizilecek hedefler önemli.

Birkaç ana noktada uzlaşı yanında, şartların sağlam bir şekilde ortaya konması gerekir.

Bu koalisyonu ana konularda ise MHP ve HDP’nin desteklemesi beklenir.

Nedir bu ana konular?

Yeni bir anayasa, kayıtsız şartsız çıkarılmalı.

Bu konuda sınırlar iyi çizilirse, barış süreci de buna paralel olarak masaya getirilebilir.

İki ana konu birbiriyle  zaten ilişkili.

Kürtlerle uzlaşıya varmak, silahların susmasını sağlamak.

Bunun içinde önce anayasal dayanakları tesbit edip mecliste yeni bir anayasanın adımlarını

atmak.

İki ayrı dünya görüşünde olduğunu bildiğimiz, hatta zıt olan AKP ve CHP neden “zıtların

uzlaşması” tablosunu neden gerçekleştirmesinler?

Bu tablo ülkenin bir çok sorununu da ortadan kaldırmaya yeter.

Ülkedeki gerginlik giderilebilir.

Uzlaşı noktaları daha da genişletilebilir.

Önemli olan istemek.

Yani niyet.

Sanırım Cumhurbaşkanı Erdoğan da “zurnanın zırt” dediği noktayı bekledi.

Bu koalisyon gerçekleşirse, bundan en büyük payı kendisine yontacak olan da Erdoğan

olacaktır.

Bundan hiç kuşkum yok.