CHP’nin eksikleri çok.

Hataları, sayılamayacak kadar fazla.

Parti içi tablo: Flu..

Yani bol hizip, az hizmet.

Her şey yolunda gitmiyor…

Ama bunları gidermenin formülleri muhakkak vardır.

Eksiklikleri telafi etmenin yanında, geleceğe yönelik yenilikler yapılabilmeli.

Taklitten, yapmacık gösterilerden sakınmalı.

Misal: AKP’nin  oy deposu kesimini, yani dindarların bir kısmını yanlarına çekebilmek için, partiye

kaydını yaptıran bir hatunun kara çarşafının yakasına, CHP rozeti takmaya çalışmak .

Pilav üstü az döner gibi…

Gerek var mıydı?

Zaten kara çarşafta yaka yok ki, rozet takasın !!!

Bence popülist bir davranış, inandırıcı değil, samimiyetten uzak ve tekil bir örnek, hiçbir zaman işe

yaramaz.

Aslında şehit cenazelerinde bulunmak daha sahici.

Mütedeyyin insanların gönlünü almak, o kesimi kendilerine çekmek için illaki dini motifi kullanmaya,

Cuma namazına gitmeye, Hac’da görünmeye, sık sık dini bütün bilinen insanların evlerini ziyaret

etmeye gerek yok.

Önemli olan onlara “sahici” olduklarını gösteren yakınlaşmalara ihtiyaç var.

Dokunmak, değmek de önemli  ama sünnet düğünleri, evlilikler gibi geleneksel ve önemli günler için

bu kesime ekonomik destek verecek formüller bulmak.

Bir de AKP’nin elindeki eskimiş ama bazen işe yarayan suçlamalara yönelik silahları ellerinden almak,

karşı taarruza geçmek önemli.

Ne diyor AKP’nin kurmayları:

“CHP bu ülkeye çivi çakmadı, bundan sonra neden ve nasıl çakacak ki”

Bu suçlamaya karşı öyle derin derin düşünmeye ve strateji geliştirmeye gerek yok ki.

Hele “ 4. köprüyü biz yapacağız” demenin hiç anlamı yok.

Fakir fukaranın ulaşım parasını ucuzlat, ucuz mesken sağla.

Ucuz mazot vaat et…

Günlük yaşamını rahatlatıcı noktalara dokun…

Özetle, CHP’nin program sorunu var.

Tabii seçim kazanamadığı için lider sorunu da ortaya çıkıyor.

Eldeki malzeme belli.

Kadrolar belli.

Vaat edilecekler belli.

Seçim öncesi yapılacak hazırlıklar belli.

Liderin “sihirbaz” olmasını beklemek yanlış.

İllüzyonist becerilerle seçim kazanılacak olsaydı, ülkenin en yetenekli sihirbazını getirir partinin başına

koyarsın, olur biterdi.

Evet, liderde bazı özellikler olacak.

Ama sadece lider değil.

Kadrolar ve program önemli.

Şu anda ortaya erkenden çıkan aday adaylarına bakın.

İsim vermek istemiyorum.

Aday olanlardan biri kazansa, Kılıçdaroğlu gitse bu arkadaş kuş mu konduracak partinin kel kafasına.

Kel kafaya saç mı ekecek?

Kafanın içi, lider beyninin ve kadrosunun üretecekleri önemli.

Yaratıcılık önemli.

Yeni bir şey “söylemek” önemli.

En önemlisi de daha önce bahsetmiştim, karşı tarafın “sağ” sloganlarından birini vaatlerin arasına

sokmak önemli ve gerekir. Yeni bir şey keşfe gerek yok ki.

“Yahu biz yüz yıllık partiyiz, solcuyuz üstelik. Sağcıların taktiklerinden birini nasıl uygularız. İlkelerimize

ters gelir” gibi itirazlara aldırış etmemek gerek.

Tabii sağcı olan bu iktidara karşı çok sıkı ve yeni, yepyeni  sloganlar üretmek şart.

Hadi bir kıyak daha yapayım, 2019 seçimleri için:

“Adalet ve hukukta, “vicdan”ların fabrika ayarlarına dönmesini kesinlikle sağlayacağız”

Ya da:

“Para sayma makinalarını halkın refahını sağlamak, gelirlerini arttırmak için kullanıma sokacağız.”

Gibi…

(Son)