Balyoz Semineri”nin yapıldığı dönemde, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, Kara Kuvvetleri Komutanı da Orgeneral Aytaç Yalman‘dı. Silah arkadaşlarının tüm çağrılarına rağmen iki komutan da ifade için mahkemeye gitmedi.
Aytaç Yalman, Milliyet Genel Yayın Yönetmeni Fikret Bila’ya yaptığı açıklamada seminerin “darbe planı” olmadığını belirtiyor, “İki gün emre uygun davranılmış, üçüncü gün seminerin sınırları zorlanmıştır. Emre itaatsizlik söz konusudur. Bu disiplin suçudur. Gereği tarafımdan yapılmıştır” dedi.
Dönemin 1. Ordu Komutanı, “Balyoz Davası”nın bir numaralı sanığı emekli Orgeneral Çetin Doğan’a “geçmiş olsun” dileğinde bulunduğumda, ister istemez bu konuya da girdik. İşte Çetin Doğan Paşa‘nın söyledikleri:
Aytaç Paşa’nın sözleri yalan”
“Bu makamlara gelmiş bir insanın doğru olmayan ifadelerde bulunması çok çok yanlış bir şey. Söyleyecek kelime bulamıyorum. Kendisi, seminerin nasıl yürütüldüğünden haberi yok. Üçüncü gün disiplin suçu işlendiğini belirtiyor. Seminerin bütün ses kayıtları ortada. Peki, disiplin suçu varsa sen ne yaptın?
Aytaç Yalman‘ın çektiği tek bir mesaj var. ‘Bu senaryoyu oynamayın, 2010 yılı senaryosunu ocak ayının sonuna kadar göndereceğim’ diyor. ocak ayının sonuna kadar bir şey gelmediği gibi, Genelkurmay 2 ay önce bana ‘senaryonu gönder’ diye yazılı emri talimatı var. Semineri banda aldık. Bazen Abdülhamit gibi ispiyoncular kullanan insanlar var. Onun karargahından bazı bilgiler Başbakan’ın kulağına gitmiş. Olayı incelettiriyor. Resmi inceletme yapılmış. Çıkıp söyleseydiniz ya ‘kardeşim biz duyumlar aldık. Seminerde falan filan şunu yapıldı, ileri geri konuşuldu’ diye. Benim incelemeden haberim yok.
Bana disiplin cezası vermiş. Aytaç Paşa’nın söyledikleri yalandır. Onuruma düşkün bir insanım. Teğmenliğimden bugüne kadar bana kimse sözlü olarak bile ikazda bulunma cesaretini gösteremedi. Böyle bir durumda oradan ilişiğimi keserim. İnsan ne için yaşıyor? Onuru için yaşıyor.
Aytaç Paşa kullanıldı”
Disiplin suçu ne demek? Nerede hangi noktada hangi sebebi ortaya koyarak yapıyor. Bunlar yalan ucuz şeyler. Aslında kendi üzerinde anladığım kadarıyla, bunun kendisinden çekindiği bir şeyler var.
Hükümete muhtıra verilmesiyle ilgili bazı ses kayıtlarından sonra bunlar tartışılırken kendisini sorguya çektiler ve bu yüzden ‘darbeyi önleyen adam’ olarak inandırıcılık vermek için adım kullanıldı. Aytaç Paşa kullanıldı. ‘Darbeyi ben önledim’ diye sahneye çıktı, hükümetle başka türlü ilişkiler kurdu.
“Ceza verme yetkin yok”
Bana disiplin cezası vermiş! Sen bir kere orgenerale ceza verme yetkisine sahip değilsin. Bu adam bunu da, kendi ceza yetkilerinin ne olduğunu da bilmiyor. Nasıl, neye göre verirsin? Sen savunma mı aldın da ceza vereceksin? Bu insan kendisini bu kadar kaybetmiş. Söyleyecek laf bulamıyorum. İnşallah mahkemeye gelir de bu konuda konuşuruz.
Davada temel doküman ve suç unsuru zaten seminer değil. Ne mahkeme, ne de Yargıtay suç unsuru saymıyor. Ama başında insanlar seminer bahane edilerek tutuklandığı için akıllarda öyle kalmış. Seminere katılan 167 kişiden 28 kişi kaldı. Onlarda zaten seminere katıldıkları için değil, digital dokümanlarda isimleri olduğu için.
O dönemde kendisinin kurmay başkanı olan İlker Başbuğ mahkemede açıkladı her şeyi. Seminerle ilgili konuyu en yakından bilecek kişidir.
KÖŞE YAZISININ TAMAMI AŞAĞIDAKİ LİNKTE...
http://www.saygiozturk.net/default.asp?haberid=970&haber=pasalarin-kavgasi-cetin-dogandan-aytac-yalmana-cok-sert-sozler