Türkiye bilinmeyen bir yöne doğru hızla yol alıyor.
Kaotik ortamlar yavaş yavaş kendini göstermeye başladı.
En tazesi 7/10 kalkışması.
Yani 7 Ekim kanlı olayları...
Güneydoğu ve Doğu'da yaşayan halkımız, ki çoğunluğu Kürtler teşkil ediyor , 7 Ekim gecesi
ülkeyi kan gölüne çevirdi.
Birileri düğmeye bastı.
Sinirler zeten gergindi.
Kobani düştü düşecek dendi.
Ayların, yılların getirdiği kin ve nefret sıkışması, beklenmedik bir anda patladı.
Ve masum insanlarımız, 40'a yakın vatandaşımız öldü.
Ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaratılan ve yaşanan vandalizm karşısında, güvenlik güçlerinin yani
asker ve polisin artık halka karşı “kalkan” kullanmayacağını açıklayıp, “silaha karşı silah
kullanılacak” yollu imada ve uyarıda bulundu.
Yani devlete yönelik terör ve vandalizme karşı “taktik” değiştirileceğinin işaretini vermiş oldu.
Bu eğer doğruysa, polis toplumsal olaylarda kendisini “kalkan” ile korumayacak, cop
kullanmayacak demektir.
Peki ne kullanacak kendisine yönelik şiddeti defetmeye çalışırken?
Bu açık ve net ortaya konmuş değil.
Kısasa kısas yöntemi demokrasilerde uygulanamayacağıne göre, teröristin kullandığı eğer silah
ise buna silahla mı karşılık verilecek?
Tüyler ürpertici bir tablo olur bu.
Hayali bile korkutucu.
Ancak dikta rejimlerinde, sıkı yönetimlerde uygulanabilirliği olan, demokrasi dışı yöntem bu.
“Kalkan” kalksın, tamam
Nasılsa, gaz ve tazyikli su var
Zaten tüm dünyada uygulanan sistem bu.
Daha ilerisi ne demek?
Polisin üzerinde adeta “ Vur emri” algısı yaratmak neden?
Henüz yetkileri tartışılır durumda olan bir cumhurbaşkanı, başkanlık sistemi uygulamaya konmuş
gibi davranıyorsa, yetkilerini eski anayasadan alıyorsa ve hem hükümet ve hem de devletin başı
gibi dizginleri ele almışsa, bunda bir yanlış var demektir.
Cumhurbaşkanının sivil anayasaya geçilmeden önce, halk tarafından seçildiği için “Ben başkan
sayılırım” diyerek kendinde sınırsız güç vehmetmesi ülkeyi selamete götürür mü?
Bu tartışılamaz bile.
Partilerüstü olması gereken bir cumhurbaşkanının, muhalefet liderlerine yüklenmesi, kendisini
“AKP'li Cumhurbaşkanı” sıfatı ile anılmasının tescili anlamına gelir ki, bu hiç de iç açıcı bir tablo
değildir.
Demem o ki, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın “Polislerin olaylar sırasında kullandığı kalkan kalkacak”
demesi gelecek için “gidiş daha da kötü olabilir” kanaatimizi pekiştirir ki, bu gelişme ortalığı daha
da kızıştıracaktır anlamı taşır.
Yanlış olur.
Yazık olur.